Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) yönelik Malatya'da görülen davaya devam edildi.
10.06.2017 18:44 Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) yönelik Malatya'da görülen davaya devam edildi.
06.06.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde 2. Ordu ile 7. Ana Jet Üs komutanlıklarındaki olaylara ilişkin haklarında Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde kamu davası açılan, aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti'nin de bulunduğu general, subay, astsubay ve erlerden oluşan 76 sanığın yargılandığı davanın üçüncü duruşması için Yakınca Spor Salonu çevresinde yoğun güvenlik önlemi alındı.
Cezaevi araçlarıyla spor salonuna kelepçeli getirilen dönemin 2. Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Avni Angun'un da aralarında bulunduğu 14 tutuklu sanık, jandarma ekiplerince içeri alındı. Diğer tutukluların ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katılacakları öğrenildi.
Bu arada tutuklu sanıkların getirilişleri sırasında cezaevi araçları daha önceki yapılan uygulamanın aksine salonun arka kısmındaki kapıya yanaştırıldı.
Sanıkların duruşma salonunda çok rahat oldukları ve gülüştükleri görüldü.
Tutuklu yargılanan dönemin 2. Ordu Komutanı Huduti, dönemin 2. Ordu Harekat Destek Yarbaşkanı Tuğgeneral Zeki Karataş ve 2. Ordu İdari Kurmay Yarbaşkanı Tuğgeneral Mustafa Serdar Sevgili duruşmaya gelmedi.
Duruşmada mahkeme heyetinin başkanlığını Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Vedat Koç yapıyor.
7 Mart'tan bu yana 68 sanık savunma yaptı
Spor salonunun girişinde kontrol noktası oluşturup çevrede güvenlik önlemi alan polis ve özel harekat ekipleri, avukatların yanı sıra tutuksuz sanıklar ve yakınları, müştekileri ve izleyicileri X-ray cihazından geçirerek üst araması yaptıktan sonra içeri aldı.
Davanın görülmeye başlandığı 7 Mart'tan bu yana aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti ve 2. Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Avni Angun'un da bulunduğu 68 sanık savunma yaptı.
Dönemin 2. Ordu Komutanı Orgeneral Huduti duruşmaya SEGBİS aracılığıyla tutuklu bulunduğu cezaevinden katılırken duruşmada bugün tutuklu, tutuksuz sanıkların savunmaları dışında tanıkların da mahkeme heyeti tarafından dinlenmesi bekleniyor.
Tutuksuz yargılanan erlerden Umut Turan savunmasını SEGBİS ile yaptı. Darbe girişimi akşamı 2. Ordu Komutanlığında er olarak görev yapan Umut Turan, nizamiyede nöbet tuttuğu sırada bir hareketliğin yaşandığını söyledi. Verilen emirleri yerine getirdiklerini ileri süren Turan, ilerleyen saatlerde nizamiye dışında bulunan zırhlı polis araçlarına ateş emri verildiğini belirterek, 'Kemal Keskin Yüzbaşı bize sıkın dedi yoksa ben size sıkarım diye tehdit etti' iddiasında bulundu.
Yüzbaşı Kemal Keskin'in emri ile dışarıda bekleyen zırhlı aracın tekerlerine ve havada uçan drone'a toplam 2 kez ateş açtığını ileri süren Turan, yine Kemal Keskin'in biriyle konuştuğunu ve 'Ben yıllardır bugün için bekledim. Bu kadar plan boşa gidemez' dediğini iddia etti. Çatışma çıktığı zaman geri çekildiğini iddia eden tutuksuz sanık Turan, karargaha gittiğini, burada daha sonra polise teslim olduğunu söyledi.
Umut Turan, sabah saatlerinde nizamiyede hareketliliğin arttığını belirterek, savunmasında şunları kaydetti: 'Nizamiyeye sabah 06.30 sıralarında tekrar geldim Yüzbaşı Kemal Keskin de oradaydı. Nizamiyedeki odaya bulunduğum sırada 'herkes mevzi alsın' diye ses duydum. Dışarı çıktığımda Kemal yüzbaşı silahını dışarıya doğru doğrultmuştu. Nizamiye önünde ise zırhlı araçlar ve emniyet personeli vardı. Yüzbaşı Kemal Keskin'in 'ben yıllardır bu anı bekliyorum' dediğini duydum. Daha sonra Yüzbaşı Kemal Keskin bir telefon görüşmesi yaptı. Bu telefon görüşmesini kimle yaptığını bilmiyorum. Ancak telefon görüşmesinde 'komutanım siz bana hep omuzlarınızdaki yıldızları ve kılıncı gösterirdiniz ama ben sizin emirlerinize uymayacağım' dediğini duydum. Çok korkmuştuk. Zırhı araçlar geldi Yüzbaşı Kemal Keskin 'sıkın yoksa ben size sıkarım' dedi. Bende korktuğumdan dolayı drone ve zırhlı aracın tekerine ateş ettim.'
'Bize baskı yaptı 'ateş edeceksiniz' dedi'
Tutuksuz sanıklardan Süleyman Taş ise darbe kalkışması gecesi 2. Ordu Komutanlığında er olarak görev yaptığını belirterek, 'Ben darbenin ne olduğunu bilmiyorum. Kışlaya saldırı var diyerek silahların alınarak koğuş dışına çıkılması emri verildi' dedi. Ağabeyinin bu esnada cep telefonu ile kendisine ulaştığını da belirten Taş, 'Abim bana bu bir darbe girişimidir, komutanlarınızın sözünü sakın dinlemeyin kimseye ateş etmeyin polise teslim ol dedi' ifadelerine yer verdi.
Nizamiyeye gittiklerinde Yüzbaşı Kemal Keskin'in kendilerine dışarıda bekleyen halk, sivil, polis herkese ateş emri verdiğini öne süren Taş, 'Ama ben ateş etmedim. Bizlere baskı yaptı 'ateş etmezseniz ben size ateş ederim' dedi. Sürekli dışarı ateş ediyordu kendisi be bu sırada ben spor salonu bölgesine doğru kaçtım. Koğuşa gittim silahımı komutanın odasına bıraktım. Polisi aradık sonrasında topluca teslim olduk' iddiasında bulundu.
Taş, savunmasında darbe girişimi sırasında koğuşunda bulunduğunu ve 'tatbikat var' denilerek dışarı çağırıldığını belirtti.
Koğuştan çıktıktan sonra 'kışlaya saldırı var silahları alın' diye emir aldıklarını ve nizamiyeye dizildiklerini anlatan Süleyman T, tutuklu sanıklardan Keskin'in dışarı doğru ateş ettiğini ileri sürdü.
Tutuksuz sanık Taş, savunmasında şunları kaydetti: 'Ağabeyim beni aradı 'Bu bir darbedir, komutanlarınızı dinlemeyin, polise teslim olun, kimseye ateş etmeyin' dedi. Kemal yüzbaşı 'sivil, halk, polis dışarı ateş edin' dedi, ben ateş etmedim. Bize baskı yaptı, 'Ateş edeceksiniz' dedi. 'Ateş etmezseniz ben size ateş ederim' dedi. Arkadaşlardan 2-3 el havaya ateş edenler oldu. Kendisi sürekli dışarıya ateş ediyordu. Silahımı koğuşa bıraktım, polisi aradık. Hüseyin üsteğmen 120 kişilik bir grupla bizi polise teslim etti.'
Tutuksuz sanıklardan Serdal Atlas da savunmasında 2. Ordu Komutanlığında er olarak görevliyken darbe gecesi koğuşta olduklarını ve bir arkadaşlarının gelerek herkesin silahlanmasını istediğini öne sürdü. Nizamiye bölgesinde Binbaşı İbrahim Dede'nin kendilerine içeri kim girerse girsin ateş edilmesi emri verdiğini de iddia eden Atlas, olay günü havaya sadece 1 el ateş ettiğini öne sürdü. Tutuksuz sanık Atlas, binbaşı Dede'nin dışarı sivillere doğru ateş ettiğini gördüğünü iddia etti. Atlas ayrıca, otopark alanında bulundukları sırada karargahın dışından kamyon üzerinde bulunan Enes Gün'ün de yine Binbaşı İbrahim Dede tarafından vurulduğunu iddia etti.
Atlas, Dede'nin bu emri uygulamak için askerlere baskı yaptığını ve 15 Temmuz'da gazi olan Enes Gün'ü vurduğu anı gördüğünü bildirdi.
Tutuksuz er Bülent Yiğit ise koğuşta yattıkları sırada sosyal medyada boğaz köprüsünün kapatıldığını gördüğünü, bu durumu fazla önemsemediğini dile getirdi. Binbaşı İbrahim Dede'nin 'kim gelirse gelsin vurun', 'Ordu komutanını kimseye vermeyeceğiz' dediğini anlatan Yiğit, kışla içi ve dışından yoğun bir silah sesi duyduğunu ifade etti.
Duruşmasının öğleden sonraki bölümünde, dönemin İstihkam Alay Komutanı Albay Tuncay Pekşen, tanık olarak dinlendi. Pekşen, 2. Ordu Karargahı'nı aradığını, telefona çıkan astsubayın ordu komutanı ve kurmay başkanının gözaltına alındığını kendisine söylediğini anlattı.
Dönemin 2. Ordu Kurmay Başkanı Avni Angun ile telefonda görüştüğünü ifade eden Pekşen, Angun'un kendisine 'hiçbir emrin geçerli olmadığını, gelen hiçbir mesaja yanıt verilmemesini, başkalarının mesaj çekmelerine izin verilmemesini' söylediğini anlatarak, 'Hatta benim imzamı görseniz bile mutlaka benimle temasa geçeceksiniz' dediğini ifade etti.
Zırhlı personel taşıyıcıların (ZPT) alaydan çıkmaması için gerekli emirleri verdiğini söyleyen Pekşen, bu sırada mühimmat getirtip rütbeli askerlere dağıttığını, emrindeki askerleri mevzilendirerek, alaydan çıkarılmak istenen ZPT'lerdekilerin ikaz edilmesi, kanunda yazılanlara göre gereğinin yapılması emrini verdiğini söyledi.
16 Temmuz'da 07.50 sıralarında iki ZPT'nin şehir merkezine doğru gittiğinin nizamiyeden kendisine iletildiğini aktaran Pekşen, polis ve jandarmayı arayarak iki ZPT'nin şehir merkezine gittiğini söylediğini ifade etti. Davanın 3'üncü duruşmanın 2'nci oturumuna yarın devam edilecek.
07.06.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde 2. Ordu ile 7. Ana Jet Üs Komutanlıklarındaki olaylara ilişkin haklarında Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde kamu davası açılan, aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı, eski orgeneral Adem Huduti'nin de bulunduğu 76 sanığın yargılandığı davanın üçüncü duruşmasının ikinci oturumu için, Yakınca Spor Salonu çevresinde yoğun güvenlik önlemi alındı.
Cezaevi araçlarıyla spor salonuna kelepçeli getirilen dönemin 2. Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Avni Angun'un da aralarında bulunduğu 6 tutuklu sanık, jandarma ekiplerince içeri alındı. Diğer tutukluların ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katılacakları öğrenildi.
Bu arada tutuklu sanıkların getirilişleri sırasında cezaevi araçları salon yerleşkesi dışında tutularak tek sıra halinde jandarmalar eşliğinde salona alındı.
Tutuklu yargılanan dönemin 2. Ordu Komutanı Huduti, dönemin 2. Ordu Harekat Destek Yarbaşkanı Tuğgeneral Zeki Karataş ve 2. Ordu İdari Kurmay Yarbaşkanı Tuğgeneral Mustafa Serdar Sevgili duruşmaya gelmedi.
Duruşmada mahkeme heyetinin başkanlığını Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi üyelerinden Turan Kılıç yapıyor.
Kılıç, mahkeme başkanlığını yürüten Vedat Koç'un bir yakınını kaybettiğinden dolayı duruşmaya katılamayacağını belirtti.
Spor salonunun girişinde kontrol noktası oluşturup çevrede güvenlik önlemi alan polis ve özel harekat ekipleri, avukatların yanı sıra tutuksuz sanıklar ve yakınları, müştekileri ve izleyicileri X-ray cihazından geçirerek üst araması yaptıktan sonra içeri aldı.
7 Mart'tan bu yana 72 sanık savunma yaptı
Duruşmanın görülmeye başlandığı 7 Mart'tan bu yana aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti ve 2. Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Avni Angun'un da bulunduğu 72 sanık savunma yaptı.
Huduti duruşmaya SEGBİS aracılığıyla tutuklu bulunduğu cezaevinden katıldı.
Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince Yakınca Spor Salonu'nda görülen ve dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti'nin de aralarında yer aldığı 28'i tutuklu 76 kişinin yargılandığı davanın üçüncü duruşmasının ikinci oturumunda, mahkeme heyeti Muhabere Elektronik Bilgi Sistemleri (MEBS) Alay Komutanlığından görevli askerleri tanık askerleri dinledi.
Daha sonra mahkeme başkanı Turan Kılıç, duruşma savcısı Muhittin Atlı'nın görüşlerini sordu.
Atlı, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, Kara Havacılık Alay Komutanı Albay Hakan Keleş ile Adana Garnizon Komutanı Tümgeneral Osman Erbaş'ın tanık olarak dinlenmesi istedi.
Duruşma savcısı Atlı, ayrıca Malatya Valisi Mustafa Toprak ve Malatya Cumhuriyet Başsavcısı Ergül Yılmaz'ın, dönemin 2. Ordu Komutanı Huduti ve 2. Ordu Kurmaybaşkanı Avni Angun ile görüştüğü telefonun HTS kayıtlarının istenmesini talep etti.
Avukat ve sanıkların taleplerini dinleyen mahkeme heyeti, ara kararını açıklamak için duruşmaya yaklaşık 2 saat ara verdi.
İftar sonrası 22.30'da toplanan mahkeme heyeti ara kararları açıkladı. Mahkeme Başkanı Duran Kılıç, açıkladığı ara kararlarda darbe girişimi sırasında Van Asayiş Kolordu Komutanı olarak görev yapan 2. Ordu Komutanı İsmail Metin Temel'in önümüzdeki celse dinlenmesine karar verdi.
Mahkeme ayrıca bazı tutuklu sanıkların da kovuşturmanın genişletilmesi adına istedikleri bazı talepleri de kabul etti.
Tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar veren mahkeme, bir sonraki duruşmayı 28 Haziran'a erteledi.
DARBE GECESİ NİZAMİYEDEKİ HAREKETLİLİK WHATSAPP YAZIŞMALARINDA
Malatya'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında 2. Ordu Komutanlığında görevli bazı askerlerin WhatsApp üzerinden yaptıkları konuşmalar ortaya çıktı.
FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin 28'i tutuklu 76 kişinin yargılandığı davanın üçüncü duruşmasının ikinci oturumuna devam edildi. Dava dosyasına eklenen evraklarda 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin belge ve bilgiler yer aldı.
Malatya'daki darbe girişimi davasında tutuksuz yargılanan üstçavuş İ.O.Ş'nin cep telefonundaki WhatsApp yazışmalarında 15 Temmuz darbe girişimi sırasında askerlerin yaşadıkları ve tanık oldukları gelişmeler yer alıyor.
WhatsApp'daki bazı yazışmalar şöyle:
H.S: 16.07.2016 - 08.37 - 'Lojmana giriş ve çıkış kapatılmış'
F.D: 16.07.2016 - 08.38 - 'Nizamiyede bir yzb var. Kemal Keskin. Ben akşam 08.30 servisine çıktım. Geri geldiğimde içeri almadı. Tartıştık.'
F.D: 16.07.2016 - 08.39 - 'Arkamdan 'İçeriye kim girerse vurun.' gibi emirler veriyordu'
A.D: 16.07.2016 - 08.40 - 'Polisler orduevinde nöbet tutuyorlar halk içeri girmesin diye'
F.D: 16.07.2016 - 08.41 - 'Yzb. yaralanmış'
A.D: 16.07.2016 - 08: 41 - 'Geceden bu yana polis olmasaydı girmişlerdi içeri'
O.Ö: 16.07.2016 - 08: 47 - 'Gece orduevine girmeye çalıştı halk, kapıları tekmeledi. Polis nizamiyede önlem aldı.'
F.D: 16.07.2016 - 09.04 - 'Lojmana geldim, İnönü Kışlasına giremeyince 2 araç 6 personel sosyal tesislerde sabahladık'
Y.K: 16.07.2016 - 11.37 - 'Kışlada bilgisi olan var mı?'
F.D: 16.07.2016 - 11.39 - 'Zeki, Serdar paşa çatışmaya devam ediyor. Ordu komutanı odasında. Askerler başıboş hepsi bir köşede saklanıyor. Teslim oluyor'
M.D: 16.07.2016 - 12.18 - 'Teslim olacaklarda kime olacaklar. Başlarında nöbetçi amiri ne derse onu yaparlar. Kışla komple boşaltılırsa kime teslim edilecek. Bu kadar başsız mı kaldık yahu. Dün komutanlık pozu verenler nerde şimdi.'
H.H: 16.07.2016 - 12.19 - 'Şimdi polis onları alacak.'
İDDİANAME
Malatya Cumhuriyet Başsavcısı Ergül Yılmaz ve Başsavcıvekili Mehmet Badem tarafından hazırlanan, Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 165 sayfalık iddianamede, dönemin 2. Ordu Komutanı Huduti 'bir numaralı şüpheli' olarak yer alıyor.
İddianamede, sanıkların, 'cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek', 'cebir ve şiddet kullanarak TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya TBMM'yi görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etme', 'cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme' suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 'FETÖ üyesi olmak' suçundan da on beşer yıl hapisle cezalandırılmaları isteniyor.
Paralel yapı-17 Aralık (2016) 'Malatya Yapılanması/Darbeye destek 76 sanık' davası
(10 Haziran 2017, 18:44)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: