Düzce'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "üniversite yapılanması"na ilişkin 77 sanığın yargılandığı, 7 sanığın çeşitli suçlardan hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin kararın gerekçesinde, sanıkların söz konusu yapıyı örgüt olarak gördüğü ancak dernek, gazete, dergi üyeliklerine devam etmeleri, sohbet faaliyetlerine katılmaları, ByLock kullanmalarının bunu umursamadıklarını gösterdiği belirtildi.
29.12.2018 17:06 Düzce'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "üniversite yapılanması"na ilişkin 77 sanığın yargılandığı, 7 sanığın çeşitli suçlardan hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin kararın gerekçesinde, sanıkların söz konusu yapıyı örgüt olarak gördüğü ancak dernek, gazete, dergi üyeliklerine devam etmeleri, sohbet faaliyetlerine katılmaları, ByLock kullanmalarının bunu umursamadıklarını gösterdiği belirtildi.
24 Aralık'ta Düzce 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 119 sayfalık gerekçeli kararında, sanıkların örgütle ilişkilerine yer verildi, ceza verilirken dikkat edilen hususlar ön plana çıkarıldı.
Gerekçeli kararda, kararda yer alan hususların, örgüt mensuplarının belli bir hiyerarşik ilişki içerisinde aynı dönemlerde yaptıkları davranışların organik bağın varlığının en önemli ispat araçlarından olduğu aktarıldı.
FETÖ/PDY üyeliği suçu kapsamında, her bir sanık yönünden eylemlerin değerlendirilmesinden önce, sorumluluğun başlangıç tarihi, 1 dolar, Bank Asya'ya para yatırma, Aktif-Sen veya müzahir dernek üyeliği, dijital veriler, sohbet kaset ve kitapları, kamplar, ByLock ve benzeri kriptolu iletişim programları, örgüt talimatıyla yapılan piknik, seyahat, sosyal etkinlikler ve HTS kayıtlarının delil niteliğinin tartışılması gerektiği belirtilen gerekçeli kararda, örgüt faaliyetlerinin başlangıç tarihinin 1970 olarak belirlendiği, legal görünümlü illegal bir yapı olduğu kaydedildi.
Gerekçeli kararda, örgütün dini duyguları istismar ettiği vurgulanarak, şunlar kaydedildi:
"Dini duygularla bu yapıya bağlanan ve İslami cemaat olduğunu düşünerek bu yapı adına hareket eden kişiler açısından, kasıtların belirlenmesi önemlidir. Bu kapsamda, bu cemaatin terör örgütü olduğunu görerek bu örgütü sonradan fark ettiğini söyleyen kişilerin tespit edilebilir somut bir veri ileri sürmeleri icap eder. Bu kapsamda kişiden beklenen örgütten uzaklaşması gerekirken bunu yapmayıp dernek, gazete, dergi üyeliklere devam etmesi, sohbet faaliyetlerine katılması, ByLock isimli programı kullanması gibi durumlar, cemaati örgüt olarak gördüğü ama bunu umursamadığını göstermektedir."
"Çok ciddi arama olacağı söylendi"
Gerekçeli kararda yer verilen 27 Aralık 2015 tarihli ByLock yazışmalarında şunlar yer alıyor:
"Yarınla alakalı Düzce'de hareketlilik gözüküyor. Detaylara henüz vakıf değiliz, Herkes temiz ve düzenli olmalı. Özellikle daha önceden ismi geçenlerde sıkıntı olmamalı. Çok ciddi arama olacağı söylendi. Şehir birimcilerinin temizlikle alakalı yapması gereken işleri eğitim danışması abi yapsın Düzce'de. USB, bilgisayarların girmesi-çıkması problem olabilir."
ByLock üzerinden "umut vaadi, üç gün üst üste görülen ve bir perde kaldığına dair müjdeli rüya" diye bahsedilen mesaja da değinilen gerekçeli kararda, yine ByLock üzerinden gönderilen bir mesaja yer verildi.
Mesajda, 2016 yazında sürecin biteceğine işaret edildiği belirtilerek, "100 yıllık bir filmin finalindeyiz. Finalde Allah'ın size biçmiş olduğu role bakın. Finale yakışır, duruş, sergileyin. Bu süreç (yaz sonu itibarıyla) bitti!!!' denildiği kaydedildi.
Bank Asya örgüt üyeliğinin en açık delillerinden
Bank Asya'ya para yatırılmasının örgüt üyeliğinin en açık delillerinden birisi olduğu belirtilen gerekçeli kararda, "F" serisi 1 doların Fetullah Gülen tarafından bereket olması amacıyla dağıtıldığı yönünde yoğun değerlendirmenin yapıldığına işaret edildi.
Gerekçeli kararda, sendika ve dernek üyeliği, doküman ve internet paylaşımları, ByLock yazışmaları, sohbete katılma ve himmet toplamanın örgütün tespit edilen bazı eylemlerinin içerisinde yer aldığı anlatıldı.
Süreç
Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede, aralarında eski Düzce Üniversitesi (DÜ) Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Bünyamin Dikici'nin de bulunduğu 77 sanığın, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl altışar aydan on beşer yıla kadar hapsi talep ediliyordu.
Mahkeme heyeti, 4 sanığı "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 4 ila 6 yıl arasında, 3 sanığı da "terör örgütüne yardım etmek" suçundan 2 ila 5 yıl arasında hapis cezasına çarptırmıştı.
Sanıklardan 22'sinin beraatine hükmeden mahkeme heyeti, aralarında Bünyamin Dikici'nin de bulunduğu 2'si tutuklu 48 sanığın dosyasının ayrılmasına karar vermişti.
Paralel yapı-03 Nisan (2017) 'Düzce 77 sanık İl ve Düzce Üniversitesi Yapılanması' davası (bitti)
Paralel yapıya açılan ve sonuçlanan davalar
(29 Aralık 2018, 17:06)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: