Türkiye´de kaos ortamı oluşturmak amacıyla gayrimüslim vatandaşları hedef aldığı iddia edilen ´Kafes Operasyonu Eylem Planı´ iddiasıyla açılan dava bugün başladı. Tutuklu sanıklar Mücahit Erakyol, Halil Özsaraç ve Levent Gülmen cezaevi aracından indirilerek Beşiktaş´taki adliyeye alındı. Tutuklu sanıkların yakınları alkışlarla destek verirken sanıklar asker selamı ile karşılık verdi. Tutuklu sanıklara kelepçe takılmadığı gözlendi. Tutuksuz sanıkların bir kısmı kendileri gelirken bir kısmı da askeriyeye ait sivil minibüsle topluca geldi ve hakim ve savcıların kullandığı kapıdan adliyeye girdi. Davaya bakan mahkeme heyetinde yer alan hakim Oktay Kuban davayı kabul etmeyerek askeri mahkemeye gönderilmesini istemiş, ancak diğer iki hakimin oylarıyla dava kabul edilmişti. İddianamede yer alan en çarpıcı eylemlerden biri, İstanbul Haliç´te bulunan Koç Müzesi´ndeki Uluç Ali Reis denizaltısının ziyaretçi öğrencilerle dolu haldeyken havaya uçurulması ve çok sayıdaki öğrencinin ölümüyle toplumda hükümet aleyhine kaos ortamı oluşturulması. 65 sayfadan oluşan iddianamede bir numaralı sanık emekli Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Feyyaz Öğütçü... Öğütçü´nün, müzedeki denizaltıda bekçi tarafından tesadüfen bulunan patlayıcıları polise ve sivil savcılara haber vermeden aceleyle Beykoz SAT arazisinde imha ettirdiği ortaya çıkmıştı. İddianame mahkemeye sunulduğunda Poyrazköy davasıyla birleştirme talep edilmişti. Mahkeme heyetinin bugün bu konuda karar verebileceği bildiriliyor.
Kafes davası başladı: Hakim Kuban muhalefete devam
Türkiye´de kaos ortamı oluşturmak amacıyla gayrimüslim vatandaşları hedef aldığı iddia edilen ´Kafes Operasyonu Eylem Planı´ iddiasıyla açılan dava bugün başladı. Tutuklu sanıklar Mücahit Erakyol, Halil Özsaraç ve Levent Gülmen cezaevi aracından indirilerek Beşiktaş´taki adliyeye alındı. Tutuklu sanıkların yakınları alkışlarla destek verirken sanıklar asker selamı ile karşılık verdi. Tutuklu sanıklara kelepçe takılmadığı gözlendi. Tutuksuz sanıkların bir kısmı kendileri gelirken bir kısmı da askeriyeye ait sivil minibüsle topluca geldi ve hakim ve savcıların kullandığı kapıdan adliyeye girdi. Davaya bakan mahkeme heyetinde yer alan hakim Oktay Kuban davayı kabul etmeyerek askeri mahkemeye gönderilmesini istemiş, ancak diğer iki hakimin oylarıyla dava kabul edilmişti. İddianamede yer alan en çarpıcı eylemlerden biri, İstanbul Haliç´te bulunan Koç Müzesi´ndeki Uluç Ali Reis denizaltısının ziyaretçi öğrencilerle dolu haldeyken havaya uçurulması ve çok sayıdaki öğrencinin ölümüyle toplumda hükümet aleyhine kaos ortamı oluşturulması. 65 sayfadan oluşan iddianamede bir numaralı sanık emekli Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Feyyaz Öğütçü... Öğütçü´nün, müzedeki denizaltıda bekçi tarafından tesadüfen bulunan patlayıcıları polise ve sivil savcılara haber vermeden aceleyle Beykoz SAT arazisinde imha ettirdiği ortaya çıkmıştı. İddianame mahkemeye sunulduğunda Poyrazköy davasıyla birleştirme talep edilmişti. Mahkeme heyetinin bugün bu konuda karar verebileceği bildiriliyor.
Dava başladı
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülecek davada Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Kadir Sağdıç ile eski Kuzey Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü ve Tuğamiral Mehmet Fatih İlgar´ın da aralarında bulunduğu 33 sanık yer alıyor. 3´ü tutuklu olan sanıklar ´Ergenekon silahlı terör örgütüyle doğrudan bağlantılı olarak kafes operasyonu eylem planını hayata geçirmek üzere faaliyet yürütmek´ ile suçlanıyor. Tutuklu sanıklar Mücahit Erakyol, Halil Özsaraç ve Levent Gülmen cezaevi aracından indirilerek adliyeye alındı. Tutuklu sanıkların yakınları alkışlarla destek verirken sanıklar asker selamı ile karşılık verdi. Tutuklu sanıklara kelepçe takılmadığı gözlendi. Tutuksuz sanıkların bir kısmı kendileri gelirken bir kısmı da askeriyeye ait sivil minibüsle topluca geldi ve hakim ve savcıların kullandığı kapıdan adliyeye girdi. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Albay Mücahit Erakyol, Albay Levent Gülmen ve Yarbay Halil Özsaraç ile Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Kadir Sağdıç, eski Kuzey Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü ile Tuğamiral Mehmet Fatih İlgar´ın da aralarında bulunduğu 30 tutuksuz sanık katıldı. Salona Koramiral Kadir Sağdıç geldiğinde tutuksuz yargılanan muvazzaf askerlerin ayağa kalktığı ve Sağdıç´ın oturmalarını işaret edene kadar ayakta kaldıkları görüldü. Duruşmaya, Agos gazetesi ve Aris Nalcı´nın avukatlarından Fethiye Çetin´in, davaya müdahil olma yönündeki talebiyle devam ediliyor. Tutuklu yakınlarının adliye önündeki bekleyişi sürüyor. Polis ekipleri de adliye çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı. Ergenekon tutuklusu emekli Binbaşı Levent Bektaş´tan ele geçirilen ´Kafes Operasyonu Eylem Planı´ iddianamesinde emekli Koramiral Öğütçü, Koramiral Sağdıç ve Tuğamiral İlgar´ın ´danışma kurulu´ adı altında emir ve komuta yetkisini haiz örgüt mensubu oldukları´ belirtiliyor. Tüm sanıkların TCK´nin 314. maddesinin 2. fıkrası ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu´nun 5. maddesi uyarınca 7,5 ile 15´er yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
Agos Gazetesi ´Kafes´e müdahil oldu, askeri mahkeme talebi reddedildi, Kuban yine muhalif
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi´nde bugün başlayan duruşmada Agos gazetesi avukatları, gazeteye ve abonelerine tehdit mektupları gönderildiği, abonelerin isimlerinin liste olarak sanıklardan ele geçirildiğini belirterek gazete yöneticilerinden Aris Nalcı adına müdahillik talebinde bulundu. Tutuksuz sanıklardan Metin Samancı ise mahkemenin görevsizlik kararı vererek dosyayı askeri mahkemeye göndermesini talep etti. Diğer sanık avukatları da müdahillik talebinin reddedilmesini istedi. Duruşma savcısı Nuri Ahmet Saraç, askeri mahkemelerin asker kişilerin askerlikle ilgili suçlarına baktığının belirterek söz konusu iddiaların özel yetkili mahkemenin suç alanına girdiğini belirterek Samancı´nın talebinin reddedilmesini istedi. Savcı Saraç, Aris Nalcı´nın suçtan etkilendiğine dair somut delil bulunmadığı ve bu konu ile ilgili suçlamanın başka bir soruşturmanın konusuna girdiğini gerekçe göstererek müdahillik talebinin de reddine karar verilmesini talep etti. Talepleri dinleyen mahkeme heyeti duruşmaya ara verdi. Aranın ardından kararları açıklayan mahkeme başkanı Vedat Yılmazabdurrahmanoğlu, görevsizlik talebinin reddedildiğini söyledi. Mahkeme başkanı, atılı suçların terör suçu olarak nitelendirildiğini ve TCK 250. madde ile yetkili ağır ceza mahkemelerinde bakılır hükmünün yer aldığı gerekçesiyle mahkemenin yetkili olduğunu belirterek görevsizlik talebinin reddedildiğini belirtti. Başkan Yılmazabdurrahmanoğlu, Agos gazetesi adına Aris Nalci´nin müdahillik talebinin ise kabul edildiğini açıkladı. Yılmazabdurrahmanoğlu, kararların oy çokluğu ile alındığını belirtti. Üye hakim Oktay Kuban kararlara şerh koydu.
Sanıklar müdahil avukatlara sataşıyor
Müdahil avukatları, sanıklar ve sanık yakınlarının son derece yakışıksız ve suçlamaya varan hakaretlerine maruz kalıyor. Müdahil avukatlar, ´Satılmış´ olmakla suçlandı. Avukatlara duruşma salonda bağırarak hakaret ediliyor. Mahkemenin verdiği arada Agos gazetesi avukatı Bahri Belen ile bazı sanıklar arasında tartışma yaşandı. Agos gazetesi avukatlarından Bahri Belen ile emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü tartıştı. Belen´in, Biz sizi şu anda suçlu olarak görmüyoruz. Daha yargılama yapılmadı. sözleri üzerine Öğütçü, Ben 40 sene devlete hizmet ettim. karşılığını verdi. Daha sonra araya giren davanın tutuklu sanıklarından Albay Mücahit Erakyol, Davayı geciktiriyorsunuz. Benim için 1 dakika bile önemli. şeklinde avukat Belen´e tepki gösterdi. Belen bu sözler üzerine, Bizim için bir saniye bile önemli. dedi. Daha sonra Erakyol´un Senin patronun kim sözlerine kızan Belen, Kimse benim patronum olamaz´ diye bağırdı. Bu tartışma üzerine tutuklu sanıklar duruşma salonundan çıkarıldı. Müdahil avukatlar da salondan çıkarak dışarıda bekledi.
Sanık subaylar Öğütçü´yü esas duruşta karşıladı
Amiraller Kadir Sağdıç ve Feyyaz Öğütçü salona girdiğinde sanık subaylar ayağa kalkarak esas duruşa geçip amiralleri selamladı.
Erakyol savunmasını tamamladı: Suçlamaları kabul etmedi
Kafes davası tutuklu sanıklarından Deniz Piyade Kurmay Albay Mücahit Erakyol, savaşta bile rastgele adam öldürmediklerini belirterek kendilerine atfedilen yasa dışı işi kabullenmediklerini söyledi. Erakyol, Koç Müzesi´ndeki patlayıcıların da orada bulunmadığını iddia etti. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi´nde devam eden duruşmada tutuklu sanık Albay Mücahit Erakyol, savunmasını tamamladı. Rahmi Koç Müzesi´ndeki denizaltında 14 Kasım 2008´de patlayıcı bulunduğunu, Kafes Eylem Planı´nın ise 30 Mart 2009 tarihinde oluşturulduğunun iddia edildiğini belirten Erakyol, buna göre askerlerin planlarını geriye dönük yaptığı anlamı çıktığını söyledi. Bu patlayıcıları denizaltında gören kimsenin olmadığını belirten Erakyol, askerlerin patlayıcıya dokunmayacağını ancak bulan Hasan Oğuz İşleyenel´in patlayıcıları müze müdürüne getirdiğini ifade etti. Erakyol, patlayıcıların oradaki denizaltında bulunmadığını ileri sürdü. Patlayıcıların denizaltında herkesin görebileceği bir yere konulamayacağını belirten Erakyol, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı´nın envanterinde de bu tür özellikte bir patlayıcının yer almadığının belirtildiğini kaydetti. Biz askerler, savaşta da rastgele adam öldürmeye karşıyız diyen Erakyol, Savaşın da bir hukuku vardır. Dolayısıyla yasa dışı işi kabullenmeyiz. Böyle bir planı yapmayız. Subaylar ve astsubayları bırakın normal vatandaşlar bile yapmaz. dedi. Ermeni vatandaşların tehdit edildiği iddia edilen ihbar mektuplarının yeni olmadığını savunan Erakyol, Kafes Eylem Planı´nda da Ermeni okullarına yönelik bir adres, faaliyet bulunmadığını söyledi. Erakyol, Beykoz´daki ormanlık alanda bulunan mühimmatların köylülerin görebileceği şekilde gömülerek, kolayca bulunmasının sağlandığını, kolayca yön bulma özelliği olan SAT komandolarının böyle bir şey yapmasının anlamsız olduğunu söyledi. Kafes Eylem Planı´nda operasyon gücü görev komutanı olarak yer aldığının yazıldığını kaydeden Erakyol, bu planın yer aldığı DVD´nin bulunduğu belirtilen Levent Bektaş´ı hiç tanımadığını ve görmediğini söyledi.
Hücre yapılanması TSK´nın geleneklerinde mi var? dedi ortalık karıştı
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi´ndeki duruşmada ilk savunmayı tutuklu sanık Albay Levent Gülmen yaptı. Gülmen, Kafes Eylem Planı´nın, geleceği parlak subayların yükselmesine mani olmak için hazırlandığını kaydetti. Diğer sanık Deniz Kurmay Yarbay Halil Özsaraç ise savunmasında, iddia edilen planın bir komplo olduğunu ileri sürerek, Bu dava nedeniyle tutuklu ve tutuksuz sanıklar terfi edemeyecek. Komplocuların asıl hedefi budur. dedi. Özsaraç, Kafes Eylem Planının çıktığı iddia edilen Levent Bektaş´ı tanımadığını, Bektaş´ın kendisi için ´elalem´ olduğunu kaydetti. Özsaraç´ın savunması bittikten sonra çapraz sorgusuna geçildi. Müdahil avukatlardan Fethiye Çetin, Özsaraç´a Hücre yapılanması TSK´nın geleneklerinde mi var? sorusunu yöneltti. Bu sorunun ardından mahkeme salonu karıştı. Tartışmanın alevlendiğini gören mahkeme başkanı duruşmayı 17 Haziran 2010 tarihine erteledi.
Kafes iddianamesinde temel suçlama: Ergenekon üyesi olmak
´Kafes eylem planı´na ilişkin hazırlanan ve İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, 33 sanığın, ´Ergenekon Silahlı Terör Örgütü üyesi olmak´ suçundan 7,5 ile 15´er yıl arasında hapis cezasına çarptırılmaları istendi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 65 sayfalık iddianamede, şüpheliler Ahmet Feyyaz Öğütçü, Kadir Sağdıç, Mehmet Fatih İlgar´ın ´Ergenekon silahlı terör örgütüyle doğrudan bağlantılı olarak kafes operasyonu eylem planını hayata geçirmek üzere faaliyet yürüten yasa dışı örgütlenmede ´Danışma Kurulu´ adı altında emir ve komuta yetkisine haiz örgüt mensubu oldukları´ belirtildi. İddianamede, Mücahit Erakyol, Deniz Erki, Tanju Veli Aydın, Emre Sezenler, Hüseyin Doğancı, İsmail Bak, Metin Samancı, Levent Gülmen, Aydın Ayhan Saraçoğlu, Bülent Aydın, Bora Coşkun, Süleyman Erharat, Murat Aslan, Emre Tepeli, İbrahim Öztürk, Halil Özsaraç, Gürol Yurdunal, Ümit Özbek, Bülent Karaoğlu, Daylan Muslu, Hüseyin Erol, Mehmet İnce, Alpay Belleyici, İsmail Zühtü Tümer, Levent Olcaner, Özgür Erken, Metin Fidan, Türker Doğanca, Mesut Adanur ve Metin Keskin´in eylemlerinin de ´Ergenekon silahlı terör örgütüyle doğrudan bağlantılı olarak kafes operasyonu eylem planını hayata geçirmek üzere faaliyet yürüten yasa dışı örgütlenmenin üyesi olmak´ suçunu oluşturduğu kaydedildi. İddianamede, tüm sanıkların, TCK´nin 314. maddesinin 2. fıkrası ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu´nun 5. maddesi uyarınca 7,5 ile 15´er yıl arasında hapis cezasına çarptırılmaları istendi.
