Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Kurulu (HSYK) üyelerinin ayrı ayrı yargılanmasına devam edildi. Bu kapsamda Yargıtay eski üyeleri Salih Sönmez ve Salih Özaykut ile Danıştay eski üyesi Bülent Olcay hakim karşısına çıkarıldı. FETÖ'nün yüksek yargıdaki etkinliğini kırmak amacıyla çıkarılan 'Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un yürürlüğe girmesinin ardından üyelikleri sona erecek bazı Yargıtay ve Danıştay üyeleri, darbe girişiminden 4 gün önce Yargıtay önünde protesto eyleminde bulunmuştu. Çoğunluğu FETÖ üyeliğiyle yargılanan eski Yargıtay ve Danıştay üyesi bir grup, Yargıtay Başkanlığı önünde toplanmış, 'Yargıtay ve Danıştay üyeleri' adına hazırlanan açıklamayı eski Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Üyesi Salih Özaykut okumuştu. Bu kanunun meclisteki görüşmeleri sırasında Danıştayda bir üye de cübbesini binadan sarkıtmıştı. Bülent Olcay olaydan sonra cübbeyi kendisinin sarkıttığını açıklamıştı. Olcay, ayrıca odasının kapısına, 'Giderken odamı boşaltmayacağım. Hırsızlara her şey caiz.' yazılı bir kağıt asmıştı.
12.08.2018 13:52 Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Kurulu (HSYK) üyelerinin ayrı ayrı yargılanmasına devam edildi. Bu kapsamda Yargıtay eski üyeleri Salih Sönmez ve Salih Özaykut ile Danıştay eski üyesi Bülent Olcay hakim karşısına çıkarıldı.
YARGITAY ESKİ ÜYESİ SALİH SÖNMEZ
6 Ağustos'ta ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, eski Yargıtay üyesi Salih Sönmez savunma yaptı.
Sönmez, duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla katılırken, avukatı ve yakınları ise salonda yer aldı.
Örgüt adına ceza daireleri sorumluluğu yaptığı ve Yargıtay seçimlerinde örgütsel taktikleri belirleyip uyguladığı, yönetici konumunda olduğu belirtilen eski Yargıtay üyesi Sönmez, savunmasında hakkındaki iddiaları reddetti.
Örgüt üyesi ve yöneticisi olmadığını ileri süren Sönmez, bugüne kadar herhangi bir örgütle bağlantısının da bulunmadığını iddia etti.
Sönmez'in tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.
YARGITAY ESKİ ÜYESİ SALİH ÖZAYKUT
7 Ağustos'ta ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden 4 gün önce yüksek yargıya ilişkin düzenlemeleri protesto amacıyla yapılan basın açıklamasını okuyan eski Yargıtay üyesi Salih Özaykut, yeniden hakim karşısına çıktı.
Sanık Özaykut, avukatı ve yakınlarıyla katıldığı duruşmada tanıklar dinlendi.
Eski HSYK üyesi İbrahim Okur, sanığın Yargıtay'da Genel Kurul tetkik hakimiyken 2011 yılındaki seçimde örgüt mensubu HSYK üyelerinin talebiyle üye seçilenler arasında yer aldığını söyledi.
Sanığın eylemlerine ilişkin somut bilgi sahibi olmadığını ifade eden Okur, eski HSYK Genel Sekreteri Mehmet Kaya'nın evinde yargıtay üyeliği seçimi için yapılan toplantıya sanığın katıldığını hatırlamadığını kaydetti.
Eski HSYK üyesi Kerim Tosun'un, sanığın kimlerin hangi dairede görev yapacağını belirleyen isimler arasında olduğuna yönelik ifadesinin hatırlatılması üzerine Okur, Mehmet Kaya ve beraberindekilerin bu konuda bir ekiple çalışmış olabileceğini ancak bu kişilerin kimler olduğunu bilmediğini ifade etti.
Okur, sanığın örgütün Yargıtay'daki etkinliğini kırmak için cemaat mensubu olmayanların çağrıldığı yemeklere davet edilmediğini de aktardı.
Eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ise sanığı ismen tanıdığını, hiç karşılaşmadığını söyledi.
Sanığın isminin 2011'deki üye seçiminde gündeme geldiğini aktaran Erdem, örgüt mensubu kurul üyelerinin talebiyle seçilenler arasında olduğunu bildirdi.
Eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici ise savcılık ifadesini düzeltmek istediğini kaydetti.
Hamsici, eski HSYK Genel Sekreteri Kaya'nın evinde Yargıtay üyeliği seçimi için yapılan toplantıda bulunan isimler arasında sanığın bulunmadığını, bu konuyu yanlış hatırladığı için savcılık ifadesinin aksi yönde olduğunu dile getirdi.
Ahmet Hamsici, sanığın örgüt mensubu kurul üyelerince seçilmesinin istendiğini, Yargıtay'a seçilmeden önce de cemaat mensubu olduğunu duyduğunu söyledi.
Eski HSYK üyesi Mustafa Kemal Özçelik de sanığın cemaatçi olduğunu sıkça duyduğunu dile getirdi.
'Başka bir daireye geçmemi istedi'
Eski Yargıtay Üyesi Günal Akyol ise sanığı Yargıtay üyeliğine seçildikten sonra tanıdığını anlattı.
Akyol, sanığın 2012 yılında ziyaretine geldiğini ve kendisinden 15. Hukuk Dairesine geçmesini istediğini, ısrarcı olmasına rağmen bu talebi kabul etmediğini savundu.
Günal Akyol, sanığın cemaati zikretmediğini ancak bu yapı adına geldiğinin anlaşıldığını kaydetti.
Sanık Özaykut ise o dönem Divan üyesi olduğunu, Yargıtay Başkanı'nın yer değişikliği yapılacak kişilere rızasının olup olmadığının sorulmasını istemesi nedeniyle bu ziyareti yaptığını savundu.
Özaykut, tanık Akyol'a cemaat adına ısrarcı olup olmadığını sordu. Tanık Akyol ise 'Allah rızası için bu tür görevleri kabul etmemi söyledi. Bu ifadeyi kullandığını hatırlıyorum.' dedi.
Daha sonra duruşma savcısı Müslüm Canpolat, iki örgüt mensubu arasındaki ByLock yazışmasındaki ifadelerden sanığın da ByLock kullanıcısı olduğunu tespit ettiklerini, 'Yakut' kod adlı kullanıcının sanık olduğunun anlaşıldığını kaydetti.
Bu yazışma içeriklerinin sanığın örgüt yöneticisi olduğunu ortaya koyduğunu aktaran Canpolat, tutukluluk halinin devamını istedi.
Sanık Özaykut ise ByLock kullanıcısı olmadığını savunarak, tahliye talebinde bulundu.
Verilen aranın ardından sanığın tahliye talebini reddeden mahkeme heyeti, tutukluluk halinin devamını kararlaştırarak duruşmayı erteledi.
Bildiriyi okumuştu
FETÖ'nün yüksek yargıdaki etkinliğini kırmak amacıyla çıkarılan 'Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un yürürlüğe girmesinin ardından üyelikleri sona erecek bazı Yargıtay ve Danıştay üyeleri, darbe girişiminden 4 gün önce Yargıtay önünde protesto eyleminde bulunmuştu.
Çoğunluğu FETÖ üyeliğiyle yargılanan eski Yargıtay ve Danıştay üyesi bir grup, Yargıtay Başkanlığı önünde toplanmış, 'Yargıtay ve Danıştay üyeleri' adına hazırlanan açıklamayı eski Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Üyesi Salih Özaykut okumuştu.
DANIŞTAY ESKİ ÜYESİ BÜLENT OLCAY
9 Ağustos'ta ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi öncesinde, yüksek yargı üyelerinin görevini sona erdiren yasa görüşmeleri sırasında protesto için cübbesini Danıştay binasındaki odasının camına asan eski Danıştay üyesi Bülent Olcay, FETÖ üyeliğinden yargılandığı davada ikinci kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, sanığın yakınları ve avukatı da katıldı.
Savunma için söz verilen Olcay, hakkındaki iddianameyi eleştirerek, suçun unsurlarının neler olduğunun belirtilmesi gerekirken, bu hususun eksik kaldığını öne sürdü.
Örgütün toplantılarına katılmadığını, 'himmet' adı altında yardım yapmadığını savunan Olcay, yardımlarını Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan 'Kimse Yok Mu?' derneğine yaptığını söyledi. Olcay, bu derneğin dünyanın her yerine yardım ulaştırdığını, bu nedenle hala savunduğunu kaydetti.
Örgütün takip ettiği dosyalarda FETÖ lehine karar çıkması için çalıştığı yönündeki suçlamayı da reddeden Olcay, örgüt adına hiçbir faaliyette bulunmadığını ileri sürdü.
Sanık Olcay, FETÖ'nün yargıdaki etkinliğini kırmak amacıyla yüksek yargı üyelerinin görevlerini sona erdiren düzenlemenin görüşmeleri sırasında yaptığı cübbe asma eyleminin ise örgütsel bir faaliyet olmadığını, bunu toplumsal algı yaratmak için gerçekleştirdiğini savundu.
Kapısına astığı 'Giderken odamı boşaltmayacağım. Hırsızlara her şey caiz.' yazısına da değinen Olcay, yazıyı asmadan kısa süre önce dairenin yazı işleri müdürünün odasından altınlarının çalındığını, bu olayın üzerine gidilmemesi nedeniyle bunu protesto amacıyla böyle bir yazı astığını ileri sürdü.
Bu arada Olcay, savunmasında FETÖ'cü olmadığını dile getirdi ancak terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'den 'Fetullah Hoca' şeklinde bahsetti.
Savunmanın ardından Olcay ve avukatı tahliye talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
Cübbesini sarkıtmıştı
Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi iken 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Danıştaya üye seçilen Olcay, 2005-2009 yılları arasında TÜBİTAK Başkan Danışmanlığı görevini yürütmüş, darbe girişiminin ardından Olcay'ın, o dönemde TÜBİTAK'taki cemaat kadrolaşmasını organize ettiği de iddia edilmişti.
FETÖ'nün yargıdaki etkinliğini kırmak amacıyla yüksek yargı üyelerinin görevlerini sona erdiren 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un görüşmeleri sırasında Danıştayda bir üye cübbesini binadan sarkıtmıştı.
Bülent Olcay olaydan sonra cübbeyi kendisinin sarkıttığını açıklamıştı. Olcay, ayrıca odasının kapısına, 'Giderken odamı boşaltmayacağım. Hırsızlara her şey caiz.' yazılı bir kağıt asmıştı.
Paralel yapı-Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, HSYK üyelerine açılan davalar
Paralel yapı-08 Ekim (2017) 'Ankara 77 sanık Yüksek Yargı Yapılanması' soruşturması/fezlekesi (Yargıtay)
(12 Ağustos 2018, 13:52)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: