Bahçeli kabul etmedi skandal patladı

MHP´de şok iddia.. Ankara´da gözaltına alınan 18 MHP´liden biri olan avukat Mehmet Taşdelen´in, bazı emekli askerlerin Bahçeli´ye aday listesi verdiğini, kabul edilmeyince kaset skandalının ortaya çıktığını söylediği iddia edildi. Mehmet Taşdelen´in teknik takibe takılan telefon görüşmesinde ayrıca, ´Recai Yıldırım ve Metin Çobanoğlu´nun görüntülerin kaydedildiği ev 16 farklı kişi tarafından daha kullanılmış´ diyerek istifa eden 10 MHP´linin yanısıra ortaya çıkmayan 6 kişiyi daha ima ettiği bildiriliyor.

Bahçeli kabul etmedi skandal patladı

MHP´de şok iddia.. Ankara´da gözaltına alınan 18 MHP´liden biri olan avukat Mehmet Taşdelen´in, bazı emekli askerlerin Bahçeli´ye aday listesi verdiğini, kabul edilmeyince kaset skandalının ortaya çıktığını söylediği iddia edildi. Mehmet Taşdelen´in teknik takibe takılan telefon görüşmesinde ayrıca, ´Recai Yıldırım ve Metin Çobanoğlu´nun görüntülerin kaydedildiği ev 16 farklı kişi tarafından daha kullanılmış´ diyerek istifa eden 10 MHP´linin yanısıra ortaya çıkmayan 6 kişiyi daha ima ettiği bildiriliyor.

MHP´nin 6 Haziran´da yapılacak Diyarbakır mitingini provoke etmek amacıyla halka yönelik silahlı saldırı planladıkları gerekçesiyle gözaltına alınan 18 zanlıdan birisi olan avukat Mehmet Taşdelen´in şok iddialarda bulunduğu belirtildi. Ergenekon sanıklarının avukatlığını yapan Mehmet Taşdelen´in İstanbul Ülkü Ocakları eski Başkanı Erdem Karakoç ile 3 Mayıs 2011´de yaptığı ve teknik takibe takılan telefon görüşmesinde kaset skandalına ilişkin önemli ayrıntılar veriyor: Hadisenin arkasında da tam senin dediğin adam var onla irtibatlı yani. Yani o onla irtibatlı tamam mı? İşte hedef değişiklik. Omuzu kalabalıklar gelmiş partiye, Genel Başkan´a liste vermişler bu şekilde olacak listeler diye. Genel Başkan da demiş ki kıyamet kopsa ben bu listeyi yazmayacağım demiş tamam mı? Sonra da olan bu işte.

EVİ 16 KİŞİ KULLANDI

Mehmet Taşdelen görüşmede ayrıca Recai Yıldırım ve Metin Çobanoğlu´nın görüntülerin kaydedildiği ev 16 farklı kişi tarafından daha kullanılmış diyerek istifa eden 10 MHP´linin yanısıra ortaya çıkmayan 6 kişiyi daha ima ediyor. Bilindiği gibi MHP´de ortaya çıkan kaset skandalları ile birlikte önce Recai Yıldırım ve Metin Çobanoğlu 27 Nisan´da, Bülent Didinmez ve İhsan Barutçu ise 10 Mayıs´ta adaylıktan istifa ettiklerini açıklamışlardı. İkinci kaset olayı sonrası MHP lideri Devlet Bahçeli´nin istifa etseler de kabul etmeyeceğim sözüne rağmen MHP Başkanlık Divanı üyeleri Mehmet Ekinci, Osman Çakır, Ümit Şafak, Ahmet Deniz Bölükbaşı, Cihan Paçacı ve Mehmet Taytak 21 Mayıs´ta istifalarını sunmuşlardı.

ERGENEKON SANIKLARININ AVUKATI

Mehmet Taşdelen 12 Haziran seçimleri Kırşehir´den MHP milletvekili aday adaylığına başvurmuş ancak aday gösterilmemişti. Mehmet Taşdelen, geçmiş yıllarda Üsküdar Ülkü Ocakları Başkanı sonrasında da Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yapmıştı. Mehmet Taşdelen, Ergenekon davası ile birleştirilen Danıştay davası sanığı Alparslan Aslan´a cinayette kullandığı Glock marka tabancayı temin ettiği gerekçesiyle tutuklu olarak yargılanan Aykut Metin Şükre, Ergenekon sanıkları Emin Gürses ve Orhan Tunç´un avukatlığını yapıyor.

İHRAÇ EDİLDİ

MHP´de kaset skandalının ardından istifaya yanaşmayan İstanbul milletvekili adayı İhsan Barutçu partiden ihraç edildi. Barutçu´nun MHP´ye verilen oylarla milletvekili seçilip seçilemeyeceğine YSK karar verecek.

İŞTE TEKNİK TAKİBE TAKILAN 3 MAYIS TARİHLİ O GÖRÜŞME

alo

Erdem Karakoç: Başkanım buyur

Mehmet Taşdelen: Abi taze aldığım bilgiyi sana aktarayım.

E.K.: Tamam başkanım

M.T.: Metin, Metin Kaynaklı, Recai´nin evine (12-16) kişi gitmiş o pozisyonda divandan

E.K.: Tamam divanda 16 kişi yok başkanım

M.T.: He ya işte o çevreden 16 kişi varmış görüntülerde

E.K.: Metin kim?

M.T.: Metin Çobanoğlu

E.K.: Sen Metin´den mi bilgiyi aldın?

M.T.: Ya, Metin ile görüşenden aldım

E.K.: He

M.T.: Hadisenin arkasında da tam senin dediğin adam var onla irtibatlı yani.

E.K.: Başkası yapmaz yav !!!

M.T.: Yani o onla irtibatlı tamam mı? İşte hedef değişiklik

E.K.: Tamam tamam tamam

M.T.: Bu omuzu kalabalıklar gelmiş

E.K.: Buyur? He

M.T.: Emekliler, omzu kalabalıklar gelmiş partiye

E.K.: Heee

M.T.: Genel Başkan´a liste vermişler bu şekilde olacak listeler diye

E.K.: Hee

M.T.: Genel Başkan da demiş ki kıyamet kopsa ben bu listeyi yazmayacağım demiş tamam mı?

E.K.: Hı hı

M.T.: Sonra da olan bu işte

E.K.: E normal o, o işte odur ya yani sonuçta gayet şey bunlar falan

M.T.: E bir tarafa not etmekte fayda var

E.K.: Yani sonuçta kaderimize razı olacağız Genel Başkanımız gitmemiştir inşallah

M.T.: Onla ilgili yok.

E.K.: E tamam Genel Başkanımız gitmemişse gerisi de şey değil oğlumun s.kne kadar

M.T.: Hadi görüşürüz abi sağol

E.K.: Biz büyük bir şey operasyon başka bir operasyonla karşı karşıyayız tamam Başkanım sağol sağol sağol. ( Sabah)

Kuzey Irak´a gitti

Türkiye´den giden gönüllüler tarafından oluşturulan ?Rüzgar Birliği?nde ?yarbay? olarak görev yapan ve Ermenilere karşı uzun süre ?savaştığı? belirtilen Arpacık´ın, Amerika´nın 2003 yılında Irak´ı işgali üzerine Kerkük´e gittiği, burada Türkmenlerin savunmasını örgütlediği de belirtiliyor. Arpacık, kitaplarında bu dönemlerde yaşadıklarını da anlatıyor. Arpacık´ın Karabağ´da askeri üniforma ile çektirdiği birçok fotoğrafı da var. Ergenekon davasının gizli tanıkları arasında olan ve Danıştay davası sanıklarından Osman Yıldırım olduğu iddia edilen ?Gizli Tanık 9? ifadelerinde Yusuf Ziya Arpacık´ın Muzaffer Tekin ile birlikte Danıştay cinayetini organize edenler arasında bulunduğunu iddia ediyor.

Mehmet Eymür ise Ergenekon soruşturması kapsamında tanık olarak verdiği ifadesinde ?milliyetçi savaşçı? olarak nitelediği Arpacık´ın, emekli Tuğgeneral Veli Küçük´ün Kerkük´teki irtibatlarından birisi olduğunu ve bu ilişkilerinin ?devletin üst kademesini rahatsız ettiğini? söylüyor.

1978 yılından itibaren ?ülkücü hareket? içerisinde yer alan, 10 yıl hapis yatıp, iki kez firar eden ve dört kitap yazan ve ?Yusuf Hoca? olarak da bilinen Arpacık´ın, ülkücü tabanın en çok ?saygı duyduğu? isimler arasında olduğu da ifade ediliyor.

Arpacık, 2005´te www.hedefturan.com adlı bir siteyle yaptığı söyleşide kendisini ?derin milletin fedaisi? olarak tanımlıyor. Arpacık, Türkeş´in ünlü ?Ne mozaiği ulan!? sözünü söylediği televizyon programında da koruması olarak kamera arkasında olduğunu anlatıyor.

Nisanda oradaydı

Gözaltına alınan isimlerden eski İstanbul Ülkü Ocakları Başkanı Erdem Karakoç´un ise Nisan ayında Diyarbakır´da olduğu, il ve ilçe teşkilatlarını ziyaret ederek, ?bozkurtlarla hasret giderdiği? ülkücü forum ve internet sitelerinde yer aldı.

Türkeş´e en yakın isimlerden olan ve Türkeş döneminde İstanbul Ülkü Ocakları Başkanı olarak görev yapan Karakoç´un burada ?bozkurtlarla? çektirdiği fotoğraflar da Karakoç, ?Diyarbakırlı Bozkurtlarla? başlığıyla ülkücü sitelerde yer aldı.

1.5 yıldır dinleniyorlardı

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi tarafından gözaltına alınan ve aralarında eski Ülkü Ocakları Başkanı Erdem Karakoç, yazar Yusuf Ziya Arpacık ve avukat Mehmet Taşdelen´in de bulunduğu 17 kişinin Ocak 2010´dan beri polis tarafından dinlendiği öğrenildi. Terör örgütü kurma ve üyesi olmak iddiasıyla gözaltına alınan Avukat Taşdelen´in, hedefte MHP´nin olduğunu söylediği belirtildi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli´nin 6 Haziran´daki Diyarbakır mitingi öncesinde provokasyon amaçlı planlar yaptıkları ileri sürülen, aralarında tanınmış isimlerin de bulunduğu sanıklarla ilgli çalışmalar devam ediyor. Yarın mahkemeye sevk edilmesi beklenen sanıların Ocak 2010´dan itibaren teknik ve fiziki olarak izlendikleri ortaya çıktı. Eski Ülkü Ocakları Başkanı Erdem Karakoç, yazar Yusuf Ziya Arpacık ve avukat Mehmet Taşdelen´in de bulunduğu sanıkların ?terör üyesi ?kurmak ve ?terör örgütü üyesi olmak? iddiasıyla gözaltına alındıkları öğrenildi. Avukat Taşdelen´in hedefin MHP olduğunu, şapkadan ne çıkacağını bilmediklerini ve yaptıkları herhangi bir eylemde suç işlemediklerini ifade ettiği belirtildi. ( Milliyet)

Bu grubun seçim öncesi Türkiye´yi kana bulamak istediğini, gözaltına alınmalarını yetmeyeceğini dışarıdaki uzantılarına da dikkat etmek gerektiğini vurgulayan Aytaç, Bunlar kaos çıkarmak için AK Parti ve sivil toplum kuruluşlarının üst düzey yöneticilerine suikast hedefliyor olabilirler. uyarısında bulundu.

Cihan Haber Ajansı´na (Cihan) konuşan Aytaç, MHP Genel Başkanı Bahçeli´nin Diyarbakır´da yapacağı miting öncesi emniyetin gerçekleştirdiği gözaltıları değerlendirdi. Aytaç, İstanbul´da gözaltına alınan söz konusu grubun, geçmişte yaptığı icraatlara bakıldığında ´Diyarbakır´ı kana bulayalım MHP barajı geçsin. şeklindeki telefon konuşmalarının ne anlama geldiğinin ve emniyetin bunların neden gözaltına aldığının daha net anlaşılacağını bildirdi. 17 kişinin içinde derin devletle irtibatlı çok önemli isimlerin olduğuna dikkat çeken Aytaç, Bunlar son derece tehlikeli bir grup, bunların içeride olmasıyla dışarıda hiçbir şey olmaz anlamı çıkartılmamalı... Seçim öncesi bunların dışarıdaki uzantıları, AK Parti ve sivil toplum kuruluşlarının üst düzey yöneticilerine yönelik suikast girişiminde bulunabilirler. Son derece dikkatli olmak gerekiyor. diye konuştu.

Kendisi hakkında PKK´nın ölüm listesinde olduğuna yönelik haberleri hatırlatan Aytaç karanlık odakların ortak noktalarını şu sözlerle ortaya koydu: KCK yöneticisi yakalanıyor cebinden benim ismim çıkıyor, İşçi Partisi ve ulusalcı yayın organlarında Önder Aytaç haber yapılıyor, Ülkücü olarak bilinen (ben bunlara türkücü diyorum) son gözaltına alınan şahıslar benim ismimi zikrediyor. Tüm bu yapılar ittifak halinde hareket ediyor, karanlık odakların senaryolarını ortaya çıkartan kişileri hedef seçmeleri de bu ittifakı doğruluyor. Türkiye´yi seçim öncesi kana bulamak ve gerginliği artırarak statükonun devamını sağlamak istiyorlar.

Aytaç, İstanbul´da gözaltına alınan 17 şahısla ilgili de şunları söyledi: Bunların ülkücülükle uzaktan yakından alakası yok. Bunlar türkücü...Hatta bunlar rahmetli Türkeş döneminde Türkeş´in de bunları dışlamış olduğu çek-senet tahsilatı yapmak isteyen işadamlarına çöken insanlar ve bunların bence derinle de irtibatları var. Peki amaçları ne bunların? Türkiye´nin kaosa sürüklenmiş olması ve statükonun Türkiye´de devam etmiş olmasını istemiş olmak. MHP´li değil bunlar, ülkücü değil bunlar...derinle irtibatlı olan, tetikçilik yapacak insanlar bunlar...Bunlar Diyarbakır´da MHP´nin içerisinde bile kan dökmeyi düşünecek kadar sergerdar, ahlaksız insanlar. ( Cihan)

Çeteyi dinlerken

Aydın´ın evinde ve işyerinde MHP kasetleriyle ilgili yapılan aramalar, polisin geçen hafta yaptığı bir operasyonla başladı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı´nın talimatıyla ´göçmen kaçakçılığı´ ve ´resmi evrakta sahtecilik´ yapan çeteyi dinlemeye alan polis, şüphelilerin MHP´deki kaset skandalıyla ilgili görüşmeler yaptığını belirledi. Liderliğini Veysel Küçük´ün yaptığı iddia edilen çetenin üyelerinin MHP İstanbul İl Başkanlığı Disiplin Kurulu üyesi Adnan Gürbüz´le hareket ettikleri tespit edildi.

İfadede yok takipte var

Küçük ve Gürbüz´ün, MHP´lilerin kasetlerinin internet sitelerinde yayımlanmadan önce çeşitli konuşmalar yaptığı belirlendi. Konuşmalara özellikle MHP´li Mehmet Ekici, İhsan Barutçu ve Bülent Didinmez´in isimleri yansıdı. Gözaltına alınan Adnan Gürbüz resmi ifadesinde kaset skandalı ile ilgili sorulara net cevaplar vermedi. Bununla birlikte Adnan Gürbüz´ün, teknik takibe takılan konuşmalarında ve polisle yaptığı sohbetlerinde kaset skandalını anlattığı öğrenildi.

Konuşmasındaki Yüksel isimli şahsın MHP´nin Teşkilatlardan Sorumlu eski İstanbul İl Başkan Yardımcısı Yüksel Aydın olduğunu söyleyen Gürbüz, kasetlerden haberdar olan Aydın´ın, İhsan Barutçu´nun ardından İstanbul İl Başkanı olmak istediğini, bu olmayınca kendisini engellediklerini düşündüğü Bülent Didinmez ve İhsan Barutçu´nun kasetlerini yayımladığını öne sürdü. Gürbüz, görüntüleri kimin çektiği konusunda ise bilgilerinin olmadığını söyledi. Gözaltına alınan ve aralarında Gürbüz ile Küçük´ün de bulunduğu 13 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Gürbüz´ün ifadesinin ardından kaset soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Adnan Çimen dün Aydın´ın ev ve işyerinde arama yapılması talimatını verdi. Polisler, Aydın´ın işyerinde görüntü ve ses alabilen bir kalem kamera ele geçirirken, bilgisayarlara ve çok sayıda CD´ye el koydu. Aydın hakkında henüz gözaltı kararı bulunmadığı, bilgisayarların incelenmesinin ardından gerekli görüldüğü takdirde gözaltına alınacağı öğrenildi.

İçeriğini zaten biliyorlardı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli´nin 6 Haziran günü Diyarbakır´da yapacağı miting öncesi ´kanlı eylemler´de bulunacakları iddiasıyla geçen hafta tutuklanan eski MHP´lilerin kendi aralarında yaptıkları telefon konuşmaları da kaset olaylarında önemli bir yer tutuyor. Şüphelilerden H.U ve M.A´nın 3 Mayıs 2011´deki telefon konuşmalarında yayımlanmamış görüntülerin içeriğini bildikleri görülüyor. Polis, tutuklanan isimler ile şantaj kasetlerini çeken ve yayımlayanlar arasındaki bağlantıyı araştırıyor. ( Radikal)

MHP´de kaset komplosu manşetlerimiz

(02 Haziran 2011), son güncel.: (09 Haziran 2011)

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

2011 seçimleri Ergenekon referandumu

2011 SEÇİM SÜRECİNDE YAŞANAN KIŞKIRTMALAR

2011 Kontrgerilla için ´Kıyamet´ yılı

Seçim ve anayasa Kontrgerilla için ölüm kalım meselesi

http://www.kontrgerilla.com/mansetgoster.asp?haber_no=3384