Hakim Kuban: Dava askeri mahkemeye gitsin
Hakim Oktay Kuban, davanın tutuklu sanıkları Mücahit Erakyol, Levent Gülmen ve Halil Özsaraç´ın kuvvetli suç şüphesi varlığını gösteren olgular bulunmadığı gerekçesiyle tahliye edilmelerini istemiş, ayrıca davanın Askeri Mahkeme´de görülmesi gerektiğini savunarak da karara şerh koymuştu. Kuban gerekçesinde ?Sanıkların üyesi olduğu örgütün TSK içerisinde hücre yapılanması yürüttüğü, asker olan şahısların örgütün askeri yapılanmasında yer aldıkları, sanıklar hakkında üzerlerine atılı suçları askeri mahallerde, askerlik hizmeti sırasında, aralarında askerlik görevi gereği ilişki kurarak, araç-gereç ve irtibatlarının askerlik görevleri sırasında yaptıkları anlatılmaktadır? iddiasında bulundu. Oktay Kuban ilk olarak Ergenekon savcılarının görevden alınması girişimi nedeniyle uzun süre kilitlenen HSYK Yaz Kararnamesi ile İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi´ne atanmasıyla gündeme geldi. Kuban, geçici görevle gittiği 9. Ağır Ceza Mahkemesi´nde Albay Dursun Çiçek´in ikinci kez tahliye edilmesi kararına da imza attı. Oktay Kuban, Kafes EylemPlanı´nın birleştirilmesi istenen Amirallere Suikast iddianamesi kabul edilirken tutuklu 9 teğmenin tahliye edilmesini istemiş ve muhalefet şerhi yazmıştı. Kuban´ın son ve çarpıcı icraatı ise Balyoz soruşturmasında sanıkları topluca tahliye etmesi olmuştu. Kamuoyunu şok eden bu girişime savcılarca itiraz edilmesi üzerine Kuban´ın 12. Ağır Ceza´daki görev arkadaşı diğer üye hakimler bu tahliyeleri oybirliğiyle iptal etmiş, Kuban´a da hukuk dersi verir mahiyette, manifesto niteliğinde bir tahliyeleri iptal gerekçesi yazmışlardı.
´Darbelere Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu´ adliye önünde eylem yaptı
Darbelere Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu, Kafes davasının başladığı Beşiktaş´taki İstanbul Adliyesi önünde darbecilere karşı eylem yaptı. ´Kafes darbecileri kafese, operasyon dedikleri cinayetti´ ve ´Hrant´ın katili Ergenekon çetesi´ yazılı pankart ve döviz taşıyan eylemciler ´darbelere dur de´ sloganı attı. Kafes sanıklarının adliyeye girmesinden sonra bina önünde bir araya gelen Darbelere Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu üyeleri basın açıklaması yaptı. Grup adına basın açıklamasını okuyan Zeynep Tanbay, Kafes eylem planının, darbecilerin hedeflerine ulaşmak için yapabileceklerinde sınır tanımadığını kanıtladığını söyledi. Kafes eylem planının gayrimüslimlere suikast, kundaklama ve tehdit faaliyetlerini kapsamakla kalmadığını belirten Tanbay, kaos oluşturmak için çocukların ve sivillerin gezdiği Koç Müzesi´nin TNT kalıplarıyla havaya uçurulmasını da hedeflediğini kaydetti. Tanbay, Kafes eylem plancılarının harekete geçtiğinin bir başka kanıtı ise planda, Hrant Dink, Rahip Santoro ve Malatya Zirve Kitabevi cinayetlerinden ´operasyon´ olarak söz edilmesi. Katliam darbeciler için operasyon olarak görülüyor. dedi. Bu operasyonel faaliyetlerin sorumlularının en ağır cezaya çarptırılmaları gerektiğini söyleyen Tanbay, tüm darbecilere en ağır cezalar verilene kadar bu davanın arkasında olacaklarını ifade etti. Açıklamanın ardından grup ´darbelere dur de!´ şeklinde slogan attı. Eylemin ardından grup olaysız dağıldı.
(15 Haziran 2010, 11:33), son güncel.: (16 Haziran 2010)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Kafes Eylem Planı manşetlerimiz
Kafes iddianamesinde arama yap
Tüm Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap