Hatay'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında yargılanan ve etkin pişmanlıktan yararlanarak tahliye edilen avukat Zekeriya Karaoğlu, örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'un yüklenmesi ve kullanımına ilişkin bilgiler paylaştı. ByLock'un indirilemediğini ancak bilgisayar yardımıyla telefonlara yüklenebileceğini belirten Zekeriya Karaoğlu, "ByLock, Google Play'den falan yüklenmez, kimse bu şekilde sallamasın, dizüstü bilgisayarını getiriyor, akıllı telefonunu takıyor, o şekilde yükleme yapılıyor. Kodlarını da şifreyi de veriyorlar, o şekilde kullanmaya başlıyorsunuz. İrtibatlı olacağınız kişilerin de kodlarını girerek tanımlıyorsunuz. Bu kodları girmeden kimseyle irtibata geçemezsiniz." ifadelerini kullandı. Öte yandan örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'u kullanan 31 bin kişinin daha bilgileri deşifre edilerek savcılıklara gönderildi.
24.09.2017 14:50 Hatay'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında yargılanan ve etkin pişmanlıktan yararlanarak tahliye edilen Zekeriya Karaoğlu, örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'un yüklenmesi ve kullanımına ilişkin bilgiler paylaştı.
22 Eylül'deki gelişmeye göre, Avukat Zekeriya Karaoğlu ifadesinde, ByLock'un indirilemediğini ancak bilgisayar yardımıyla telefonlara yüklenebileceğini belirtti.
Telefonuna ByLock programını R.C'nin dizüstü bilgisayarından yüklediğini kaydeden Zekeriya Karaoğlu, "ByLock, Google Play'den falan yüklenmez, kimse bu şekilde sallamasın, dizüstü bilgisayarını getiriyor, akıllı telefonunu takıyor, o şekilde yükleme yapılıyor. Kodlarını da şifreyi de veriyorlar, o şekilde kullanmaya başlıyorsunuz. İrtibatlı olacağınız kişilerin de kodlarını girerek tanımlıyorsunuz. Bu kodları girmeden kimseyle irtibata geçemezsiniz." ifadelerini kullandı.
ByLock'ta birine mesaj atmak için kullanıcı kodlarını girmek gerektiğini anlatan Zekeriya Karaoğlu, şöyle devam etti:
"Yoksa programla biriyle görüşemezsiniz. ByLock böyle bir şey değil. Birinin gelip dizüstü bilgisayarı ile programı sizin telefonunuza yüklemesi gerekiyor, ondan sonra görüşeceğiniz kişileri de tanımlamanız gerekiyor, görüşme bu şekilde yapılır, herkesin kodu vardır. Kullanıcı adı, kodu ve şifreyle giriş yapılır. Gelen mesajlar bir gün içerisinde kendiliğinden silinirdi, tüm programlarda da bu şekildeydi. Mesajlar silinmeyi unutulur da birinin eline geçerse diye kendiliğinden silinirdi."
Bazılarının ByLock programına ilişkin "Yanlışlıkla indirildi, şöyle oldu, böyle oldu." gibi söylemlerini duyduğuna dikkati çeken Zekeriya Karaoğlu, "Yok öyle bir şey, yani gelir birisi size laptoptan ya bir yerden ByLock'u yüklersiniz akıllı telefonunuza. Böyle 'Yanlışlıkla oldu, yok ben bilmiyordum.' yok öyle bir şey. Hayır, bunu indirirler, sizin telefonunuza yüklerler. Kullanıcı kodunuzu verirler, Şifrenizi verirler, O şifreyi siz seçersiniz, rakam veya harflerden oluşur." şeklindeki bilgileri verdi.
Güncelleme uyarısı
İndirilen programların kesinlikle güncellenmemesi gerektiğinin kendilerine söylediğini vurgulayan Zekeriya Karaoğlu, bu güncellemelerin bir yerlerde iz bırakacağının düşünüldüğünü aktardı.
ByLock'tan sonra örgütün Eagle ve Tango programlarını da kullandığını bildiren Zekeriya Karaoğlu, "Tango, kronolojik olarak bize daha sonra yüklendi. Yani Tango'yu biliyorsunuz, yani bilinen şu görüntülü konuşma değil, yani özel ByLock gibi olan program. O da laptoptan yüklenen bir şey yani. Kullanıcı adı, şifreler falan filan hep aynı. Bu programları kullanırken kullanıcı adı ve şifresi girildikten sonra mesajlaşılacak kişiler de program sahibi tarafından seçilirdi." ifadelerini kullandı.
Örgütün avukatlar içerisinde de bir yapılanması olduğunu belirten Zekeriya Karaoğlu, Hatay sorumlusunun "Korhan" kod adlı R.C. olduğunu bilgisini paylaştı.
Avukatların, diğer "yerel" olarak adlandırdıkları esnaf kesiminden farklı olduklarına işaret eden Zekeriya Karaoğlu, onlarla avukatların arasında her zaman bir sınırın bulunduğunu anlattı.
Örgütü oluşturanların, asıl bu işin gizliliğini, sırrını bilen, genellikle bu yapıdan maaş alan kaim elemanlar olduğuna dikkati çeken Zekeriya Karaoğlu, şu itiraflarda bulundu:
"Diğer esnaf, şirket kurucu ve ortakları, kritik işleri ve kararları genelde almazlar. Yani ismi mütevelli olsa bile aslında birçok şeyden bihaberdirler. Yani itaat kültürü, ağabey ne dediyse tamamdır. Yani mütevelliye katılan herkes daha doğrusu büyük bölümü adam yerine konmaz. Kararlar yukarıdan gelir, sonra da toplantı günü numaradan istişare edelim derler ama kararlar alınmıştır. İtiraz eden olursa da dinlenmez zaten. Mütevelli denen kişiler genel itibarıyla para kaynağı olarak görülür. Esnaftır, parası olan kişilerdir. Yani bir şekilde ondan faydalanılacaktır, etinden, sütünden diyelim yani. Bir şekilde faydalanılacak olan kişiler. Bağış yapan kişiler. Para tükenince bunlara başvururlar."
"Nükleer artık"
Örgüt içerisinde dershanelerin çok önemli olduğunu vurgulayan Zekeriya Karaoğlu, "Bir seneden sonra eğer eve çıkmıyorsan, bana dedikleri şu, 'Sen nükleer artıksın.'dır. Yani tabir budur. Eğer eve çıkmamışsan, dershaneye gitmemişsen sen nükleer artık olursun sadece. Dedikleri tabir budur. Ben o zamanlardan bunu çok iyi biliyorum. Yani 'Senden çok fazla adam olmaz.' manasındadır bu. Çünkü bizim için, bizim işimize gelen adam dershaneye gidecektir, dershanede kalacaktır. Orada öğrenci yetiştirecektir." şeklindeki ifadelere yer verdi.
Zekeriya Karaoğlu, örgütün, seçim zamanlarında kararlarını da etkilediğini kaydetti.
AVUKAT ZEKERİYA KARAOĞLU
Hatay Barosu'na bağlı ve aynı zamanda kapatılan Denge Hukuk Derneği üyesi olan Avukat Zekeriya Karaoğlu'nun emniyet ve savcılıkta verdiği ifadede “FETÖ terör örgütüne yönelik yapılan bu operasyon kesinlikle gerekli olan bir operasyondur. Türkiye'nin yeniden yapılanması, temizlenmesi ve düze çıkması için bu operasyon büyük bir fırsattır. Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafi konumu ve ayaklarını sağlam yere basması için, kendi içinin temizlenmesi gerekiyor. Bu operasyonda, bu örgütlere mensup insanların kafalarının ezilmesiyle olur. Benim kafamda ezilmesi gerekiyorsa benimki de ezilsin” dediği ortaya çıktı.
İtirafçı Avukat Kırıkhan ilçesinde FETÖ terör örgütü yapılanmasını ilk olarak Atilla Bekar adlı bir imamla başlattığını belirterek, bu yapılanmanın daha sonra Halil İbrahim Al, Muammer Türk ve Mustafa Yağmur ile devam ettiğini ifade ediyor. Kırıkhan ilçesinde cemaat örgütlenmesini bu şahıslar tarafından yapıldığını belirten itirafçı Avukat Antakya'da Orhan kod adlı ancak gerçek isminin Ramazan C. bir şahsın özelikle avukatlarla ilgilendiğini anlatıyor.
FETÖ/PDY terör örgütünün yüzde yüz bir terör örgütü olduğunu anlatan itirafçı Avukat “15 Temmuz'da yaptıkları insanlığa sığmaz. 15 Temmuz'dan öncede yapılanlara şu an bir anlam veremiyorum. Bu örgütün bütün hazırlıkları devleti şiddet ya da yumuşak yollarla ele geçirmektir” diyor.
İtirafçı avukat Antakya'da Denge Hukuk Derneği Başkanı Firari Muhammet Çakır ile yakından tanıştığını ve darbeden iki gün sonra 17 Temmuz günü yüz yüze görüştüğünü, Muhammet Çakır'ın kendisine firar edeceğini anlattığını belirterek, Muhammed Çakır'ın daha sonra Bosna'ya kaçtığını bildiğini anlatıyor.
İtirafçı Avukat Karaoğlu 2010-2017 yılına kadar Hatay-Gaziantep-Maraş-Adıyaman ve Malatya illerinde avukatları organize eden Av. Mehmet Uruç'un olduğunu iddia ediyor. Mehmet Uruç kanalıyla Bank Asya vekaletini aldığını anlatan itirafçı avukat “ben bu cemaatin içerisine din ve imani duygularla girdim. Ancak 15 Temmuz'dan sonra tüm hayallerim yıkıldı. Çünkü bunların gerçek yüzünü biraz geç gördüm. Vermiş olduğum isimler bu yapının içerisindedir. Bu hain yapının ortaya çıkması için yardımcı olmaya çalışıyorum. Bu cemaatin içerisinde bulunduğum için binlerce kez pişmanım.” diyor.
Kapatılan Hatay Denge Hukuk derneği Başkanı firarı Muhammet Çakır'ın, Hatay FETÖ örgütünde önemli bir bir imam olduğu kanıtlanmış durumda.
31 BİN BYLOCK'ÇU DAHA TESPİT EDİLDİ
Öte yandan Fetullahçı terör örgütünün şifreli haberleşme programı ByLock konusunda yeni bilgiler elde edildi. Milli İstihbarat Teşkilatının Litvanya'dan sunucusunu getirerek çözdüğü FETÖ'nün kripto haberleşme programı ByLock üzerinden örgüt mensuplarının yazışmaları deşifre olmaya devam ediyor. İlk aşamada 129 bin ByLock kullanıcısı tespit eden MİT, Litvanya'daki server'in çözülmesiyle 31 bin kişinin daha şifreli haberleşme programını kullandığını belirledi. Bu kişilere ait 1.5 milyon da mesaj deşifre edildi. Ankara Başsavcılığının koordinesinde çalışmalarına son şeklini veren Siber Suçlarla Mücadele Dairesindeki ekip, 31 bin kişilik listeyi savcılığa gönderecek.
Paralel yapı mensuplarından gelen itiraflar
Paralel yapı-Bylock/Eagle örgüt içi gizli iletişim programları
(24 Eylül 2017, 14:50)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: