İkinci Ergenekon davasının 124. duruşması başladı. Dünkü duruşmada savunmasını yapan tutuklu sanık Servet Kaynak´ın bugün çapraz sorgusu yapılıyor.
İkinci Ergenekon´da 124. duruşma
İkinci Ergenekon davasının 124. duruşması başladı. Dünkü duruşmada savunmasını yapan tutuklu sanık Servet Kaynak´ın bugün çapraz sorgusu yapılıyor.
İkinci ´Ergenekon´ davasının 124. duruşması başladı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi´nde oluşturulan salonda görülen davanın bugünkü duruşmasına, gazeteciler Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay ile İbrahim Şahin´in de aralarında bulunduğu tutuklu 16 sanık katıldı. Tutuklu sanıklardan eski Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, eski İnönü Üniversitesi Rektörü Frof. Dr. Fatih Hilmioğlu, Oğuz Bulut, İbrahim Özcan, Mutafa Dönmez ve Ersin Gönenci ise duruşmaya gelmedi. Duruşmada, OdaTv´ye yönelik operasyonun ardından Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan bu davanın tutuksuz sanığı Yalçın Küçük de hazır bulundu
Dünkü oturumda yaptığı savunmasını özetlemek istediğini belirten tutuklu sanıklardan eski emniyet amiri Servet Kaynak, İbrahim Şahin ile ilk görüşmesinin 6 Kasım´da olduğunu belirterek, Bana 6 aylık bir görev olduğunu, arkama dönüp bakmadan göreve gidebileceğimi, isim listesi (S1 listesi) hazırlamamı söyledi. Görev teklifini kabul ettim ve arkadaşlarıma mesaj çekerek yeni bir görev olduğunu söyledim dedi. Böyle bir görevde kendisine onay verecek makamın intihar ettiği belirtilen Özel Harekat Daire Başkanı Behçet Oktay olduğunu ifade eden Kaynak, 8 Kasım 2008´de de daire başkanım Behçet Oktay´ı bilgilendirdim. Bana ´İbrahim Şahin ne derse evet de. Başkanımızı üzme´ dedi.
´Başkanımızı üzme´ demek, ne derse evet demektir. Bana ´görev onayı kadronuza gelir´ dedi şeklinde konuştu. Böyle bir görevde emir komuta zincirinin olamayacağını, Şahin´in Behçet Oktay´ın üzerindeki ağırlığı bildiğini dile getiren Kaynak, şöyle devam etti: Ahde vefa denilen bir şey vardır. Şahin, Hüseyin Kocadağ ile birlikte 1983 yılında özel harekatı kurdu. Şimdi Alevilere eylem yapacağımız iddia ediliyor. Kocadağ aleviydi. Onun için ölüme giderlerdi. İster ahde vefa, ister daire başkanlığı yapmış deyin. Bana bir görev verdi, ben de görevi kabul ettim. Telefonda görev veren bir örgüt örneği yok. Buradan örgüt çıkmaz. Demans hastası olduğu bilinen Şahin ile örgütsel irtibatımız olduğu iddia ediliyor. Ben 16 yıllık polisim. Devlete çalıştım. Hiç mi kıymetimiz yok?
OKTAY İLE ŞAHİN´İN ARASINDAN SU SIZMAZ. MUTLAKA BİLİYORDU
Daha sonra çapraz sorgusuna geçilen Kaynak, savcı Nihat Taşkın´ın, Şahin´in teklif ettiği görevin kapsamının PKK ile ilgili bir yurt dışı görevi olduğunu anladığınızı söylediniz. Bu görev teklifinde bir an için bir terslik olduğunu düşünmediniz mi? sorusuna, böyle bir düşünceye kapılmadığını ifade ederek, emrinde çok personel çalıştığını, hiçbir soruşturma geçirmediğini, kendisine hiç kimsenin gayri resmi iş teklif edemeyeceğini anlattı. Kaynak, Taşkın´ın sorusu üzerine bu görev teklifi nedeniyle Şahin ile yüz yüze görüşmediğini belirterek, Görevle ilgili ne düşündünüz? sorusuna ise Irak´ın kuzeyine harekatı olacağını düşündüğünü kaydetti.
O dönemde, 5 arkadaşının Musul´da kafaları kesilerek şehit edildiğini dile getiren Kaynak, Bu olaydan sonra ´kanları yerde mi kalacak´ diye başkanımıza (Behçet Oktay) defalarca söyledim. Bana ´operasyon olursa mutlaka sen yaparsın´ dedi diye konuştu. Taşkın´ın, Şahin bu göreve katılacak mıymış? sorusuna ise Kaynak, bu konuda bir şey bilmediğini, telefon tapelerinden bunun anlaşılacağını kaydetti. Tutuklandıktan sonra Şahin´in demans hastası olduğu için cezaevinde kendisini tanımadığını belirten Kaynak, Ermeni ve Alevi cemaatlerinin yöneticilerine düzenlenecek suikastlarda görev yapacak kişilerin isimlerinin yer aldığı belirtilen S1 listesine ilişkin, S1 suç listesi falan değil. Personel listesidir. Suç işlenip işlenmeyeceği niyet okuyuculuğu olur dedi.
Taşkın´ın Siz söyleyene kadar Behçet Oktay bu konudan haberdar mıydı? sorusuna ise Kaynak, Şahin ile aralarındaki muhabbete, ahde vefaya baktığımızda bilgisi olmaması mümkün değil. Oktay ile Şahin´in arasından su sızmaz. Mutlaka biliyordu. İbrahim Şahin beni tanımaz. Niye arasın. Oktay dediği için aramıştır yanıtını verdi. Kaynak, gözaltına alınmadan önce teşkilatlarında İbrahim Şahin´in müsteşar olacağının konuşulduğunu, isimlerini yazdırmayı düşünenlerin de olduğunu söyledi.
DURUŞMA SALONUNDAKİ KAYIT SİSTEMİ
Kendilerine bir tezgah hazırlandığını, bu tezgahta o dönemde Kayseri Emniyet Müdürlüğünde görevli Bünyamin E´nin bulunduğunu ileri süren Kaynak, şunları kaydetti: Buraya gelsin, konuşsun. Bünyamin E´nin burada olması gerekir. Bu işleri organize eden insan. Fatma Cengiz ile Şahin arasındaki güveni sağlayan kişi. Bünyamin E. olmazsa Şahin´in kimseye inanması söz konusu değildir. Kolejde arkadaşımdı, akademide de beraber okuduk. Kursta da devre arkadaşımdı. Çok iyi tanırım. Şahin hastadır falan ama özel harekat saplantısı var. Kamuflaj elbiseyi görünce... Tutuklu sanıklardan Hasan Ataman Yıldırım´ın, Behçet Oktay olayı incelemek için Genelkurmay Başkanlığından randevu alıyor. Görüşmeye gidecekken bir cinayete kurban gidiyor. Bu konuda bir şey biliyor musunuz? sorusuna Kaynak, Oktay´ın her zaman Genelkurmay Başkanlığı ile görüştüğünü söyledi. Kaynak, emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt´ın görevli olduğu dönemde de Oktay ile görüştüğünü belirtti. Duruşma, Kaynak´ın soruları yanıtlamasıyla devam ediyor.
Bu arada, duruşma salonunun bulunduğu binada ve salonun içinde Duruşma salonu girişinde ve duruşma salonunda görüntülü ve sesli kayıt alınmaktadır yazılı kağıtların asıldığı görüldü. Aynı salonda yapılan Balyoz Planı davasının son duruşmasında, izleyici bölümündeki heyete yönelik sözlerin, salondaki kameralar tarafından kaydedilememesi üzerine, duruşma salonundaki kamera ve ses kayıtları ile ilgili tüm seslerin kaydedilebileceği yeni bir düzenleme yapıldığı belirtildi. ( AA)
BEHÇET OKTAY GENELKURMAY´A GİDECEKTİ ÖLDÜRÜLDÜ
08 Haziran 2011 - Ergenekon davasının dünkü duruşmasında 2009´da intihar mı ettiği cinayete mi kurban gittiği tartışılan eski Özel Harekat Dairesi Başkanı Behçet Oktay´ın ölümüyle ilgili önemli bir gelişme yaşandı. Tutuklu sanık eski MİT´çi Hasan Ataman Yıldırım, Oktay´ın Genelkurmay´dan randevu aldığını ve görüşmeye gidecekken öldürüldüğünü söyledi.
Ergenekon davasının dünkü duruşmasında 2009´da intihar mı ettiği cinayete mi kurban gittiği tartışılan eski Özel Harekat Dairesi Başkanı Behçet Oktay´ın ölümüyle ilgili önemli bir gelişme yaşandı. Ergenekon davasının tutuklu sanığı eski MİT´çi Hasan Ataman Yıldırım, savunmasını yapan tutuklu sanıklardan eski emniyet amiri Servet Kaynak´a ´Behçet Oktay olayı incelemek için Genelkurmay Başkanlığından randevu alıyor. Görüşmeye gidecekken bir cinayete kurban gidiyor. Bu konuda bir şey biliyor musunuz?´ diye sordu. Yıldırım´ın sorusunu Oktay´ın her zaman Genelkurmay Başkanlığı ile görüşüyordu şeklinde cevaplayan Kaynak, emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt´ın görevli olduğu dönemde de Oktay ile görüştüğünü belirtti.
´ŞAHİN S1 LİSTESİ HAZIRLA DEDİ´
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince görülen ikinci Ergenekon davasının dünkü duruşmasında, tutuklu sanıklardan eski emniyet amiri Servet Kaynak, İbrahim Şahin ile ilk görüşmesinin 6 Kasım´da olduğunu belirterek, ´Bana 6 aylık bir görev olduğunu, arkama dönüp bakmadan göreve gidebileceğimi, isim listesi (S1 listesi) hazırlamamı söyledi. Görev teklifini kabul ettim ve arkadaşlarıma mesaj çekerek yeni bir görev olduğunu söyledim´ dedi. Böyle bir görevde kendisine onay verecek makamın intihar ettiği belirtilen Özel Harekat Daire Başkanı Behçet Oktay olduğunu ifade eden Kaynak, ´8 Kasım 2008´de de daire başkanım Behçet Oktay´ı bilgilendirdim. Bana ´İbrahim Şahin ne derse evet de. Başkanımızı üzme´ dedi. ´Başkanımızı üzme´ demek, ne derse evet demektir. Bana ´görev onayı kadronuza gelir´ dedi´ şeklinde konuştu. Kaynak, böyle bir görevde emir komuta zincirinin olamayacağını ve Şahin´in Behçet Oktay´ın üzerindeki ağırlığı bildiğini dile getirdi.
ARALARINDAN SU SIZMAZDI
Tutuklandıktan sonra Şahin´in demans hastası olduğu için cezaevinde kendisini tanımadığını belirten Kaynak, Ermeni ve Alevi cemaatlerinin yöneticilerine düzenlenecek suikastlarda görev yapacak kişilerin isimlerinin yer aldığı belirtilen S1 listesine ilişkin Taşkın´ın ´Siz söyleyene kadar Behçet Oktay bu konudan haberdar mıydı?´ sorusuna ise Kaynak, ´Şahin ile aralarındaki muhabbete, ahde vefaya baktığımızda bilgisi olmaması mümkün değil. Oktay ile Şahin´in arasından su sızmaz. Mutlaka biliyordu. İbrahim Şahin beni tanımaz. Niye arasın. Oktay dediği için aramıştır´ yanıtını verdi.
Kaynak, gözaltına alınmadan önce teşkilatlarında İbrahim Şahin´in müsteşar olacağının konuşulduğunu, isimlerini yazdırmayı düşünenlerin de olduğunu söyledi.
Ölümündeki sır perdesi aralanamadı
Eski Özel Harekat Dairesi Başkanı Behçet Oktay, 25 Şubat 2009 tarihinde aracında ölü bulunmuştu. Ankara Dikmen´de arabasının içinde ölü bulunan Oktay´ın intihar ettiği belirtilmişti. Oktay´ın ölümüne ilişkin yürütülen soruşturma 20 Nisan 2009´da intihar olduğu gerekçesiyle kapatılmıştı. Olayın cinayet mi, intihar mı olduğu ise hala tartışılıyor. Adli Tıp Kurumu´nun Oktay´ın ölümüne ilişkin raporunda vücudunda kırıklar, kanında kokain ve alkol bulunduğu ifade edilmişti. Bunun üzerine Oktay´ın ailesi olayın intihar olmadığını belirterek soruşturmanın kapatılmasını itiraz etmişti. Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi´nin takipsizlik kararını kaldırması sonrasında Ankara 4. Sulh Ceza Mahkemesi, olay anında Oktay´ın yanında bulunan Halil Kesici ve Oktay´a ilk müdahaleyi yapan doktor Özgür Doğa´yı dinlemişti. Oktay´ın kız kardeşi Şule Oktay da mahkemeye, kendisine gelen imzasız bir ihbar mektubunu mahkemeye sunmuştu. ( Yenişafak)
(07 Haziran 2011), son güncel.: (08 Haziran 2011)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: