Balyoz Darbe Planı soruşturmasının üçüncü dalga operasyonlar yapılırken başsavcılık tarafından durdurulması, ardından başsavcının yaptığı ´özrü kabahatinden büyük´ cinsten açıklaması kamuoyunu adeta çıldırttı. Kırgızistan´da baskı ve yolsuzluklara isyan eden halkın ayaklanarak yöneticileri devirmesi ile balyoz soruşturmasına yapılan müdahale haber bültenlerinde ilk iki sırayı oluşturuyor. Balyoz soruşturmasına yapılan müdahaleye en sert tepkiyi gösterenlerden biri de USAK Başkanı Sedat Laçiner: ´Davalarını mahkeme salonlarında çözemeyen milletler sokağa taşırlar. Orada kaos çıkar, bunun sonucu da Türkiye için çok ağır olur. AK Parti´nin, bu soruşturma sürecinde dik duruşunu devam ettirmez ise pazarlık yapar ise ciddi kaybı olacağı kanaatindeyim.´ Müdahaleye tepki gösterenler, daha birkaç gün önce Hakim Oktay Kuban´ın Balyoz şüphelisi askerleri ayrımcılığa tabi tutarak tahliye etmesine mahkeme heyetindeki diğer üç hakimin oybirliğiyle isyan etmesini ve vatandaşlar arasında ayrımcılık yapılamayacağını belirtmesini hatırlatıyorlar. Bir taraftan anayasa değişikliklerini ve bunun referandumda halka sorulmasını engelleme çabaları, diğer taraftan Ergenekon ve Balyoz gibi soruşturmalara başsavcılık, HSYK ve CHP milletvekilleri tarafından açıkça yapılan müdahaleler.. Tepkilerin giderek yayılması, tıpkı askerler tarafından verilen 27 Nisan muhtırası ile Meclis´in cumhurbaşkanı seçmesinin engellenmesi olaylarının hemen ertesindeki günleri hatırlatıyor.
Balyoz soruşturmasının engellenmesine tepkiler çığ gibi
Balyoz Darbe Planı soruşturmasının üçüncü dalga operasyonlar yapılırken başsavcılık tarafından durdurulması, ardından başsavcının yaptığı ´özrü kabahatinden büyük´ cinsten açıklaması kamuoyunu adeta çıldırttı. Kırgızistan´da baskı ve yolsuzluklara isyan eden halkın ayaklanarak yöneticileri devirmesi ile balyoz soruşturmasına yapılan müdahale haber bültenlerinde ilk iki sırayı oluşturuyor. Balyoz soruşturmasına yapılan müdahaleye en sert tepkiyi gösterenlerden biri de USAK Başkanı Sedat Laçiner: ´Davalarını mahkeme salonlarında çözemeyen milletler sokağa taşırlar. Orada kaos çıkar, bunun sonucu da Türkiye için çok ağır olur. AK Parti´nin, bu soruşturma sürecinde dik duruşunu devam ettirmez ise pazarlık yapar ise ciddi kaybı olacağı kanaatindeyim.´ Müdahaleye tepki gösterenler, daha birkaç gün önce Hakim Oktay Kuban´ın Balyoz şüphelisi askerleri ayrımcılığa tabi tutarak tahliye etmesine mahkeme heyetindeki diğer üç hakimin oybirliğiyle isyan etmesini ve vatandaşlar arasında ayrımcılık yapılamayacağını belirtmesini hatırlatıyorlar. Bir taraftan anayasa değişikliklerini ve bunun referandumda halka sorulmasını engelleme çabaları, diğer taraftan Ergenekon ve Balyoz gibi soruşturmalara başsavcılık, HSYK ve CHP milletvekilleri tarafından açıkça yapılan müdahaleler.. Tepkilerin giderek yayılması, tıpkı askerler tarafından verilen 27 Nisan muhtırası ile Meclis´in cumhurbaşkanı seçmesinin engellenmesi olaylarının hemen ertesindeki günleri hatırlatıyor.
Balyoz Darbe Planı soruşturmasının üçüncü dalga operasyonlar yapılırken başsavcılık tarafından durdurulması, ardından başsavcının yaptığı ´özrü kabahatinden büyük´ cinsten açıklaması kamuoyunu adeta çıldırttı. Başsavcı Aykut Cengiz Engin´in savcıları görevden alması ve ´Generallerin gözaltına alınmasının sonuçlarının iyi düşünülmesi lazım´ diyerek gözaltıları durdurmasıyla ortalık karıştı. Aydınlar, hukukçular ve siyasetçiler, camilerin bombalanmasından Türk jetinin Ege´de düşürülmesine kadar pek çok kanlı eylemi içeren Balyoz darbe planı soruşturmasının Türkiye´nin demokratikleşme sürecinde önemli bir adım olduğu noktasında birleşiyor. Bu soruşturmanın durması halinde ordu içerisindeki darbeci odakların cesaretleneceğine dikkat çekiyorlar. Ergenekon ve Balyoz soruşturması gibi kritik davaların Türkiye´nin ulusal davaları olduğuna vurgu yapan aydınlar, savcıların yürüttüğü operasyon, arama, gözaltı ve tutuklamalara müdahalenin hukuk devletini işlemez hale getireceğine işaret ediyor. Şemdinli iddianamesini hazırladığı için dönemin genelkurmay başkanının telkinleriyle Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu´nun (HSYK) meslekten attığı Savcı Ferhat Sarıkaya vakasını hatırlatan aydınlar, Türkiye´ye yeni bir ´Sarıkaya´ süreci yaşatmaya kimsenin hakkı olmadığının altını çiziyor. Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Başkanı Doç. Dr. Sedat Laçiner, Bugün ne gerilim yaşıyorsak Şemdinli ve Ferhat Sarıkaya olayının üstü örtüldüğü içindir. uyarısında bulunuyor.
USAK Başkanı Sedat Laçiner: Halk sokağa taşar, çatışma çıkabilir
Bu tür devasa, ulusal davalar yarım kalmaz. Yani bu mahkeme eğer bunaltu çözmezse ondan sonraki mahkemeye kalır. 2-3 yıl sonra tekrar görülür. Ancak gerilim artar. Şemdinli davasının kapandığını düşünen kim varsa yanılıyor. Bugün ne gerilim yaşıyorsak Şemdinli ve Ferhat Sarıkaya olayının üstü örtüldüğü içindir. Davalarını mahkeme salonlarında çözemeyen milletler sokağa taşırlar. Orada kaos çıkar, bunun sonucu da Türkiye için çok ağır olur. AK Parti´nin, bu soruşturma sürecinde dik duruşunu devam ettirmez ise pazarlık yapar ise ciddi kaybı olacağı kanaatindeyim.
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş: Cuntacı zihniyet deşifre edilmeli
Balyoz ismiyle gündeme gelen iddialar gerçekten ürkütücüdür. Ülkemiz adına, demokrasimiz adına, milletimiz adına acı vericidir. Böyle bir girişim söz konusu olmuşsa bunun bütün yönleriyle aydınlatılması gerektiğini söylüyoruz. Ordu içinde gerçekten bu vahim niyet ve heves içine girmiş olan cuntacı zihniyetler varsa bunların deşifre edilmesi başta yargı olmak üzere hepimizin görevidir. Bu vahim iddialar Türk Silahlı Kuvvetlerimizi de yıpratmaktadır. Türkiye, artık normalleşmelidir. Bunun yolu da daha çok demokrasi, daha çok özgürlük ve daha çok şeffaflıktır.
Radikal Gazetesi yazarı Hasan Celal Güzel: Darbeci odaklar temizlenmeli
Ergenekon soruşturması ve ona bağlı Balyoz soruşturması 2,5 yılın en kritik olayıdır. Başsavcıların soruşturmayı yürüten savcıları görevden alması hukuken son derece yanlıştır. Balyoz operasyonuna darbe vurulmuştur. Bu operasyonun sekteye uğraması Türkiye´de demokrasiye gidişi yavaşlatır, askeri vesayetin kaldırılması konusunda da engel çıkaracaktır. Ordu içindeki darbeci odakların temizlenmesini yavaşlatacaktır. O yüzden mutlaka Balyoz operasyonuna devam edilmesi, yargılamanın ve soruşturmanın mutlaka yerine getirilmesi gerekir.
Radikal Gazetesi yazarı Oral Çalışlar: Hukuk devletine gidişi engeller
Balyoz ve Ergenekon soruşturması Türkiye´de darbeci yapının sona erdirilmesi, hukuk devleti ve gerçek bir demokrasinin yerleşmesi için çok önemli bir adımdı. Eğer bir ülkede hukuk egemen olacaksa kim suç işlemişse üzerine gidilmeli. Balyoz soruşturması darbe girişimi anlamında yapılmış en korkutucu niyetlerden biri olarak ortaya çıkıyor. Böyle bir soruşturmanın durdurulması veya böyle bir soruşturmanın zaafa uğratılması Türkiye´nin hukuk devletine gidişinde problem yaratır ve darbecileri cesaretlendirir.
Radikal Gazetesi yazarı Cengiz Çandar: Bu rejimin adı ´hukuk devleti´ mi?
Başsavcı, hukuki bir süreçte ´siyasi tahlil´ yaparak, idari bir karar veriyor; sonra da yüksek yargı organlarının yetkilileri, ´yargının bağımsızlığı´ndan ve ´tarafsızlığı´ndan söz ediyorlar. ´Yargının siyasallaşması´na sözde karşı çıkıyorlar. Yargının ´siyasallaşması´ tam da bu. Yargının TSK´dan ´bağımsız´ olmadığını, ´hukukun üstünlüğü´ ilkesinin işlemediğini, çünkü Yüksek Yargı´nın TSK´ya ilişkin olarak ´tarafsız olmadığını´ aylardır yazmıyor muyuz? ´Böyle bir yakalama ve gözaltı kararının yol açacağı sonuçlar´ın ´iyi değerlendirilmesi gerekir´ imiş. Değerlendirelim. Kuzey ve Deniz Saha Komutanları, 6. Kolordu Komutanı, Hakkari´deki komutan vs. vs. bütün bunlar gözaltına alınırsa, Türk Silahlı Kuvvetleri mi çöker? Ülkenin güvenliği bakımından büyük bir boşluk mu doğar? Bunu İstanbul Başsavcısı mı böyle değerlendiriyor? Bütün bunlar İstanbul Başsavcısı´nın ´görev tanımı´nda var mı? Hem 25 general ve amiralin gözaltına alınacağı ve tutuklanacağını nereden biliyor, İstanbul Başsavcısı? Belli ki, savcıların ve yargıçların büyük bölümüne güvenmiyor. Savcılar, Balyoz Darbe Planı´nın 5 bin sayfayı aşan belgelerini incelemişler, mahkemeye başvuruyorlar. Mahkeme, savcıların daha önceki ´yakalama ve gözaltı´ taleplerini yerinde bulmuş olduğuna göre, savcıların ellerindeki ´dosya´ konusunda ´ehil´ olmadıkları da söylenemez. Bu durumda, İstanbul Başsavcısı´nın ne emrindeki savcılara, ne mahkemeye yani yargıçlara güvenmediği gibi bir sonuç çıkmaz mı? Peki, ´yakalanması ve gözaltına alınması´ söz konusu 25 kişi, general ve amiral olmayıp, daha alt rütbede olsalardı veya üniforma taşımasalardı, İstanbul Başsavcısı yine ´böyle bir yakalama ve gözaltı kararının yol açacağı sonuçların iyi değerlendirilmesi gerekir´ diyecek miydi? Demeyecekti tabii ki. Bu nasıl ´selektif´ bir hukuk böyle? Adamına göre, rütbesine, makamına, sıfatına göre hukuk olur mu? Olursa, bu rejimin adı ´hukuk devleti´ bir başka deyimle ´hukukun üstünlüğü´ ilkesinin geçerli olduğu bir rejim olur mu? Bu arada Başsavcı´nın sözlerini ´tersten´ okuyalım ve soralım: Hukuken yakalanmaları ve gözaltına alınmaları ihtimali bulunan kişilerin Kuzey Deniz Saha Komutanı, Güney Deniz Saha Komutanı, 6. Kolordu Komutanı vs. vs. gibi sıfatlar taşıyor olmaları ülkemiz güvenliği ve savunmasının ´emin ellerde´ olduğu duygusu yaratıyor mu?
Star Gazetesi yazarı Mehmet Altan: Duvarlar yıkılmazsa ülke zarar görür
Balyoz soruşturmasının yarım kalması demek, yargı sisteminin çökmesi demektir. AK Parti´nin iktidarının devrilmesi demektir. Ama ben bu soruşturmanın sonuca ulaşacağına inanıyorum. Bu soruşturmayı akamete uğratma çalışmaları Türkiye´ye zarar verecektir. Soruşturma bugün yapılmadığı takdirde sistemin kendiyle hesaplaşması uzayacaktır. Türkiye´nin etrafını saran duvarları kırması uzayacaktır.
Eski DYP Genel Sekreteri Tevfik Diker: Demokrasi mücadelesi kaybedilmemeli
Balyoz darbe soruşturması darbe alırsa Türkiye´deki demokratik gelişmeler yara alır. Darbeci ve cuntacılar moral kazanır ve haksız yere suçlandıkları yönünde kamuoyu oluşturarak yapacakları darbe girişimlerine yeni zemin hazırlamalarına neden olur. Demokratların Türkiye´deki demokratik gelişmelere yaptıkları katkılara darbe niteliğinde etki yapacağı gibi ümitlerini kıracaktır. Günümüzde darbelere karşı yürütülen soruşturmaların yarım kalması veya sekteye uğramasını düşünemiyorum. O zaman bizim demokrasi için verdiğimiz mücadelede boşa kürek çektiğimiz anlamına gelir.
Uluslararası Hukukçular Birliği Genel Sekreteri Necati Ceylan: Hukuk kaybolursa ülke köleleşir
Böyle bir soruşturmanın aniden kesilmiş olması Balyoz soruşturmasına bir darbedir. Bu soruşturmanın yarım kalması halinde Türkiye kaybeder, bu ülkenin insanı kaybeder. Siz bu derece önemli bir soruşturmayı yarım bırakmakla millete kötülük yapıyorsunuz. Bu yargının güvensizliğini ortaya koyar. Bu millet yargı doğru kararlar verse de artık yargıya güvenmez. Yargı bağımsız ve tarafsız olmalı. Orduyu, ordu mensubu olan bazı insanlar yıprattı, yıpratmaya devam da ediyor. Yargıyı da yıpratırlarsa ortada ne devlet ne de millet kalır. Adalet ve hukuk kaybolduğunda o ülke köleleşir.
BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak: Soruşturma yarım kalırsa iktidar biter
Soruşturmanın yarım kalması ya da bir şekilde üstünün örtülmesi öncelikle kamuoyunda büyük bir güvensizliğe neden olacağı gibi siyasal iktidarı da bitirecektir. Bu çeteler ve bunların devlet içindeki uzantılarıyla uzlaşmaya gitmek, kısmi de olsa pazarlık yapmak, iktidara ve bu oluşumlardan mağdur olan milyonlarca insana zarar verecektir. İktidar, zamanı gelmişken bu oluşumlarla mücadele etmelidir. Eğer bu niyet sizde varsa bütün bir halk sizin arkanızda durur. Gerekirse bedel de öder, yeter ki bu yapılanmaların karşısında pazarlık yapmayan, anlaşmalara gitmeyen bir iktidar olsun.
Gazeteci-yazar Etyen Mahçupyan: Yargı kendi bindiği dalı kesmemeli
Balyoz soruşturması durdurulursa siyasi sonuçları derin olacaktır. Bu durum yargıyı son derece yıpratacaktır. Yargının artık savunulacak bir tarafı kalmayacaktır. Böyle bir durumda Türkiye bir bütün olarak yargıyı tartışmak ve yargı reformunu hayata geçirmek için konuşmak isteyecektir. Dolayısıyla kendi bindikleri dalı keserler. Bugünkü reform sürecini durdurmak aslında reform sürecini hızlandırmak demektir. İki üç ay durdurursunuz ama sonrasında çok daha büyük reform dalgasıyla karşı karşıya kalırsınız. Türkiye bu sürecin içinde her halükarda kazanır.
BBP Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Öznur: Onarılması güç yaralar açılır
Demokrasi dışı arayışlardan medet uman, hukuk dışına çıkan kim olursa olsun makamına, mevkiine ve rütbesine bakılmaksızın üzerine gidilmelidir. Soruşturmada en derinine kadar gidilmelidir. Kesinlikle yarım bırakılmamalıdır. Eğer soruşturmalara gölge düşerse toplum vicdanında onarılması güç, derin yaralar açılır. Millet umutsuzluğa sürüklenir. Bu işten en çok Ordu göreve askere devrime diyenler karlı çıkar. Onun için mutlaka darbeci, cuntacılardan beslenen militarist çetelerin üzerine gidilmelidir. Millet, hukuktan bunu bekliyor.
Yrd. Doç. Adnan Küçük: Demokrasi hendeğe yuvarlanır
Türkiye daha önce askeri müdahalelerle yüzleşemediği için ve bu kişileri yargılayamadığı için bu günlere gelmiştir. Bugün bu süreç durdurulursa, Türkiye kendi içinde darbecilerini yargılayamıyor, bunlardan hesap soramıyor, bu kişiler sorgulanamıyor demektir. Dolayısıyla Türkiye tekrar böyle bir badireye girebilir. Çünkü bu cesaret verecektir. Madem yargılanamıyor, o zaman ´Bu ortamı oluşturur, tekrar böyle bir işe yöneliriz´ şeklindeki kanaat daha güçlenerek devam edecektir. Bu durum Türkiye´nin demokrasisinin hendeğe yuvarlanmasıdır ve ciddi yara almasıdır.
Avukat Hüsnü Tuna: Ceza çekmezlerse yine suç işlerler
Bu durum eğer böyle devam ederse yargının objektif ve tarafsız çalıştırılmadığı ve yargıya müdahale edildiği açıkça gözler önüne serilmiş olacak. Bu aslında Türkiye´deki yargının siyasetten değil, yargının kendi içinde nasıl müdahale edilip yönlendirilmeye çalışıldığını, yönlendirilme istikametinde hareket etmediği takdirde de soruşturmanın engellendiğini açık seçik ortaya koyuyor. Balyoz soruşturmasının yarım kalması durumunda Türkiye çok ciddi zararlar ile karşı karşıya kalır. Buradaki zanlılar eğer suçlu iseler ve cezaları çektirilmezse, suç işleme düşüncelerini sonraki süreçte de devam ettirirler.
(09 Nisan 2010, 10:22)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Balyoz soruşturmasının ve gözaltıların durdurulması
Balyoz gözaltılarının güncel listesi
Balyoz Planı manşetlerimiz