İsmailağa dosyaları kayıp

Ergenekon örgütünce öldürüldüğü ileri sürülen Fatih İsmailağa Cami imamı Bayram Ali Öztürk cinayeti dosyasından iki klasör kayboldu: 1 ve 6 nolu klasörler kayıp.. Aydınlatılması için adeta hiçbir gayretin gösterilmediği soruşturmada 3 savcı değişmiş, cinayeti işleyen katilin telefon kayıtları ile civardaki güvenlik kamera kayıtları incelenmemiş, katilini eşinin ifadesi dahi alınmamıştı. Cinayet ile ilgili soruşturmayı yürüten savcılığa teknik takip kayıtlarının ve belgelerin de eksik iletildiği ortaya çıkmıştı.

20.07.2012 09:43 Geçtiğimiz sene özel yetkili cumhuriyet savcılarına devredilen Bayram Ali Öztürk Hocaefendi cinayeti dosyasında iki klasörün kaybolduğu ortaya çıktı. Bayram Ali Öztürk Hocaefendi´nin, 3 Eylül 2006 tarihinde İsmailağa Camii´nde sabah namazının ardından cemaate vaaz ederken bıçaklanarak şehid edilmesinin ardından başlatılan, daha sonra özel yetkili savcılara devredilen soruşturmada hazırlanan dosyadan 1 ve 6 nolu klasörlerin bulunamadığı öğrenildi. Akit´e konuşan Bayram Ali Öztürk Hocaefendi´nin oğlu Mahmut Öztürk, ?Babamın dosyasını savcılıktan talep ettik ve aldık. Sıralamada 1 ve 6 numaralı dosyalar yok... Dosyanın orjinalini de gördüm, söz konusu dosyalar yok. Savcı Bey´e söyledim, ´Sayın Savcım, 1. ve 6. dosya neden yok?´ dedim. Tuhaf... Savcılıktan istenen soruşturma dosyasında 1 ve 6 nolu dosya yok? dedi. Beşiktaş Adliyesi´nde soruşturmayı yürüten özel yetkili savcı ile görüştüğünde savcının kendisine yoğun olduğunu, dosyaya bakamadığını, gelişme olmadığını söylediğini anlatan Mahmut Öztürk, ?Savcı bana, ´Olay Fatih Camii´nde mi oldu?? diye sordu. Bu soru bende hayal kırıklığı oluşturdu. Dosyanın hiç araştırılmadığını, incelenmediğini anlamış oldum. Babam İsmailağa Camii´nde şehid edilmişti? diye konuştu.

?SAVCILIK BU OLAYLARI ARAŞTIRMALI?

Mahmut Öztürk, babasına yönelik cinayet soruşturmasında büyük ihmalin olduğunu hatırlatarak, ?Balyoz Darbe Planı davasının delil klasörlerinde sanıkların İsmailağa cemaatine sızmak için askeri personel belirlediğine yönelik belgeler yer alıyor. Amirallere Suikast ve Kafes Eylem Planı davalarıyla birleşen Poyrazköy davasının delil klasörlerinde ´Cami cinayetlerinde tecrübeli´ bilgi notu çıktı. Bu kişinin isim ve soyismi açıkça yazılı... Balyoz Darbe Planı´nda hedef alınan camiler arasında İsmailağa bulunuyor. Belgelerde ismi geçen kişilerin ifadeleri alınmalı, bu dosyayla ilintilenmeli ve araştırılmalı... Savcılık bu olayları araştırmalı...? şeklinde konuştu. Mahmut Öztürk, ?Allah için ömrünü Peygamberimiz (s.a.v.) gibi yaşayıp, ömrünü tıpkı Hz. Ömer gibi şehid olarak bitirmiş insanı, yüzde 99´u Müslüman olan ülkede savunan, onu katledenlerin bulunmasını isteyen tek kişi, olayın itirafçısı Erol Ölmez olmuştur. Elbette vatan, namus ve din için şehidler olmuştur ve olacaktır ancak bu kadar kutsal bir şehadeti savunacak babayiğit 73 milyondan çıkmamıştır. Ayıp bir şeymiş gibi küçümsenmiş ve unutulup bir kenara atılmıştır. Bu ayıp başta bizler olmak üzere Müslümanlara yeter de artar bile...? dedi.

ÖLMEZ KONUŞTU, DOSYA SAVCILIKTA!

Ergenekon sanığı Erol Ölmez, 10-11 Şubat 2011 tarihinde Akit´e yaptığı açıklamalarda; Balat´ta bulunan Patrikhane´nin Çarşamba´daki İsmailağa cemaatinden rahatsız olduğunu, cemaatin yok edilmesi için Ergenekon´a müracaat ettiğini, Bayram Ali Öztürk ve Hızır Ali Muratoğlu´nun bu talep doğrultusunda öldürüldüğünü söyledi. Soruşturmaya bakan Fatih Cumhuriyet Başsavcıvekili Mustafa Alıcıoğlu, söz konusu röportajın ardından İsmailağa Camii´nin yakınında bulunan esnafın tanık sıfatıyla ifadesini aldı ve tanıkların ifadesinin ardından dosyayı Beşiktaş´ta bulunan özel yetkili cumhuriyet savcılarına devretti. Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2006 yılından 2011 yılına kadar 2006/20.669 sayılı dosya numarasıyla yürütülen soruşturmanın, Ergenekon sanığı Erol Ölmez´in gazetemize yaptığı açıklamaların ardından 2011/4112 sayılı dosya numarasıyla ayrılmasına karar verildi.

SAVCI SALİM DURAN´A DEVREDİLDİ

Bayram Ali Öztürk cinayeti soruşturması; 2011/431 sayılı dosya numarasıyla Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Süleyman Pehlivan´a devredildi. Cumhuriyet Savcısı Süleyman Pehlivan´ın Yargıtay üyeliğine seçilmesinin ardından soruşturma dosyası, Ergenekon soruşturmasına bakan Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Cihan Kansız´a devredildi. Soruşturma Cihan Kansız´dan da, Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Salim Duran´a devredildi. Savcı Cihan Kansız, Erol Ölmez´in açıklamalarının ardından harekete geçmiş, Kansız´ın talimatıyla; Ergenekon Terör Örgütü davasında 22 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen Erol Ölmez´in ?birinci dereceden Şüpheli? sıfatıyla ifadesi alınmıştı. Erol Ölmez, 2 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi´nde 4 saat 10 dakika sorgulanmıştı.

4 YILDA 3 SAVCI DEĞİŞTİ, KATİLİN TELEFON KAYITLARI İNCELENMEDİ

Cinayet ile ilgili soruşturmayı yürüten savcılığa teknik takip kayıtlarının ve belgelerin eksik iletildiği ortaya çıkmıştı. 3 savcı değişen soruşturmada, Bayram Ali Öztürk´ü katleden Mustafa Erdal´ın, cinayet öncesi kimlerle konuştuğu ve kimlerden emir aldığına yönelik telefon kayıtları incelenmedi. Cinayetin işlendiği İsmailağa Camii´nin çevresindeki dükkan ve Çarşamba Karakolu´nun güvenlik kamera kayıtlarına el konulmadı. Katil Mustafa Erdal´ın eşinin dahi ifadesi alınmadı. (Kenan Kıran / Yeni Akit)

KATİLİN ERGENEKON BAĞLANTISI

Cinayetle ilgili araştırılması gereken çok ilginç bir bağlantı daha ortaya çıkmıştı. ?Kafes Eylem Planı? ve ?Amirallere Suikast? iddialarına ilişkin davalarla birleştirilen Poyrazköy´de ele geçirilen mühimmatla ilgili 69 sanıklı davanın delil klasörlerinde ilginç bir belge yer alıyor. ´KLASÖR 2 (TAYFUN DUMAN, DORA SUNGUNAY, MERT YANIK-2)´ isimli dosyadaki ´Dizi_157-247´ adlı dokümanda yer alan ihbar mektubunun ekinde, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı içindeki Ergenekon örgütlenmesinde yer alan askerlerin isimleri, rütbe ve görev yerleri, telefon numaraları ve yapılanmada aldıkları görevler anlatılıyor. Söz konusu belgede; Ankara´da görev yapan Kıdemli Albay Asaf Geyimcioğlu´nun karşısında; ?Oğlunun Kıbrıs´ta görüşeceği seçkin teller... Cami cinayetlerinde tecrübeli? ifadeleri yer alıyor.

Öztürk´ü katleden Mustafa Erdal´ın da, askerlik görevini İzmir Foça´da denizci olarak yaptığı ortaya çıktı. İşte bu iki örtüşen ayrıntı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı içindeki Ergenekon örgütlenmesinde, ?Cami cinayetlerinde tecrübeli? olduğu iddia edilen Kıdemli Albay Asaf Geyimcioğlu´nun, Mustafa Erdal´la irtibatının olup olmadığının araştırılmasını gerekli kılıyor.

Bağlantı olasılığını güçlendiren diğer bir bulgu, Poyrazköy davasının tutuksuz sanığı emekli Koramiral A. Feyyaz Öğütçü´nün, 6 Mayıs 2003 tarihinde dini gruplar ve cemaatlere ilişkin hazırladığı çalışma raporu oldu. Raporda, İsmailağa cemaatine sızmak için personel belirlediği anlaşılan A. Feyyaz Öğütçü´nün dini gruplar ve cemaatlerden sorumlu olarak atadığı Harekat ve Eğitim Şube Müdürü Deniz Kurmay Albay İbrahim Şahin´in, İkmal Yüzbaşı Osman Kayalar´ı İsmailağa cemaatine mensup olduğu bilinen irtibatı vasıtasıyla cemaatin işleyiş yapısını ve sorumluluk sahibi şahsiyetlerin kimlikleri dahil öğrenebilecek personel olarak seçtiği görülüyor.

İSMAİLAĞA BALYOZ´UN DA HEDEFLERİ ARASINDAYDI

İsmailağa Cami Balyoz darbecilerinin de hedefleri arasındaydı. Yukarıda bahsi geçen Koramiral Feyyaz Öğütçü, Balyoz davasının da sanıkları arasında yer alıyor. Balyoz darbe planı kapsamında bazı camilerin bomba ile havaya uçurulması planlanmıştı. Fatih ve Beyazıt camilerinin hedef olarak seçildiği planda, İsmailağa Cami eylem için uygunluğu araştırılan camiler arasında yer alıyordu. Bombalamalarla oluşacak kaosun diğer kaos eylemleriyle birlikte koordineli olarak yürütülmesi ve hükümetin sıkıyönetime gitmeye zorlanmasıyla askerlerin yönetime el koymasının sağlanması amaçlanıyordu. Camileri bombalayacak askeri timlerin elemanları bile isim isim belirlenmişti. Balyoz Darbe Planına göre Fatih ve Beyazıt camilerine bombalı saldırı düzenlenecekti. Eylemde özellikle yaralı sayısının fazla olması amaçlanıyordu. Patlamanın ardından cemaat içindeki ajanlar -ki İmam Bayram Öztürk´ü katleden katilin de olaydan bir süre önce camideki sohbetlere katılarak cemaate sızdığı ileri sürülüyor- halkın içine sızdırılmış provokatörlerle bir araya gelerek insanların sokağa dökecekti. Ardından sarıklı, cübbeli bir grubun yeşil bayraklarla hava kuvvetlerini basması sağlanacaktı. Bu olay sebebiyle asker sokağa çıkacak silah kullanmaktan bile çekinmeyecekti. Patlama ve eylemlerin görüntüleri televizyonda yayınlanarak halkın panik olması sağlanacaktı. Canlı yayınlara çıkarak yorum yapması istenen emekli askerlerin planı bile yapılmıştı.

(20 Temmuz 2012, 09:43)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

İsmailağa cinayetlerinin Ergenekon bağlantısı manşetlerimiz

Cami cinayetlerinde tecrübeli Albay

İsmailağa cinayetlerinde Balyoz izi

Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=4705