Ergenekon ve Balyoz Darbe Planı davalarını sabote etmek için, yıllarca ilmek ilmek dokuduğu imajını yerle bir etmeyi göze alan Hanefi Avcı´nın arkasındaki ismi açıklıyoruz. Üç gündür sitede Hanefi Avcı ile ilgili haberleri okuyorsunuz. Okumaya da devam edeceksiniz. Çünkü Hanefi Avcı bilerek ve isteyerek Ergenekon ve Balyoz Darbe Girişimi davalarını sabote etmeye çalışıyor. Biz de bu yüzden Hanefi Avcı´nın geçmişte bu konuyla ilgili söylediklerini, şimdiki açıklamalarıyla çelişen bilgileri açıklamaya devam edeceğiz. Bilen bilir, bilmeyenlerde bizden öğrensin; Hanefi Avcı asla tek başına bir isim değildir. Çekirdek kadrosunu dört kişinin, Emin Arslan, Sabri Uzun, Hüseyin Özalp´in oluşturduğu bir grubun sözcüsü konumundadır. Avcı, Arslan´a ölesiye sadıktır. Grubun başı da Emin Arslan´dır. En azından yakın çevresi ve Avcı´yı tanıyanlar öyle zannederler. Ama asıl patron bir ayağı ABD - Washington´da olan ´Ermeni Mustafa´ isimli bir işadamıdır. Bu işadamı sık sık Ankara´yı ziyaret eder. Bu ziyaretlerde de mutlaka dört isimle birlikte toplantı yaparlar. Toplantıdan çıkan sonuca göre de dörtlü harekete geçer.
|
|
İşte Hanefi Avcı´nın Arkasındaki İsim: Ermeni Mustafa
Ergenekon ve Balyoz Darbe Planı davalarını sabote etmek için, yıllarca ilmek ilmek dokuduğu imajını yerle bir etmeyi göze alan Hanefi Avcı´nın arkasındaki ismi açıklıyoruz. Üç gündür sitede Hanefi Avcı ile ilgili haberleri okuyorsunuz. Okumaya da devam edeceksiniz. Çünkü Hanefi Avcı bilerek ve isteyerek Ergenekon ve Balyoz Darbe Girişimi davalarını sabote etmeye çalışıyor. Biz de bu yüzden Hanefi Avcı´nın geçmişte bu konuyla ilgili söylediklerini, şimdiki açıklamalarıyla çelişen bilgileri açıklamaya devam edeceğiz. Bilen bilir, bilmeyenlerde bizden öğrensin; Hanefi Avcı asla tek başına bir isim değildir. Çekirdek kadrosunu dört kişinin, Emin Arslan, Sabri Uzun, Hüseyin Özalp´in oluşturduğu bir grubun sözcüsü konumundadır. Avcı, Arslan´a ölesiye sadıktır. Grubun başı da Emin Arslan´dır. En azından yakın çevresi ve Avcı´yı tanıyanlar öyle zannederler. Ama asıl patron bir ayağı ABD - Washington´da olan ´Ermeni Mustafa´ isimli bir işadamıdır. Bu işadamı sık sık Ankara´yı ziyaret eder. Bu ziyaretlerde de mutlaka dört isimle birlikte toplantı yaparlar. Toplantıdan çıkan sonuca göre de dörtlü harekete geçer.
Şimdi Hanefi Avcı´ya soruyoruz; Kim bu Ermeni Mustafa? ABD ile ilişkisi nedir? Size ne tür talimatlar getirir? Kitaptaki katkısı hangi boyutlardadır? Sizin uluslar arası bağlantılarınızı sağlayan isim bu mudur? Baron”un uyuşturucu paralarıyla Ermeni Mustafa´nın ne ilgisi var? Sadece tek bir seferde iki milyar liralık “malı” yakalanan Baron´un parası hangi ünlü işadamında? Bu işadamının uluslar arası bağlantıları, Ermeni Mustafa´yla ilişkisi nedir? Madem her şeyi biliyorsun ve kimseden korkmadan konuşabiliyorsun, bunları da açıkla ki biz de öğrenelim.
28 Şubat Süreci´nin en zorlu günleriydi. Gazeteler adeta Genelkurmay Başkanlığı´nın bülteni gibi çıkıyor, muhafazakâr halk kitlelerine karşı psikolojik harp yapıyorlardı. Bu işlerin Genelkurmay ayağını Çevik Bir yürütüyordu. Batı Çalışma Grubu ise Deniz Kuvvetleri Komutanlığı´nda örgütlenmişti. Sürecin en kesif olduğu günlerde bir sabah gazeteler Türk Silahlı Kuvvetleri´ne casus yerleştirildiği haberleriyle çıktı. Casus askerliğini Deniz Kuvvetleri Komutanlığı´nda yapmakta olan Kadir Sarmusak, onu yönlendirenler ise dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Bülent Orakoğlu ile yardımcısı şimdinin meşhur emniyet müdürü Hanefi Avcı´ydı. Üç isim de gazeteler aracılığıyla adeta linç edildi. Baştan itibaren suçlu ilan edildiler. Orakoğlu ve Avcı görevden alındı, Orakoğlu uzun süre tutuklu olarak yargılandı. Avcı ise uzun yıllar sürecek kızak bir göreve getirildi.
İşte bu günlerde Avcı sık sık gazetecilerle buluşur, onlara bilmedikleri çok önemli gerçekleri açıklardı. Şimdi başarısız Balyoz Darbe Girişimi belgeleri arasında çıkan “Cami Bombalama” timiyle ilgili belgeleri “Olur mu canım böyle şey” diye küçümseyen Avcı o gün benzeri pek çok bilgiyi gazetecilerle paylaşmaktan çekinmemişti. Bunlardan bir tanesi de İstanbul - Çarşamba semtinin askerler tarafından bombalanacağıydı. Olayın planlanma safhasında bizzat Kadir Sarmusak da bulunmuştu. Çarşamba askerlere göre irticacıların yuvalandığı bir semtti. Bu semt adeta şeriatçıların kalesiydi. Öyleyse gerekli dersin verilmesi gerekiyordu. Bunun için de askeri bir yol seçilmişti. Hava Kuvvetleri Komutanlığı´na bağlı uçaklar tatbikat maksadıyla bomba yüklü olarak havalanacaklardı. Uçakların güzergâhı Fatih - Çarşamba´dan geçecekti. Bu sırada bomba yüklü uçaklardan bir tanesi üzerindeki bombaları bırakacaktı. Meydana gelecek bu katliamdan sonra yapılacak açıklama bile belirlenmişti. Uçak bombalarını mekanizmasının bozulması yüzünden kazayla düşürmüştü. Ya böyle bir planın duyulmuş olmasından, ya da planın yapıldığı birimin deşifre olmasından dolayı bu korkunç plan hayata geçirilemedi. Ancak Avcı bu planı gazetecilerden saklama lüzumunu hiç hissetmedi.
Avcı´nın anlattığı bir diğer olay ise Fethullah Gülen´e düzenlenecek suikast iddiasıydı. O günlerde Türkiye´de olan ve İstanbul - Altunizade´de kalan Gülen JİTEM elemanları tarafından takip ediliyordu. Aynı elemanlar binanın planına ulaşmaya çalışıyorlar, bina ile ilgili bilgi topluyorlardı. Üzerinde durdukları konu Gülen´in binaya ne şekilde girip - çıktığıydı. Çünkü Gülen dışarı çıktığında zırhlı bir araca biniyordu. Yani yol boyunca kendisine bir zarar verilmesi mümkün değildi. Binada da kaldığı yer bilinmiyordu. Suikast için ancak binaya giriş - çıkış yaptığı kısa zaman dilimi kalıyordu. Bu bilgiyi de Avcı pek çok gazeteci ile paylaştı. Şimdi yerden yere vurduğu Bülent Orakoğlu için de Avcı´nın ağzından hiç de kötü sözler çıkmıyordu; “Gardaş geçmişine kefil olamam. Ama şimdi sağlam duruyor” sözleri gazeteciler arasında Orakoğlu´nun en büyük referansıydı.
Hanefi Avcı bunları söylerken yanılıyor ya da yanıltıyor muydu? Elbette hayır. İstihbari bilgileri hem devletin ilgili kurumlarına rapor ediyor, hem de kendince askere karşı bir cephe oluşturuyordu. Anlattıklarının doğruluğu da çeşitli defalar teyit edildi. En azından bizim konuştuğumuz gazeteciler arasında bu bilgiyi başka kaynaklardan teyit eden isimler de var. Zaten aksi olsaydı o tarihlerde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı´nda en önemli terfi postu olan İstihbarat Daire Başkanı Kurmay Albay Eser Şahan emekli edilmezdi. Askerler planlarının sızdığını fark edince ilk kurban ettikleri isim Şahan oldu. Hal böyleyken Avcı şimdi niye çark etti? Sizce bunun Ermeni Mustafa ile bir ilgisi olabilir mi? ( Liberalses)
(24 Ağustos 2010, 15:13)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Hanefi Avcı´nın iddiaları konulu manşetlerimiz
Ergenekon davasını engelleme girişimleri