Ankara'da, Fetullah Gülen liderliğindeki silahlı terör örgütünün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Hakimler Savcılar Kurulu (HSYK) ve AYİM gibi yargı kurumlarındaki üyelerinin terör örgütü üyeliği suçundan Yargıtay'da, görevi kötüye kullanma suçundan da Anayasa Mahkemesi Yüce Divan'da yargılanmasına devam edildi. Bu kapsamda, eski Yargıtay üyeleri Salih Özaykut'a verilen 14 yıl ile Dursun Murat Cevher'e verilen 12 yıl hapis cezaları Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onandı. AYM'de görülen iki ayrı davada ise geçmişteki Balyoz ve Hüseyin Kurtoğlu davalarında Fetullah Gülen liderliğindeki terör örgütünün (Fetö) talimatıyla karar verdikleri iddia edilen eski Yargıtay üyelerinin görev suçu yönünden yargılanmalarına devam edildi. Öte yandan Ankara'da, Fetö üyeliğinden hakkındaki 7 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan Danıştay eski hakimi firari Mustafa Dinç yakalandı
24.03.2022 10:26 Ankara'da, Fetullah Gülen liderliğindeki silahlı terör örgütünün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Hakimler Savcılar Kurulu (HSYK) ve AYİM gibi yargı kurumlarındaki üyelerinin terör örgütü üyeliği suçundan Yargıtay'da, görevi kötüye kullanma suçundan ise Anayasa Mahkemesi Yüce Divan'da yargılanmasına devam edildi.
Yargıtay eski üyesi Dursun Murat Cevher'in 12 yıl hapis cezası onandı
Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliği suçlamasıyla meslekten ihraç edilen eski Yargıtay üyesi Dursun Murat Cevher'e verilen 12 yıl 9 ay hapis cezası Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onandı.
9 Şubat'ta kurul, ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yapan Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin Cevher hakkındaki kararına yönelik temyiz incelemesini tamamladı.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, inceleme sonucunda Cevher'e, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan verilen 12 yıl 9 ay hapis cezasının onanmasını kararlaştırdı.
Kurulun kararında, yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun yapıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı belirtildi.
Suçlamalar
Dursun Murat Cevher'in, yargılandığı davada hakim-savcı eğitim merkezinden itibaren örgüt içinde yer aldığı, Adalet Bakanlığının çeşitli kademelerinde görev yaptıktan sonra FETÖ'nün talimatıyla 2011'de Yargıtay üyesi seçildiği belirtilmişti.
Örgütün kriptolu haberleşme programı ByLock'u etkin kullandığı tespit edilen sanığın yazışmalarına da yer verilen esas hakkındaki görüşte, sanığın Yargıtay üyesi seçildikten sonra da örgütsel faaliyetlerini sürdürdüğü aktarılmıştı.
Sanığın, Yargıtay içinde örgütsel hareket tarzı belirlenmesi, seçim ve görevlendirmelerde örgüt talimatlarının koordinasyonunun sağlanması, örgüt adına yapılan işlerin gizlilik içinde sürdürülmesi, örgüt elebaşının talimatıyla Bank Asya'ya para yatırılması, örgütün takibindeki dosyalarla ilgili bilgilerin paylaşılması konularında aktif rol aldığına yönelik ByLock görüşme içeriklerine ulaşıldığı da görüşte yer almıştı.
Yargıtay içinde örgütsel taktik belirlenmesinde önemli rol oynadığı aktarılan Cevher'in, FETÖ'nün "Yargıtay hukuk daireleri sorumlusu" eski üye Ali Akın'ın bir altında bulunan ve talimatları diğer üyelere ulaştırması için ilettiği "grup sorumluları"ndan olduğu ifade edilmişti.
'Balyoz davası'nı onayan eski Yargıtay üyelerinin Yüce Divan'daki davası
Ankara'da, "Balyoz davası"nda yargılanan bazı sanıklar hakkında Fetullah Gülen liderliğindeki terör örgütünün (Fetö) talimatıyla karar verdikleri iddia edilen 5 eski Yargıtay 9. Ceza Dairesi üyesinin "görevi kötüye kullanma" suçundan Yüce Divan'da yargılanmasına başlandı.
17 Şubat'ta Anayasa Mahkemesi Yüce Divan Salonu'nda görülen davanın ilk duruşmasında, başka suçtan tutuklu sanık Hamza Yaman ile tutuksuz sanıklar Ekrem Ertuğrul ve Abdurrahman Kavun duruşma salonunda hazır bulundu. Başka suçtan tutuklu sanık Ahmet Toker'in sağlık sorunları nedeniyle duruşmaya katılmadığı, firari sanık Fikriye Şentürk'ün ise henüz yakalanamadığı ifade edildi. Öte yandan, dün yapılan yemin töreninin ardından resmen görevine başlayan Anayasa Mahkemesi üyesi Kenan Yaşar da mahkeme heyetinde yer aldı.
Duruşmada, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, iddianame yerine geçen son soruşturmanın açılması kararını okudu. Buna göre, sanıkların "Balyoz davası"nın temyiz incelemesinde verdikleri kararın beşeri hata ve mesleki tecrübesizlik dışında olduğu, FETÖ talimatıyla hareket ederek, sanıklar hakkında yerel mahkemece verilen mahkumiyet kararlarını onadıkları, böylece asker olan müşteki Balyoz sanıklarının terfilerine engel oldukları ve görevi kötüye kullanma suçunu işledikleri aktarıldı.
Savunmalar
Sanıkların kimlik tespitinin yapılmasından sonra savunmaların alınmasına geçildi.
Sanık eski Yargıtay 9. Ceza Dairesi Başkanı Ekrem Ertuğrul, "Atılı suçu kabul etmiyorum. Savunmam bundan ibarettir." ifadelerini kullandı.
Sanık Abdurrahman Kavun, avukatının mazeretli olduğundan duruşmaya gelmediğini belirterek, savunmasını avukatının hazır bulunduğu duruşmada yapmak istediğini söyledi.
Sanık Hamza Yaman, Balyoz davasının temyiz incelemesinde sanıkların bazıları hakkındaki mahkumiyetlerin onandığı, bazı sanıkların dosyalarının ise beraat etmeleri gerektiği belirtilerek kararın bozulduğunu anımsattı. Yargılamanın durdurulması talebinde bulunan Yaman, sonraki celse ayrıntılı savunma yapmak istediğini dile getirdi.
Dava dosyasına gelen diğer belgelerin okunmasının ardından mahkeme heyeti, davayı 9 Haziran'a bıraktı.
4'ü ceza aldı, biri firari
Darbe girişimi sonrası ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nde yargılanan Dairenin eski başkanı Ekrem Ertuğrul'a, "örgüt hiyerarşisine dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım" suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezası verilmişti.
"FETÖ üyeliği" suçundan yargılanan eski yüksek yargıçlar Hamza Yaman 11 yıl, Ahmet Toker 14 yıl 3 ay, Abdurrahman Kavun ise 8 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmış, Fikriye Şentürk ise hakkındaki yakalama kararına rağmen bulunamamıştı.
Anayasa Mahkemesi, yüksek yargıçları Anayasa'nın 148. maddesine göre, görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla yargılıyor.
Danıştay eski hakimi Mustafa Dinç yakalandı: 7 yıl hapis cezası almıştı
Ankara'da, FETÖ/PDY üyeliğinden hakkındaki 7 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan Danıştay eski hakimi firari Mustafa Dinç yakalandı.
9 Mart'taki gelişmeye dair elde edilen bilgiye göre, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi?nce oluşturulan özel ekip, hakkında arama kararı bulunan Danıştay eski hakimi Mustafa Dinç?i takibe aldı. FETÖ/PDY üyeliğinden 7 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan Dinç?in, önce kayıtsız olarak saklandığı ev daha sonra yine kayıtsız çalıştığı iş yeri belirlendi. Ekipler, iş yerine düzenledikleri operasyonda Mustafa Dinç?i yakaladı. Dinç, emniyetteki işlemlerin ardından Sincan Ceza ve İnfaz Kurumu?na teslim edildi.
Yargıtay eski üyeleri Necati Meran, Mehmet Ali Demirezici, Esabil Saylak ve Kenan Karabeyeser'in davası
Ankara'da, eski Yargıtay 14. Ceza Dairesi üyeleri Necati Meran, Mehmet Ali Demirezici, Esabil Saylak ve Kenan Karabeyeser'in, Hüseyin Kurtoğlu davasında Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) talimatıyla hareket ettikleri iddiasıyla Yüce Divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesinde yargılandığı davanın duruşması görüldü.
17 Mart'ta Anayasa Mahkemesi Yüce Divan salonunda görülen davanın duruşmasında başka suçtan tutuklu sanıklar Demirezici, Meran ve Karabeyeser ile video konferans bağlantısı kurulurken, sanık Saylak ile müşteki Kurtoğlu ve avukatlar duruşma salonunda hazır bulundu.
Önceki celse alınan ara karar gereği tanık sıfatıyla dinlenen eski hakim Habip Atasoy, sanıkları şahsen tanımadığını, geçmişte Yargıtay üyesi olduklarını bildiğini ifade etti.
Atasoy, Adem kod adlı gizli tanığın ifadesinde geçen, "17-25 Aralık operasyonları öncesi yapılan örgütsel bir toplantıda Erdal kod adlı örgüt üyesinin, Hüseyin Kurtoğlu davasının FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in talimatıyla açıldığı" yönündeki ifadelerinin doğruyu yansıtmadığını iddia etti.
Gizli tanık ile bir dönem aynı yerde çalıştıklarını, personel ihtiyacı ve alımı konusunda aralarında husumet bulunduğunu ileri süren Atasoy, böyle bir toplantının yapılmadığını söyledi.
Tanık eski Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyesi Kerim Tosun ise sanıklar hakkında HSYK'ya göreve başlamasından sonra şikayet geldiğini, şikayete konu olayda yetkili olmadıkları yönünde karar verdiklerini anlattı. Tosun, sanıkların söz konusu davadaki eylemlerine ilişkin ise başka bilgiye sahibi olmadığını belirtti.
Tosun, kendisi hakkında yürütülen soruşturmada, Yargıtayda daireler arası görev dağılımı yapılmasının ardından Ergenekon, Balyoz gibi kumpas davalarının örgüt mensuplarının etkin olduğu dairelere verildiği yönündeki ifadelerinin ise doğru olduğunu bilirdi.
Sanıklar, Tosun'un aleyhte ifadelerini kabul etmediklerini dile getirdi.
Sanıklara "görevi kötüye kullanma" suçundan hapis istemi
Tanıkların dinlenilmesinin ardından diyecekleri sorulan savcılık, yargılamaya katkı sunmayacağı gerekçesiyle diğer tanıkların dinlenilmesinden vazgeçilmesi talebinde bulundu. Yüce Divan heyeti de bazı tanıkların adreslerinin, bazılarının da kimlik bilgilerinin tespitindeki eksiklikler nedeniyle tanıklıklarından vazgeçilmesine hükmetti.
Kararın ardından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekili Rıdvan Gündoğdu, 25 Kasım 2021'deki celsede açıklanan esas hakkındaki mütalaayı tekrarladıklarını belirterek, sanıkların "zincirleme şekilde görevi kötüye kullanma" suçundan 3 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılmalarını talep etti.
Diyecekleri sorulan sanıklar, mütalaaya katılmadıklarını belirterek, savunmalarını hazırlamak için süre verilmesini talep etti.
Savunma için süre verilmesi talebini kabul eden mahkeme heyeti, davayı 24 Mayıs'a erteledi.
Hüseyin Kurtoğlu davası
Silivri Cezaevi'nde bulunan bir tutukluya, babasının ölümü üzerine verilen izni kullandırmadıkları gerekçesiyle o dönem Kurmay Albay olan Hüseyin Kurtoğlu ile görevi sırasında birlikte çalıştığı 5 personel hakkında 2011'de dava açılmıştı.
Silivri 2. Asliye Ceza Mahkemesi "kamu görevinin sağladığı nüfuzu kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan sanıkları mahkum etmiş, sanıkların o dönem üyesi oldukları Yargıtay 14. Ceza Dairesi de kararı onamıştı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca eski yüksek yargı mensupları hakkında hazırlanan fezlekelerde Hüseyin Kurtoğlu davası, FETÖ'nün kumpas davaları arasında gösterilmişti.
Fezlekelerde, FETÖ mensuplarının, Adana Jandarma Bölge Komutanlığı döneminde MİT tırlarını durduran ve 2019'da "FETÖ üyeliği"nden mahkum olan eski Tuğgeneral Hamza Celepoğlu'nun generalliğe terfi etmesi için Kurtoğlu'nun terfisine engel olmak istedikleri, bu nedenle Kurtoğlu hakkında suç uydurdukları ve mahkumiyet kararı verilmesini sağladıkları kaydedilmişti.
Yargıtay eski üyesi Salih Özaykut'a verilen 14 yıl hapis cezası onandı
Ankara'da, Yargıtay Ceza Genel Kurulu, darbe girişiminden 4 gün önce yüksek yargıya ilişkin düzenlemeleri protesto amacıyla yapılan basın açıklamasını okuyan ve örgütün 5 kişilik danışma heyetinde yer aldığı belirtilen eski Yargıtay üyesi Salih Özaykut'a Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliği suçundan verilen 14 yıl 3 ay hapis cezasını onadı.
24 Mart'ta Kurul, ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yapan Yargıtay 9. Ceza Dairesinin Özaykut hakkındaki kararına yönelik temyiz incelemesini tamamladı.
İnceleme sonucunda Kurul, Özaykut'a, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan verilen cezanın onanmasını kararlaştırdı. Kurulun kararında, yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun yapıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı belirtildi.
Suçlamalar
Salih Özaykut'un, Yargıtay 9. Ceza Dairesinde yargılandığı davanın, 17 Aralık 2018'deki celsesinde esasa ilişkin mütalaa açıklanmış, burada sanığa yönelik suçlamalara yer verilmişti.
Buna göre, FETÖ'nün kriptolu haberleşme programı ByLock'ta "Yakut" kod adını kullandığı belirlenen Özaykut, ByLock sistemine örgüt tarafından verilen tablet üzerinden giriş yaptı.
Örgütün yargı sivil imamı "Nejat" kod adlı Mehmet Baysal tarafından oluşturulan "danışma heyeti" adlı grupta yer alan Özaykut, bu yapının Yargıtay içerisindeki yargısal faaliyetlerinde örgüt üyelerinin izleyeceği yolu belirledi. Örgüt talimatıyla Yargıtaya üye seçilen Özaykut, 2011 yüksek yargı üye seçiminde üyelerin belirlenmesinde ve üyeler seçildikten sonra hangi dairelerde görev yapacağı konusunda da rol oynadı.
Mütalaada, sanığın, darbe girişiminden 4 gün önce Yargıtay binası önünde yapılan basın açıklaması adı altındaki örgütsel eyleme katılıp açıklamayı bizzat okuduğu, ayrıca ankesörlü telefonla ardışık ve periyodik arandığı tespitleri de yer aldı.
5 kişilik danışma heyeti
Örgütün sivil imamlarından Mehmet Baysal'ın, Yargıtaydaki faaliyetleri yürütmek üzere 5 kişilik "danışma heyeti" kurduğu ortaya çıkmış, eski yüksek yargı üyeleri firari Ali Akın, Aydın Boşgelmez, Osman Yurdakul, Mehmet Kaya ve sanık Salih Özaykut'tan oluşan 5 kişilik heyetin, Yargıtay içerisinde yargısal faaliyetlerde örgüt üyelerinin izleyeceği yolu belirlediği ifade edilmişti.
Seçim ve davaların takibi gibi konuların, öncelikle sivil imam Mehmet Baysal'ın da katılımıyla bu danışma heyetinde kararlaştırıldığı, alınan kararların, grup sorumlularına, oradan da örgüt üyelerine iletildiği belirtilmişti.
Paralel yapı-Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, HSYK üyelerine açılan davalar
Paralel yapı-08 Ekim (2017) 'Ankara 77 sanık Yüksek Yargı Yapılanması' soruşturması/fezlekesi (Yargıtay)
Paralel yapıya açılan ve sonuçlanan davalar
(24 Mart 2022, 10:26
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: