Tam
EskidenYeniye
 

Fetö Yüksek Yargısı yargılanıyor

Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Kurulu (HSYK) üyelerinin ayrı ayrı yargılanmasına devam edildi. Bu kapsamda eski Hsyk üyeleri Resul Yıldırım ve Kerim Tosun, eski Danıştay üyesi Hasan Demir, eski Yargıtay üyeleri Abdurrahman Kavun, İsmail Ergün, Yahya Memiş ve Salih Sönmez hakim karşısına çıkarıldı.

Önceki haber title=Sonraki haber

18.11.2018 12:41 Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Kurulu (HSYK) üyelerinin ayrı ayrı yargılanmasına devam edildi. Bu kapsamda eski Hsyk üyeleri Resul Yıldırım ve Kerim Tosun, eski Danıştay üyesi Hasan Demir, eski Yargıtay üyeleri Abdurrahman Kavun, İsmail Ergün, Yahya Memiş ve Salih Sönmez hakim karşısına çıkarıldı.

ESKİ HSYK ÜYESİ RESUL YILDIRIM

5 Kasım'da ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, eski HSYK üyesi Resul Yıldırım, hakim karşısına çıktı.

Yıldırım'ın avukatı ve yakınlarının da katıldığı duruşmada, sanık hakkındaki iddianamenin özeti okundu.

İddianamede, sanığın himmet toplanan ve talimatların verildiği sohbet toplantılarına katıldığı, HSYK'de üst düzey görevler üstlendiği, örgütün yargıyı ele geçirmesinde aktif rol aldığı, örgütün gizli haberleşme programı ByLock kullandığı, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu, stratejisi, amaçları doğrultusunda sıkı bir disiplinle hareket ettiği, talimat verme konumunda, yönetici pozisyonunda olduğu kaydedildi.

Savunma için söz verilen Yıldırım, ilk olarak usul itirazlarını dile getirdi.

HSYK'de görev yaptığı 2010-2014 yılları arasında çok sayıda hakim ve savcıyla ilgili karar verdiğini belirten Yıldırım, bu nedenle arasında husumet olup olmadığını görmek için heyeti tanımak istediğini söyledi.

Yıldırım, isimleri öğrendikten sonra heyetteki üyeleri tanımadığını, bir husumetinin bulunmadığını ifade etti.

Cumhurbaşkanının tek başına aldığı kararlar, Yüksek Askeri Şura kararları ve HSYK kararlarına karşı yargı yolunun kapalı olduğunu anlatan Yıldırım, hakkındaki iddianamenin HSYK üyesiyken verdiği kararlara dayandığını ileri sürdü.

Üzerine atılı suçun görev suçu kapsamında kaldığını savunan Yıldırım, görevsizlik kararı verilerek dosyanın Anayasa Mahkemesine gönderilmesini istedi.

Mahkeme heyeti ise iddianamedeki suçlamaların kişisel suç kapsamında kaldığına, bu nedenle görevsizlikle dosyanın Anayasa Mahkemesine gönderilmesi talebinin reddine karar verdi.

Savunmasına devam eden Yıldırım, tutuklandığı tarihte dosyasında hiçbir delil olmadığını, emniyet raporlarında da ByLock içeriğine rastlanmadığının bildirildiğini ileri sürdü.

2010 Anayasa değişikliğinin ardından yeni HSYK yapılanması için idari yargıda Birol Erdem'in görevlendirildiğini aktaran Yıldırım, Erdem'in ifadesine göre, HSYK'ye seçilmesine "cemaat" mensuplarının "dışa dönüktür" diyerek karşı çıktığını öne sürdü.

Hakkındaki "dışa dönük" ifadesinin tüm cemaatlere aynı mesafede olmasından kaynaklandığını savunan Yıldırım, "Cemaate karşı düşmanlığım yok, sempatim de var. Oğlum 15 Temmuz'a kadar okullarına gitti ama bütün irtibatım bu. Ben bütün cemaatleri seviyorum. Şiddete bulaşmayan bütün cemaatlerden Allah razı olsun." diye konuştu.

HSYK üyeliği seçimlerinde örgütün adaylarına blok oy kullanılmasını sağladığı yönündeki suçlamaları da reddeden Yıldırım, hakkındaki iddianameye yönelik eleştirilerde bulundu.

Ahmet Hamsici ve diğer bazı eski HSYK üyeleriyle sohbet toplantılarına katıldığı suçlamasına değinen Yıldırım, bu kişilerle bir araya geldiklerini, bu toplantılarda cevşen dağıtıldığını, mesleki konuların konuşulduğunu iddia etti.

HSYK'de örgüt mensubu hakim savcılar hakkında soruşturma izni verilmemesi yönünde oy kullanmasına değinen Yıldırım, "17-25 Aralık'tan sonra HSYK zikzak çizmeye başladı. Ben buna karşı çıktım. Bu tarihten önce Birol Erdem ile hep aynı yönde oy kullandım. Sonradan o tavrını değiştirdi ben değiştirmedim, hukuki karar verdim." şeklinde savunma yaptı.

Yargıtay ve Danıştaya 2011'deki üye seçimi için eski HSYK Genel Sekreteri Mehmet Kaya'nın evinde yapılan ilk toplantıya kendisinin katıldığı yönünde tanık beyanları bulunduğunu hatırlatan Yıldırım, buna karşın kendisinin bu ilk toplantıda bulunmadığını, aksini söyleyen tanıkların bunu bir başka toplantıyla karıştırdıklarını ileri sürdü.

Kıdemlerinin yetersiz olduğu gerekçesiyle Danıştay üyeliğine 37 bin sicilli idari yargı hakimlerinin seçilmesinin eleştirildiğini anımsatan Yıldırım, bu kişilerin seçilmesini savunanlar arasında olduğunu dile getirdi ve yasal anlamda sıkıntı olmadığını, bunun gerekliliğini halen savunduğunu kaydetti.

Yıldırım, savunmasını bugün tamamlayamayacağını ifade ederek, gelecek celseye kadar süre istedi ve tahliye talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti, sanığın tahliye talebini reddederek tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Sanığa savunmasını tamamlaması için gelecek celseye kadar süre verilmesi, duruşmanın 22 Ocak 2019'a bırakılması kararlaştırıldı.

ESKİ HSYK ÜYESİ KERİM TOSUN

7 Kasım'da ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay ek binadaki salonda görülen duruşmada, eski HSYK Üyesi Kerim Tosun, yeniden hakim karşısına çıktı. Duruşmaya Tosun'un avukatı ve yakınları da katıldı.

Duruşmada, Yargıtay 9. Ceza Dairesi Başkanı Burhan Karaloğlu, dosyaya gelen yazı cevapları ve belgeleri okudu.

Duruşmada daha sonra söz verilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı, esas hakkındaki mütalaayı açıkladı.

Tanık beyanları, ByLock kayıtları ile diğer bilgi ve belgelerden sanık Tosun'un FETÖ içerisinde yer aldığı, örgüt mensuplarının talimatıyla 2011'de Yargıtay, 2014'te HSYK üyeliğine seçildiği belirtildi.

Mütalaada, sanığın örgütün gizli haberleşme sistemi ByLock'u aktif kullandığı, diğer örgüt mensuplarıyla para transferinde bulunduğu, düzenli himmet adı altında örgüte para verdiği, örgüt liderinin talimatı sonrası eşi adına Bank Asya'da hesap açıldığı, örgüte ait televizyon kanallarının Digitürk adlı platformdan çıkarılması üzerine tepki olarak aboneliğini kapattırdığı anlatıldı.

HSYK içinde 2014'te gücünü ve etkisini kaybeden örgütün, örgüt mensubu hakim savcılar aleyhinde HSYK'da çıkan kararlara karşı muhalif kalınması talimatı verdiği hatırlatılan mütalaada, bu kapsamda HSYK 3. Dairesi üyesi Kerim Tosun'un, kamuoyunda Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk, MİT tırları gibi soruşturma ve kovuşturmaları yürüten hakim savcılarla ilgili verilen soruşturma kararlarına katılmadığı, muhalefet şerhi yazdığı belirtildi.

Darbe girişiminin ardından yakalanan Tosun'un, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirterek ifade verdiği anımsatılan mütalaada, Tosun'un bu beyanlarına da yer verildi.

Sanıkla ilgili tanık beyanlarının da yer aldığı mütalaada, sanığın FETÖ'nün yargı yapılanmasında aktif rol aldığı, örgütün HSYK imamı Nazmi Dere'nin altında bir konumda bulunduğu, örgüt mensubu hakim savcılarla ilgili HSYK'daki soruşturmaların sonuçsuz kalmasını sağlamak için aktif faaliyet yürüttüğü kaydedildi.

Mütalaada, sanığın FETÖ'nün deşifre olmasını engellemek için diğer mensuplarla fikir ve eylem birliği içinde çalıştığı, örgütün Yargıtay ve HSYK hücre yapılanması içinde yer aldığı, böylelikle örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu, sıkı bir disiplinle örgütün stratejisi, yapılanması, faaliyetleri ve amacına uygun hareket ettiği ve "silahlı terör örgütü üyesi" olma suçunu işlediği sonucuna varıldığı belirtildi.

Etkin pişmanlık indirimi

Esas hakkındaki mütalaada, Kerim Tosun'un yakalandıktan sonra pişmanlık duyarak, örgütün HSYK, Yargıtay ve taşra yapılanması hakkında, örgütün dağılmasını, mensuplarının yakalanmasını sağlamaya elverişli, örgütün yapısı ve faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgiler verdiği, bu nedenle hakkında Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) etkin pişmanlık hükümlerini düzenleyen 221. maddesinin 4. ve 5. fıkralarının uygulanması gerektiği kaydedildi.

TCK'nın, 221. maddesinin 4. fıkrası, "örgüte üye olan kişinin, gönüllü olarak teslim olup, örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi halinde örgüte üye olmak suçundan dolayı cezaya hükmolunmaz. Kişinin bu bilgileri yakalandıktan sonra vermesi halinde, hakkında bu suçtan dolayı verilecek cezada üçte birden dörtte üçe kadar indirim yapılır." hükmünü içeriyor. Aynı maddenin 5. fıkrası ise "Etkin pişmanlıktan yararlanan kişiler hakkında bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine hükmolunur. Denetimli serbestlik tedbirinin süresi üç yıla kadar uzatılabilir." düzenlemesini öngörüyor.

İstenen ceza

Örgüt hiyerarşisi içinde "mahrem alan" kapsamında yer alan sanığın, eğitim düzeyi, sahip olduğu sosyo-kültürel birikimi, yaptığı görev nedeniyle edindiği mesleki bilgi ve tecrübeleriyle örgütteki konumu itibarıyla bu oluşumun bir silahlı terör örgütü olduğunu bilebilecek durumda bulunduğu anlaşıldığından, sanık hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK), kaçınılmaz bir hataya düşen kişinin cezalandırılamayacağını öngören "hata" başlıklı 30. maddesinin uygulanamayacağı ifade edildi.

Mütalaada, sanığın FETÖ terör örgütü üyesi olma suçunu işlediği ve yakalandıktan sonra etkin pişmanlık gösterdiğinin anlaşıldığı belirtilerek, sanığın eylemine uyan TCK'nin 314/2 ve terör suçlarında cezanın yarı oranında artırılmasını öngören 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 5/1 maddeleri uyarınca 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması, ayrıca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması istendi.

Sanığın örgütte temin ettiği güç ve sadakati ölçüsünde yükselip elde ettiği statüsüne eşdeğer olacak şekilde yüksek yargı içerisinde konumlandırılması ve FETÖ'nün mahrem yapısı içerisinde bulunduğu hususları dikkate alınarak, suçun işleniş biçimi, kastın yoğunluğu ve oluşan tehlikenin ağırlığına göre, temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi talep edildi.

Mütalaaya karşı söz verilen Kerim Tosun ve avukatı, esas hakkındaki savunma için süre talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti, tutuksuz yargılanan sanık hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin devamına, sanığa esas hakkındaki savunması için gelecek celseye kadar süre verilmesine karar verdi.

Duruşma, 11 Şubat 2019'a bırakıldı.

ESKİ DANIŞTAY ÜYESİ HASAN DEMİR

7 Kasım'da ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul salonunda görülen duruşmada, Darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen eski Danıştay Üyesi Hasan Demir hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, tutuksuz sanık Demir ile avukatı ve yakınları katıldı.

Dosyaya gelen yazı cevapları ve belgeleri okuyan Yargıtay 9. Ceza Dairesi Başkanı Burhan Karaloğlu sanığa, "2012'de bir başka yüksek yargıçla ankesörlü telefonla ardışık arama ile arandığı" ve "FETÖ mensubu Danıştay üyelerinin örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in İstanbul Altunizade'deki FEM dershanesinin üst katında kaldığı boş odaya yaptıkları ziyaret sırasında kendisinin de İstanbul'da baz verdiğinin" tespit edildiğini söyledi.

Bu iddialarla ilgili sanığa söz veren Karaloğlu, sanığa İstanbul gezisi sırasında telefonunu kapatıp kapatmadığını sordu.

Sanık Hasan Demir, belirtilen tarihte adli tatil olması nedeniyle eşi ve kızıyla İstanbul'da yaşayan kayınpederi ve kayınbiraderini ziyarete gittiklerini, baz kayıtlarına bakıldığında, İstanbul'da bulunduğu sürede, bu kişilerin evlerinde olduğunun görüleceğini söyledi.

FETÖ mensubu Danıştay üyelerinin İstanbul'a düzenledikleri programdan haberinin olmadığını ve böyle bir toplantıya kesinlikle katılmadığını ileri süren Demir, bu dönemin ramazan ayına denk gelmesi nedeniyle zaman zaman telefonunu dinlenmek için kapattığını iddia etti.

Sanık Avukatı Gökhan Günaydın ise sanığın ankesörlü telefonla yapılan aramayı, üzerinden 6 yıl geçmesi nedeniyle hatırlayamadığını söyledi.

- Duruşma savcısının esas hakkındaki mütalaası

Duruşmada söz verilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı, esas hakkındaki mütalaayı açıkladı.

Mütalaada, örgütün yapısı, tanık beyanları, sanık savunması ile toplanan bilgi ve belgelere yer verildi.

Tanık beyanları ile diğer bilgi ve belgelerden sanık Demir'in FETÖ içerisinde yer aldığı, örgüt mensuplarının talimatıyla Danıştay üyeliğine seçildiği belirtildi.

Örgüt mensubu Danıştay üyelerinin, örgüt elebaşı Gülen'in ABD'ye gitmeden önce kaldığı Altunizade'deki FEM Dershanesi'nin en üst katını gezmek için İstanbul'da toplantı düzenlediği belirtilen mütalaada, Demir'in de belirtilen tarihler arasında İstanbul'da baz sinyali verdiği, telefonunu zaman zaman uçak moduna aldığı ifade edildi.

Mütalaada, sanık Demir'in diğer yargı mensuplarıyla Ankara'daki bir ankesörlü telefondan 2012'de ardışık arandığının tespit edildiği de belirtildi.

Danıştay üyesi seçildikten sonra da örgüt faaliyetlerine devam eden sanığın, görevli bulunduğu Dairede, örgütün ev ve yurtlarına ilişkin davalarda örgüt mensuplarıyla hareket ettiği tespiti de yer aldı.

Mütalaada, sanığın böylelikle örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu, sıkı bir disiplinle, örgütün stratejisi, yapılanması, faaliyetleri ve amacına uygun hareket ettiği ve "silahlı terör örgütü üyesi" olma suçunu işlediği sonucuna varıldığı belirtildi.

Örgüt hiyerarşisi içinde "mahrem alan" kapsamında yer alan sanığın eğitim düzeyi, sahip olduğu sosyo-kültürel birikimi, yaptığı görev nedeniyle edindiği mesleki bilgi ve tecrübeleriyle örgütteki konumu itibarıyla bu oluşumun bir silahlı terör örgütü olduğunu bilebilecek durumda bulunduğuna işaret edilen mütalaada, sanık hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK), kaçınılmaz bir hataya düşen kişinin cezalandırılamayacağını öngören "hata" başlıklı 30. maddesinin uygulanamayacağı kaydedildi.

Mütalaada, sanığın örgüt üyesi olma suçundan TCK'nin 314/2 ve terör suçlarında cezanın yarı oranında artırılmasını öngören 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 5/1 maddeleri uyarınca 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.

Sanığın Danıştayda görevlendirilmesi, örgütte temin ettiği güç ve sadakati ölçüsünde yükselip elde ettiği statüsüne eşdeğer olacak şekilde yüksek yargı içerisinde konumlandırılması ve FETÖ'nün mahrem yapısı içerisinde bulunduğu hususları dikkate alınarak suçun işleniş biçimi, kastın yoğunluğu ve oluşan tehlikenin ağırlığına göre temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi istendi.

Mütalaaya karşı söz verilen sanık ve avukatı, esas hakkındaki savunma için süre istedi.

Sanık Avukatı Gökhan Günaydın, İstanbul Altunizade gezisi ve ankesörlü telefonla arama iddialarına karşı yanıtlarını söylediklerini ancak bunun savcılık tarafından dikkate alınmayarak mütalaa içinde yer aldığını belirtti. Bu nedenle savcılığın bu duruşmadaki sanık beyanlarını dikkate alarak, mütalaada düzeltmeye gidip gitmeyeceğinin sorulmasını talep eden Günaydın, bu konuda yazılı beyanda bulunacaklarını bildirdi.

Mahkeme heyeti, tutuksuz yargılanan sanık hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin devamına, sanığa esas hakkındaki savunması için gelecek celseye kadar süre verilmesine karar verdi. Duruşma, 25 Aralık'a bırakıldı.

- FETÖ'nün FEM dershanesindeki 5. katı

Yargıtay 9. Ceza Dairesindeki daha önceki duruşmalarda, itirafçı beyanlarıyla meslekten ihraç edilen bazı eski hakimlerin, Danıştaya üye seçildikten sonra, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in ABD'ye gitmeden önce kaldığı Altunizade'deki FEM Dershanesi'nin en üst katını müze gibi gezdikleri ortaya çıkmıştı.

İtirafçı eski Danıştay üyesi Vahit Bektaş, 2012'de İstanbul'a yapılan geziye 35'e yakın Danıştay üyesinin katıldığını belirterek, "İstanbul gezisi sırasında, Amerika'daki şahsın gitmeden önce Altunizade'deki dershanenin en üst katında kaldığı oda da gezdirildi. Kaldığı oda mevcut haliyle korunmuştu. Bize, 'Şu odayı kullandı, sohbetleri şurada yapıyordu.' diye anlatıldı" şeklinde beyanda bulunmuştu.

FETÖ'nün darbe girişiminin ardından hazırlanan iddianamelerde, İstanbul Altunizade'de bulunan FEM Dershanesi, özellikle de dershanenin beşinci katındaki toplantı salonunun örgütün yönetim merkezlerinden biri olarak kullanıldığı ortaya çıkmıştı. Gülen'in TSK içindeki örgüt mensubu rütbeli personel, kaymakamlar, emniyet mensupları ve yargı personeliyle burada toplantılar yaptığı belirlenmişti.

ESKİ YARGITAY ÜYESİ ABDURRAHMAN KAVUN

12 Kasım'da ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, Balyoz, Askeri Casusluk, Hrant Dink ve Devrimci Karargah davalarına bakan mahkemelerin kararlarını onayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin eski üyesi Abdurrahman Kavun yeniden hakim karşısına çıktı.

İlk duruşmada tahliye edildikten sonra itiraz üzerine yeniden tutuklanan Kavun, duruşmaya Osmaniye'de tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Kavun'un avukatı salonda hazır bulundu.

Duruşmada, Mahkeme Başkanı Burhan Karaloğlu, gelen bilgi ve belgeleri okuduktan sonra sanığa ve avukatına söz verdi.

Örgütün talimatıyla Yargıtay üyesi seçildiği, ByLock yazışmalarında adının geçtiği belirtilen Kavun'un da diğer bazı yüksek yargıçlar gibi ankesörlü telefonla arandığı tespit edildi.

Ankesörlü telefonla aramayı kabul etmeyen Kavun, yapıya uzak olduğunu, bunun ByLock yazışmalarında adının geçtiği bölümlerden de anlaşılacağını savundu. Kavun, "Bu yapı, B ve C planlarıyla bir kısım kendilerinden olmayanları bu şekilde arayarak, soruşturmayı yanlış yönlendirmeye çalışıyor olabilir." diye konuştu.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi heyetinin kendisi hakkında 11 ay önce tahliye kararı verdiğini hatırlatan Kavun, dosyaya sonradan aleyhinde bir delilin girmediğini, kaçma ve delilleri karartma şüphesinin bulunmadığını ileri sürdü.

Kavun'un avukatı Farah Diba Kartal da müvekkilinin tutuklu kaldığı süre de göz önünde bulundurularak, tahliyesine karar verilmesini istedi.

Verilen aranın ardından heyet, sanığın tutukluluk halinin devamını kararlaştırdı.

Duruşma, 4 Şubat 2019'a bırakıldı.

ESKİ YARGITAY ÜYESİ İSMAİL ERGÜN

14 Kasım'da ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay ek binadaki salonda görülen duruşmada, tutuksuz sanık Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen eski Yargıtay Üyesi İsmail Ergün hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, Ergün'ün yakınları da katıldı.

Dosyaya gelen yazı cevapları ve belgelerin okunmasının ardından Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mutahhar Keleşoğlu, sanık hakkında hazırlanan esas hakkındaki mütalaayı okudu.

Örgütün yapısı, tanık beyanları, sanık savunması ile toplanan bilgi ve belgelerin anlatıldığı mütalaada, tanık beyanları ile diğer bilgi ve belgelere yer verildi.

Sanığın örgüt mensuplarının talimatıyla Yargıtay üyeliğine seçildiği ifade edilen mütalaada, örgüt üyeliğinden soruşturma ve kovuşturma geçiren yargı mensupları ve sivil imamlarla bir araya geldiğinin ortak baz sinyalinden anlaşıldığı kaydedildi.

Ergün'ün 2014'te Bank Asya'da hesap açtığı da belirtilen mütalaada, diğer yargı mensuplarıyla Ankara'daki bir ankesörlü telefondan ardışık arandığına ilişkin kayıtlar da okundu.

Mütalaada, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu, sıkı bir disiplinle, örgütün stratejisi, yapılanması, faaliyetleri ve amacına uygun hareket ettiği ve "silahlı terör örgütü üyesi" olma suçunu işlediği sonucuna varıldığı bildirildi.

Örgüt hiyerarşisi içinde "mahrem alan" kapsamında yer alan sanığın eğitim düzeyi, sahip olduğu sosyo-kültürel birikimi, yaptığı görev nedeniyle edindiği mesleki bilgi ve tecrübeleriyle örgütteki konumu itibarıyla bu oluşumun, bir silahlı terör örgütü olduğunu bilebilecek durumda bulunduğuna işaret edilen mütalaada, sanık hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK), kaçınılmaz bir hataya düşen kişinin cezalandırılamayacağını öngören "hata" başlıklı 30. maddesinin uygulanamayacağı belirtildi.

Esas hakkındaki mütalaada, sanığın örgüt üyesi olma suçundan TCK'nin 314/2 ve terör suçlarında cezanın yarı oranında artırılmasını öngören 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 5/1 maddeleri uyarınca 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.

Sanığın Yargıtayda görevlendirilmesi, örgütte temin ettiği güç ve sadakati ölçüsünde yükselip elde ettiği statüsüne eşdeğer şekilde yüksek yargı içerisinde konumlandırılması ve FETÖ'nün mahrem yapısı içerisinde bulunduğu hususları dikkate alınarak suçun işleniş biçimi, kastın yoğunluğu ve oluşan tehlikenin ağırlığına göre temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi talep edildi.

Mütalaaya karşı söz verilen sanık Ergün, ankesörlü telefondan ardışık arandığına ilişkin tespiti kabul etmedi ve kayıtlardaki telefonun kendisine ait olmadığını savundu. Ergün, esas hakkındaki savunmasını hazırlamak için süre verilmesini istedi.

Mahkeme heyeti, tutuksuz sanık hakkındaki adli kontrolün devamını, esas hakkındaki savunmasını hazırlaması için sanığa gelecek celseye kadar süre verilmesini kararlaştırdı.

Ankesörlü telefondan aranan hattın kime ait olduğunun ilgili kurumdan sorulmasına, duruşmanın 11 Şubat 2019'a bırakılmasına karar verildi.

ESKİ YARGITAY ÜYESİ YAHYA MEMİŞ

14 Kasım'da ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay ek binadaki salonda görülen duruşmada, Darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen eski Yargıtay Üyesi Memiş, hakim karşısına çıktı. Sanık Memiş, duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.

Dosyaya gelen yazı cevaplarının ve belgelerin okunmasının ardından Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mutahhar Keleşoğlu, sanık hakkında hazırlanan esas hakkındaki mütalaayı açıkladı.

Örgütün yapısı, tanık beyanları, sanık savunması ile toplanan bilgi ve belgelere yer verilen mütalaada, tanık beyanları ile diğer bilgi ve belgelere göre sanık Memiş'in FETÖ içerisinde yer aldığı belirtildi.

Sanığın, örgüt mensuplarının talimatıyla Yargıtay üyeliğine seçildiği ifade edilen mütalaada, cep telefonunun, hakkında FETÖ üyeliğinden soruşturma ve kovuşturma yürütülen yargı mensupları ve sivil imamlarla ortak baz sinyali verdiği, bilgisayarında örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in fotoğrafının ve örgütle ilgili bazı videoların bulunduğu anlatıldı.

Mütalaada, örgütün gizli haberleşme programı ByLock üzerinden yapılan yazışmalarda ismi geçen sanığın, örgütten gelen talimatları yerine getirdiği, 2014'te yapılan Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyeliği seçimlerinde örgüt mensubu adaylar için seçim çalışması yaptığı ifade edildi.

Memiş'in öğrencilik yıllarından itibaren örgüt üyesi olduğu ve mesleğe girişten sonra da örgüt faaliyetlerine devam ettiği kaydedilen mütalaada, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu, sıkı bir disiplinle örgütün stratejisi, yapılanması, faaliyetleri ve amacına uygun hareket ettiği ve "silahlı terör örgütü üyesi olma" suçunu işlediği sonucuna varıldığı bildirildi.

Mütalaada, örgüt hiyerarşisi içinde "mahrem alan" kapsamında yer alan sanığın, eğitim düzeyi, sahip olduğu sosyo-kültürel birikimi, yaptığı görev nedeniyle edindiği mesleki bilgi ve tecrübeleriyle örgütteki konumu itibarıyla bu oluşumun, bir silahlı terör örgütü olduğunu bilebilecek durumda bulunduğuna işaret edildi. Bu kapsamda, sanık hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK), kaçınılmaz bir hataya düşen kişinin cezalandırılamayacağını öngören "hata" başlıklı 30. maddesinin uygulanamayacağı belirtildi.

Esas hakkındaki mütalaada, sanığın örgüt üyesi olma suçundan TCK'nin 314/2 ve terör suçlarında cezanın yarı oranında artırılmasını öngören 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 5/1 maddeleri uyarınca 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.

Sanığın, Yargıtayda görevlendirilmesi, örgütte temin ettiği güç ve sadakati ölçüsünde yükselip elde ettiği statüsüne eş değer olacak şekilde yüksek yargı içerisinde konumlandırılması ve FETÖ'nün mahrem yapısı içerisinde bulunduğu hususları dikkate alınarak, suçun işleniş biçimi, kastın yoğunluğu ve oluşan tehlikenin ağırlığına göre temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi talep edildi.

Mütalaaya karşı eleştirilerde bulunan sanık Memiş, bilgisayarında bulunan terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'e ait fotoğrafı kendisinin yüklemediğini ileri sürdü. Memiş, esas hakkındaki savunma için süre istedi.

Mahkeme heyeti, tutukluluk halinin devamına hükmettiği sanığa, esas hakkındaki savunmasını hazırlaması için gelecek celseye kadar süre verilmesini kararlaştırdı.

Duruşma, 7 Şubat 2019'a bırakıldı.

ESKİ YARGITAY ÜYESİ SALİH SÖNMEZ

15 Kasım'da ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay ek binadaki salonda görülen duruşmada, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Yargıtay ceza dairelerinin sorumluluğunu yaptığı, Yargıtay seçimlerinde örgütsel taktikleri belirleyip uyguladığı ve örgütte yönetici konumunda olduğu belirtilen eski Yargıtay Üyesi Salih Sönmez yeniden hakim karşısına çıktı. Sönmez, duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla katıldı, avukatı ve yakınları ise salonda yer aldı. Duruşmada sanık hakkında ifade veren eski HSYK üyesi Mustafa Kemal Özçelik tanık olarak dinlendi.

Özçelik, Yargıtay üyeliğine seçildikten sonra tanıdığını belirttiği sanığın sohbet toplantısına katılma, himmet verme gibi örgütsel faaliyetlerine tanık olmadığını söyledi.

Sanığın örgütün yöneticisi konumunda olduğuna ilişkin somut bilgisinin bulunmadığını ifade eden Özçelik, HSYK üyeliğine seçildiği dönemde Sönmez'in de yedek üye olarak seçildiğini anlattı.

Özçelik, örgütün sözde HSYK imamı olduğu belirtilen Nazmi Dere'nin, Salih Sönmez'in örgüt tarafından HSYK üyeliğine aday gösterildiğini söylediğini aktardı. Salih Sönmez ve avukatı, tanığın ifadelerinin soyut beyanlara dayandığını ileri sürerek tahliye talebinde bulundu. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamı ve gelecek celse bazı tanıkların dinlenmesine karar verdi.

Duruşma, 6 Şubat 2019'a bırakıldı.

Hakkındaki iddianamede Sönmez'in örgüt elebaşının talimatıyla Yargıtay ve HSYK yedek üyeliğine seçildiği, basında "Yargıtay imamı" haberlerinin çıkması üzerine Yargıtay ceza dairelerinin genel sorumlusu Muharrem Karayol'un görevden alınarak yerine sanığın getirildiği belirtilmişti.

İddianamede, Sönmez'in örgütün ceza daireleri sorumlusu olarak asıl "Yargıtay imamı" olduğu ifade edilen İlyas Şahin'in altında görev yaptığı, üstlerinden aldığı talimatları kendisine bağlı birimlere ilettiği ayrıca Yargıtay seçimlerinde kimlere oy verileceği, hangi seçimlerin kilitleneceği gibi örgütsel taktikleri belirleyip uyguladığı, himmetlerin tasarrufu ve eğitim biriminde söz sahibi olduğu, bağımsız şekilde tasarrufta bulunma yetkisi taşıdığı, özel görevi haiz örgüt yöneticisi olduğu kaydedilmişti.

Paralel yapı-Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, HSYK üyelerine açılan davalar
Paralel yapı-08 Ekim (2017) 'Ankara 77 sanık Yüksek Yargı Yapılanması' soruşturması/fezlekesi (Yargıtay)

(18 Kasım 2018, 12:41)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:

PARALEL YAPI KONULU HABER GRUPLARINDAN KISA BİR BÖLÜM: (TÜMÜ ve LİNKLER İÇİN TIKLAYIN)  
Paralel Yapıya yönelik hemen hemen tüm operasyonlar ve açılan davalar
Paralel yapıya açılan ve sonuçlanan davalar
Paralel yapı ve diğer kurum kuruluşlarla bağlantıları
Başbakan Erdoğan'ın paralel yapıyla ilgili açıklamaları
Paralel yapı-Abdullah Gül
Paralel yapı-Taksim Gezi Parkı olayları bağlantısı
Paralel yapı-Çeşitli davalardaki kumpaslar
Paralel yapı-Ergenekon
Paralel yapı-Behçet Oktay intiharı
Paralel yapı-Hablemitoğlu cinayeti
Paralel yapı-Üzeyir Garih cinayeti
Paralel yapı-Cevzet Soysal cinayeti
Paralel yapı-Gaffar Okkan cinayeti
Paralel yapı-Paris cinayetleri
Paralel yapı-Haydar Meriç cinayeti
Paralel yapı-15 Temmuz (2016) 'TSK'daki Fetö'cülerin darbe girişimine açılan davalar'
Paralel yapı-Fenerbahçe/Şike soruşturması
Paralel yapı-Ses kayıtları
Paralel yapı-Hanefi Avcı'nın cemaat iddiaları
Paralel yapı-Sabri Uzun'un cemaat iddiaları
Paralel yapı-28 Şubat süreci
Paralel yapı-Kaset olaylarıyla bağlantısı
Paralel yapı-Rusya Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov suikasti
Paralel yapı-1990 Uğur Mumcu vd. Laiklik suikastleri soruşturmasında kumpas
Paralel yapı-TSK'daki Fetö'cülerin 15 Temmuz askeri darbe girişimi ile bağlantısının delilleri
Paralel yapı-15 Temmuz askeri darbe girişimindeki rollerini saptırma gayretleri
Paralel yapı-Yargılandıkları davalarda Fetö'nün terör örgütü olduğunu kabul etmeyen sanıklar
Paralel yapıya karşı devlet kurumlarının attığı adımlar
Paralel yapı-Deşifreyi ve soruşturmaları engelleme çabaları
Paralel yapı-Kamikaze tahliye girişimleri
Paralel yapı-Teslim olmayıp saklanan ya da yurtdışına firar eden şüpheliler
Paralel yapıya dair hukuki deliller
Paralel yapı mensuplarından gelen itiraflar
Paralel yapı-Suç duyuruları
Paralel yapı-Abdullah Harun
Paralel yapı-Dış ülke bağlantıları
Paralel yapı-Vatana ihanet
Paralel yapı-Misyonerlik/Dinlerarası Diyalog Bağlantıları
Paralel yapı-İslami açıdan sapkın görüşleri
Paralel yapı-Fetullah Gülen'in bedduaları
Paralel yapı-Örgüt mensuplarının intiharları
Paralel yapı konulu kitaplar
Paralel yapı konulu filmler
Paralel yapı bahanesiyle kontrgerilla yapılanmalarının gözden kaçırılma çabaları ... (TÜMÜ ve LİNKLER İÇİN TIKLAYIN)

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=13689    yazdır/print

ŞOK! TSK'daki Fetö'den darbe

15.07.2016 22:46 Türkiye, 15 Temmuz saat 22:00'den beri şok dakikalar yaşıyor.. İlk önce Jandarmadan bazı birliklerin İstanbul'un iki yakasını birbirine bağlayan köprüleri tanklarla ulaşıma kapattığı haberleri geldi. İlerleyen dakikala..
Tamamı 15.7.2016

İşte çılgınlıklarının nedeni

17.07.2016 14:13 TSK'daki Fetö'cülerin darbe girişimi "çılgınca" ve "gözü dönmüş" olarak değerlendiriliyor. Bir çok detay bu değerlendirmeye yol açıyor. Örneğin Meclis'in bombalanması.. Örneğin TRT'yi ele geçirirken canlı yayında darbe..
Tamamı 17.07.2016

İşte Paralel'in 81 il imamı

20.01.2015 21:02 Fetullah Gülen cemaatinin Marmara bölge imamı ile birlikte 8 il imamı olduğu iddia edildi. Bu isimlerin fotoğraflı özgeçmişleri yayınlandı. Bu imamların bir devlet memuru gibi terfi alarak kademe kademe yükseldiği iddia ediliyor..
Tamamı 20.01.2015

Paralel'e de Ergenekon'a da hayır

11.03.2014 14:52 Türkiye'de dün yargıda şiddetli bir deprem yaşandı. Daha önce benzeri yaşanmayan bu depremin merkez üssü, Ergenekon davasına bakan özel yetkili İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi oldu. Ergenekon davasına bakan İstanbul ..
Tamamı 11.3.2014

Büyükanıt: Huzurum kalmadı!

19.12.2015 23:00 Abdullah HARUN / kontrgerilla.com - 27 Nisan e-muhtırası soruşturmasında 'şüpheli' olarak sorgulanan dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın ifadesi ortaya çıktı. Kontrgerilla.com'un ulaştığı iki sayfalık ifaded..
Tamamı 19.12.2015

Fehmi Koru sitemize taş attı

12.10.2015 19:46 Maişet derdi nedeniyle yaklaşık 1 yıldır günlük yerine haftalık haber girişine geçmek zorunda kaldık. Dikkat edenler bunu farketmiştir. Saatlerdir süren bu haftalık haber girişini de az önce tamamlamış ve internet..
Tamamı 12.10.2015

Şok!!! Savcı Öz yurtdışına kaçtı

18.08.2015 20:19 HSYK tarafından haklarında terör örgütü üyeliği suçlamasıyla soruşturma başlatılan, ardından mahkemece yakalama kararı çıkarılan savcılar Zekeriya Öz ve Celal Kara'nın yurtdışına kaçtıkları ortaya çıktı. Mahkeme eski s..
Tamamı 18.08.2015

Balyoz Planı gerçek: 7 beraate itiraz

09.10.2016 13:55 Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Orgeneral Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 7 sanığın beraat kararının bozulması yönünde görüş bildirdi. 6 Ekim'de yaşanan gelişmeye göre, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı adına B..
Tamamı 9.10.2016

Belgesel: Gezi'nin ardındakiler

24.06.2013 11:20 Taksim Gezi olaylarına katılanlar.. Haber, açıklama ve attıkları twitlerle destek verenler.. 'Çapulcu' olduklarını açıkça belirtenler.. 'Mesele Gezi değil sen hala anlamadın mı?' diyerek hükümeti bir ayaklanma ile devirmeye destek verenler..
Tamamı 24.06.2013

7 sanıklı Balyoz davası kapandı mı?

16.12.2018 11:00 İstanbul'da, Fetö yargısının etkin olduğu dönemde açılan ve 237 sanığın müebbet hapse mahkum edildiği, Fetö ile mücadelenin başlamasının ardından davanın kumpas olduğuna dair somut delillerin ortaya çıkması üzerine..
Tamamı 16.12.2018

Humeyni planı suya düştü

08.11.2014 13:58 Yıllardır ABD'de yaşayan Türk vatandaşı Fetullah Gülen'in Türkiye'ye dönmekten kesinlikle vazgeçtiği ileri sürülüyor. Gülen cemaatinin liderliğini yapan Fetullah Gülen, kendisine DGM tarafından dava açılmadan hemen önc..
Tamamı 8.11.2014

Gülen: 28 Şubat MGK'sı sevaptı

01.11.2014 17:35 Erdoğan'ın ilk kez 'Cumhurbaşkanı' sıfatıyla başkanlık ettiği Ekim ayı MGK toplantısı 10 saati aşarak en uzun MGK rekorunu kırdı. 28 Şubat süreci kararlarının alındığı MGK toplantısı ise 8 saat sürmüştü. MGK'da paralel..
Tamamı 1.11.2014

Ayrıntılarıyla 7 Şubat krizi

08.02.2014 15:18 Tarih: 7 Şubat 2012.. Ankara, Cumhuriyet tarihinde benzeri görülmemiş bir olayla sarsıldı. MİT Müsteşarı Hakan Fidan dahil 5 MİT yöneticisi hakkında savcılık tarafından yakalama kararı çıkartıldı.. Sabah gazetesinden A..
Tamamı 8.2.2014

Beddua etti, suç duyurusu yağdı

27.01.2014 13:03 Fetullah Gülen'in avukatı: Psikolojik harekâtta yeni aşamaya geçildi.. Fetullah Gülen Hocaefendi'nin avukatı Nurullah Albayrak, müvekkili hakkında ortaya atılan iftiraların suç duyurusu şeklinde yargıya taşınması suret..
Tamamı 27.1.2014

Paralel Yapı = P2 Locası

14.01.2014 15:48 Gülen cemaatinin lideri Fethullah Gülen'in paralel yapıyı uzaktan yönetmek için yaptığı telefon görüşmeleri bugün internette yayınlandı. (1) Görüşmelerde Gülen'in, bir dini cemaat liderinin ötesine geçerek siyaset..
Tamamı 14.1.2014

Özkök ve Yalman'dan şok inkar

03.11.2014 19:23 Balyoz davasında Anayasa Mahkemesi'nin verdiği 'hak ihlali' kararı üzerine yeniden yargılama başladı. Duruşma, Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Anadolu Adalet Sarayı'ndaki 450 kişilik Şehit Hakan Kılıç Konferans Salo..
Tamamı 3.11.2014

Yabancı vakıflara suç duyurusu

02.12.2013 16:57 Sivil Toplum Kuruluşu Adalet Platformu, Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı vakıflar hakkında, yasak olmasına karşın Türkiye'deki siyasi olaylara müdahale ettikleri gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusund..
Tamamı 2.12.2013

Düşünen adam da olacak mı?

19.06.2013 17:17 Taksim Gezi olayları 19 günlük bir süreç sonra polisin Gezi parkını boşaltmasıyla sona erdi. Ancak artçı gelişmeler sürüyor. İki gündür 'duran adam' eylemi gündemde. Hükümeti protesto eden ve Gezi eylemcilerine destek ..
Tamamı 19.6.2013

Fetö'nün Şok Mangasına dava

21.11.2022 14:22 Ankara'da, Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ'cü olmayan askeri öğrencilerin "şok mangası" yöntemiyle fiziki ve psikolojik şiddet uygulayarak okulu bırakmalarına neden oldukları ileri sürülen 8 eski asker hakkında "işkence ..
Tamamı 21.11.2022

Kara Kuvvetleri: 80 Müebbet Onandı

29.11.2022 10:33 Ankara'da, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) karargahında yaşanan olaylara ilişkin aralarında 4 eski generalin de bulunduğu 132 sanıklı dava dosyasının istinaf incelemesi tamamlandı..
Tamamı 29.11.2022

Kars: 12 Müebbetin Gerekçesi

30.11.2022 13:13 Kars'ta, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine katıldıkları ve örgütün kentteki sözde 'ana komuta kademesi'nde yer aldıkları iddia edilen, aralarında örgütün sözde 'sıkıyönetim komutanı' ve dönemin 14. Me..
Tamamı 30.11.2022

Yakalanan İlk Darbeciye Müebbet

29.11.2022 11:03 Bursa'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında Bursa'da sözde 'sıkıyönetim komutanı' olmayı beklerken 'yakalanan ilk darbeci' olan dönemin İl Jandarma Komutanı Yurdakul Akkuş'un da..
Tamamı 29.11.2022

Darbeci Yaver'in Müebbeti Onandı

29.11.2022 10:43 Ankara'da, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi akşamı Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın kaldığı oteli darbecilere bildirdiği belirlenen eski başyaver Ali Yazıcı'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet ile eski Dalaman Deni..
Tamamı 29.11.2022

Çatı Davada Müebbetler Değişmedi

29.11.2022 10:22 Ankara'da, Yargıtay'ın 15 Temmuz darbe girişiminden önce açılan FETÖ çatı davasında, örgütün tepe yöneticileri eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski milletvekili İlhan İşbilen, keski Zaman Gazetesi İm..
Tamamı 29.11.2022

Askeri Hakimlere Müebbet Onandı

02.12.2022 09:55 Ankara'da, Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesince FETÖ'nün darbe girişiminde yer alan dönemin Genelkurmay Başkanlığı adli müşavirleri Hayrettin Kaldırım ve Muharrem Köse'nin de aralarında bulundu..
Tamamı 2.12.2022

Poyrazköy Kumpası: 1. Dava Başladı

28.11.2022 13:39 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün "Poyrazköy'de ele geçirilen mühimmat, Kafes eylem planı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), Amirallere Suikast" gibi davalardaki usulsüzlüklere ilişkin polis mem..
Tamamı 28.11.2022

Poyrazköy Kumpası: 2. Dava Yargıya

28.11.2022 15:42 İstanbul'da, kamuoyunda 'Poyrazköy davası' olarak bilinen dava ve soruşturmalarda görev alan 48 eski hakim ve savcı hakkında 'gizliliği ihlal', 'iftira', 'suç delillerini yok etme', 'kişisel verileri hukuka aykırı olar..
Tamamı 28.11.2022

1985'teki Sınav Hırsızlığına Dava

02.12.2022 12:37 Ankara'da, FETÖ irtibatı nedeniyle hakkında dava açılan eski Albay Cengiz C.'nin, 1985'te yapılan askeri lisesi sınav sorularını, 'örgüt abisi' aracılığıyla önceden aldığını itiraf etmesi, verdiği bilgilerin doğru çı..
Tamamı 2.12.2022

Pinhan Restaurant'a 9 Hapis

30.11.2022 12:08 İstanbul'da, Fetullah Gülen liderliğindeki terör örgütü (Fetö) adına faaliyetlerde bulunulduğu gerekçesiyle kayyum atanan örgütün karargahı konumundaki Maltepe Pinhan Restoran yapılanmasına dair 45 sanıklı davaya devam..
Tamamı 30.11.2022

Zırhlı Tugay Darbe davası

30.11.2022 12:40 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında muvazzafların da bulunduğu 28'si tutuklu 138 askerin 'kamu malına zarar verme' suçundan altışar yıl ile 'Anayasal düzeni ort..
Tamamı 30.11.2022

Darbede Valilik İşgali davası

30.11.2022 12:29 İstanbul'da, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminde İstanbul Valiliğinin işgalini konu alan 90 sanıklı davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası Yargıtay tarafından bozulan eski Yarbay Recep Karaçam'ın yeniden yargılan..
Tamamı 30.11.2022

Donanma Darbe davası

28.11.2022 13:24 Kocaeli'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığındaki eylemlere ilişkin davada dosyaları ayrılan 6'sı tutuksuz, 13'ü firari 19 sanığın yargılanmasına devam edildi..
Tamamı 28.11.2022

Adana Yasadışı Dinleme davası

21.11.2022 12:10 Adana'da, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliğinden hüküm giyen eski İl Emniyet Müdürü Ahmet Zeki Gürkan ile terörden sorumlu emniyet müdür yardımcısı İsmail Bilgin'in, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubunu yasa ..
Tamamı 21.11.2022

Tır Kumpası Organizatörleri davası

21.11.2022 11:57 Adana ve Hatay'da MİT tırlarının durdurulması ve aranmasını organize ettikleri gerekçesiyle haklarında 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 50 yıl 5'er ay hapis cezası istemiyle dava açılan Fetullahçı Terör Örgütü'nün ..
Tamamı 21.11.2022

13.08.2001'den beri ziyaretçi sayısı:
66.024.955