CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner ile emekli Orgeneral Saldıray Berk´in de aralarında bulunduğu 14 sanığın ´Ergenekon terör örgütü üyeliği´ suçundan tekrar yargılanmalarına Yargıtay 11. Ceza Dairesi´nde devam edildi. Dava konusu iddiaya göre, Ergenekon davası kapsamında yargılaması yapılan ıslak imzalı ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´, Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner ile 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk öncülüğünde Erzincan´da uygulamaya konuldu. Hedef, Ergenekon davasının çökertilmesi idi.
14.09.2012 13:59 CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner ile emekli Orgeneral Saldıray Berk´in de aralarında bulunduğu 14 sanığın ´terör örgütü üyeliği´ suçundan yargılanmalarına Yargıtay 11. Ceza Dairesi´nde devam edildi. Yargıtay Konferans Salonu´nda yapılan duruşmaya, sanıklar CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner ile emekli Orgeneral Saldıray Berk katılmazken tutuksuz 7 sanık ve sanık avukatları hazır bulundu. Dava aslında 17 sanıklı.. Sanıklardan 3´ü ise MİT mensubu. Mahkeme, haklarında dava açılan MİT görevlileri Şinasi Demir, Kıvılcım Üstel ve Sadri Barkın İnce hakkında, MİT Kanunu´ndaki değişiklik sebebiyle yargılamanın durdurulmasına karar vermişti. Başbakan Erdoğan izin verdiği taktirde bu kişilerin yargılamalarına devam edilebilecek.
Duruşmanın başında 11. Daire Başkanı Hüseyin Eken, Cihaner´in avukatı Turgut Kazan´a tebligatın Cihaner´e ulaşıp ulaşmadığını sordu. Kazan, bunu bilmediğini ifade ederek, daha önce CHP Genel Başkanlığı´na çıkarılan tebligatın TBMM´ye de gönderilmesi gerektiğini söyledi.
ERSİN ERGUT´UN SAVUNMASI
Duruşmada daha sonra sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi. 15 Haziran 2012 tarihinde görülen ilk duruşmada, aralarında Saldıray Berk´in de bulunduğu 5 sanık savunmasını yapmıştı. Bugünkü duruşmada, kimlik tespiti yapılan sanık Iğdır İl Jandarma Komutanlığı Hizmet Muhafız Bölük Komutanı Ersin Ergut, ´Ergenekon terör örgütü üyeliği´ suçlamasına karşı savunmasını yaptı. Ergut, 2008 yılında Erzincan´a istihbarat subayı olarak atandığını belirterek, İsmailağa cemaatiyle ilgili faaliyetin atanmasından 6 ay önce başlatıldığını söyledi. Her şeyin bu soruşturmadan sonra başladığını ileri süren Ergut, ´Biz görevini yapan kamu görevlileriyken bir anda örgüt üyesi oluverdik. Ne olduğunu biz de anlamadık´ dedi.
Soruşturma kapsamında ´Ergenekon terör örgütü üyeliği´ iddiasıyla gözaltına alındığını ve tutuklandığını anlatan Ergut, tanımadığı, eğitimsiz, çeşitli suçlardan sabıkası olanların gizli tanık olarak aleyhlerinde ifade verdiklerini savundu. Gizli tanıkların ifadelerinde olayları anlatırken tarih ve zaman vermediğini iddia eden Ergut, ´Çünkü tarih ve zaman verirlerse yalan ortaya çıkacak´ diye konuştu.
Hakkındaki suçlamaları reddeden Ergut, şöyle konuştu: ´İddianame değil, roman gibi yazılmış. İddianameyi okuyunca kendimi 007 James Bond gibi hissettim. Aklım almıyor. 2 senedir düşünüyorum, en son vardığım kanaat şu, Erzincan Başsavcımız İlhan Cihaner ile Özel Yetkili Savcı Osman Şanal´ın birbiriyle olan çekişmesi yüzünden bunların başımıza geldiği kanaatine vardım. Buradaki kamu görevlileri örgüt üyesi oldu.´
Ergut, Çatalarmut Baraj gölünde bulunan mühimmatlarla ilgili, burasının yerini bile bilmediğini ifade ederek, cep telefonu sinyallerinden söz konusu tarihlerde burada bulunup bulunmadığının tespit edilmesini istedi. Mühimmatların kutularında ´Emniyet Genel Müdürlüğü´ ibaresi bulunduğunu belirten Ergut, bunun da araştırılmadığını söyledi. Ergut, bilgisayarında bulunan belgelerin ise polis tarafından konulduğunu savundu.
Ersin Ergut´un avukatı da müvekkili hakkındaki iddiaların gizli tanık ifadelerine dayandığını hatırlatarak, Tanık Koruma Kanunu´na göre gizli tanık ifadelerinin hükme esas alınamayacağını ifade etti. Müvekkilinin suçsuz olduğunu savunan Ergut´un avukatı, Ergut´un beraatine karar verilmesini istedi.
-Askeri araçların yürütülmesi önceden planlı imiş-
Daha sonra, Genelkurmay Başkanlığı´ndan gelen İdari Soruşturma Raporu okundu. Mahkeme Başkanı Eken, raporda, Orgeneral Saldıray Berk´in 2009 başlarında yaptığı ve darbe toplantısı olduğu öne sürülen seminer çalışmalarının daha önceden planlanmış yasal bir toplantı olduğunun belirtildiğini söyledi. Eken, raporda, Dursun Çiçek´in Erzincan´a gelişiyle ilgili hiçbir belgenin bulunmadığının, sanık Recep Gençoğlu´nun tutuklandığı gün birtakım askeri araçların üzümlü kavşağına doğru yürütülmesi faaliyetinin de daha önce planlanarak muhabere bölüğüne emir olarak bildirildiğinin anlatıldığını aktardı.
-Kazan´dan paralel soruşturma iddiası-
Daha sonra söz alan İlhan Cihaner´in avukatı Turgut Kazan, Erzurum Özel Yetkili Savcılığı´nın gönderdiği belgelerin bu davayla ilgili halen paralel bir soruşturma yürütüldüğünü ortaya koyduğunu söyledi.Soruşturmanın tamamlandığını ve yargılamanın başladığını vurgulayan Kazan, aynı soruşturma dosyası üzerinden Erzincan´da soruşturmaya devam edilmesinin hem adil yargılanma hakkını ihlal ettiğini hem de yasalara göre suç olduğunu öne sürdü. Kazan, savcılığın terörle mücadele şubesinden sanıklar hakkındaki eylemlerin suç olup olmadığı konusunda rapor istediğini, emniyetin de ´suç var´ dediğini anlatarak, ´Buna seyirci kalamazsınız. Biz burada neyi yargılıyoruz, kim veriyor bu kararları? Bu suçtur. Ben 12 Mart, 12 Eylül yargılamalarında bile böyle bir örneğe rastlamadım´ diye konuştu.Kazan, emniyete yazıyı gönderen, Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Rasim Karakullukçu hakkında görevi kötüye kullanma suçundan HSYK´ya suç duyurusunda bulunulmasını talep etti.
Sanık dönemin Erzincan Jandarma İl Alay Komutanı Ali Tapan da söz konusu raporu hazırlayan, terör şube müdürlüğü ekipleriyle husumetleri olduğunu belirterek, raporu kabul etmediklerini söyledi.
-Cihaner duruşmalara çağrıldı-
Mahkeme, duruşmaya verilen aranın ardından, İlhan Cihaner için TBMM ve CHP´ye çağrı kağıdı gönderilmesine karar verdi.
-Baraj gölü için cep sinyalleri araştırılacak-
Sanıklar Orhan Esirger ile Ersin Ergut´a el konulan ruhsatlı tabancalarıyla ilgili herhangi bir suçlama bulunmadığından sanıkların tabancalarının iadesine karar veren mahkeme, Çatalarmut Baraj Gölü´nde bulunan mühimmatlarla ilgili Ergut´un buraya gidip gitmediğinin cep telefonu sinyallerinden tespiti için araştırma yapılmasına hükmetti.
Mahkeme, Turgut Kazan´ın paralel soruşturma iddialarıyla ilgili olarak da Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı´ndaki soruşturmanın hangi kapsamda yürütüldüğü ve bu davada yargılanan sanıkların soruşturulup, soruşturulmadığının bildirilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı´na müzekkere yazılmasını kararlaştırarak, duruşmayı 7 Aralık 2012 tarihine erteledi. ( AA)
DAVANIN GEÇMİŞİ
İlhan Cihaner, emekli Orgeneral Saldıray Berk´in de aralarında bulunduğu 14 sanık hakkında kamuoyunda ´ıslak imza´ olarak da bilinen ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´nı Erzincan ve yöresinde hayata geçirmek iddiasıyla ilk dava, özel yetkili Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi´nde açıldı. Mahkeme, Cihaner´in de aralarında bulunduğu 10 sanık hakkında tutuklama kararı verdi. Adalet Bakanlığı müfettişlerinin Cihaner´e görevi kapsamında ´kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, birden fazla kişi ile tehdit´ suçu işlediği iddiasıyla yürüttüğü soruşturmada ise Yargıtay´a dava açıldı. Yargıtay 11. Ceza Dairesi, dosyanın aslı gelmeden fotokopi üzerinden yaptığı inceleme sonrasında Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi´ndeki davayı birleştirdi, ardından da tüm sanıkları tahliye etti. Dosyanın aslı üzerinden yargılama yapan Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi, hukuki irtibat olduğu gerekçesiyle davayı İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde Albay Dursun Çiçek´in yargılandığı davayla birleştirdi. 11. Ceza Dairesi´nin birleştirme kararı sebebiyle oluşan hukuki uyuşmazlığa İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi itiraz etti. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, üst mahkeme olarak Yargıtay´ın görevli olduğuna hükmetti. 11. Ceza Dairesi, Cihaner´in yargılanması için Adalet Bakanlığı´ndan soruşturma izni alınması gerektiğini belirterek, dosyayı Tunceli Ağır Ceza Mahkemesi´ne gönderdi. Bunun üzerine dosya önce Adalet Bakanlığı´na ve HSYK´ya gönderildi. HSYK 2. Dairesi, Cihaner´in İrticayla Mücadele Eylem Planı´nı Erzincan´da uyguladığı ve Ergenekon terör örgütüne üye olduğu iddiaları kapsamında yargılanması için kovuşturma izni verdi. HSYK, dosyayı Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı´na gönderdi. Başsavcılık, Cihaner ve diğer sanıklar hakkında iddianame düzenleyerek, son soruşturma kararı için Tunceli Ağır Ceza Mahkemesi´ne iletti. Tunceli Ağır Ceza Mahkemesi de, Cihaner´e yöneltilen ´terör örgütü üyeliği´ suçlamasının Anayasa´ya göre milletvekili dokunulmazlığı kapsamında olmadığını belirtti. Son soruşturmanın açılması kararı veren mahkeme, dosyayı Yargıtay´a yeniden gönderdi. Önceki davaya bakan Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 26 Mart 2012 tarihinde davaya yine kendisinin bakacağına hükmetti. İlk duruşma 15 Haziran 2012 tarihinde görüldü.
ERGENEKON DAVASINI ÇÖKERTME PLANI
Ergenekon süreci, 12 Haziran 2007 tarihinde Ümraniye baskınıyla başladı. HSYK, 2 Temmuz 2007 günü İlhan Cihaner´i Erzincan´a başsavcı olarak atadı. Ergenekon´da tutuklamaların başladığı günlerde, 2007 yılı Kasım ayında İsmailağa cemaati soruşturması için düğmeye basıldı. Soruşturmanın fitili, bir kadının ´Cemaat üyesi kocam beni dövüyor´ şikayetiyle yakıldı. Aile içi şiddet soruşturması, bir anda tüm Türkiye´yi kapsayacak şekilde bazı cemaatlere yönelik terör örgütü soruşturmasına dönüştürüldü. Ergenekon´da Veli Küçük ve arkadaşları tutuklandı, Erzincan´da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve Yeni Şafak Gazetesi Patronu Ahmet Albayrak dahil 16 ilde 235 kişi takibe alındı. 23 Şubat 2009 günü 29 kişi gözaltına alındı, 9´u tutuklandı. Yaygın iddia şuydu: Silivri´nin rövanşı Erzincan´da alınacak, tüm Türkiye´yi tarayan bir karşı dava yolu açılacaktı.
Bir kadının kocası tarafından dövüldüğü iddiasıyla başlatılan ´cemaat soruşturması´ masum insanların evlerine silah yerleştirerek yakalatmayı ve cemaatleri ´silahlı kalkışma´ aşamasında gösterme çılgınlığına kadar vardı. Kurmay Albay Dursun Çiçek´in ıslak imzalı ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ belgesi işte bu amaçla devreye sokularak cemaatler silahlı gösterilmeye, çok büyük gürültü koparılarak soruşturma AK Partili yetkililere dayandırılmaya kalkışıldı. Zaten hedef de buydu. Böylece Ergenekon soruşturma süreci en can alıcı açıdan vurularak durdurulmuş olacaktı. Cihaner soruşturmayı iki yıl boyunca Adalet Bakanlığı´ndan gizli yürüttü.
Ancak bu komploda yer almak istemeyen şahısların ihbarıyla plan suya düştü. Erzincan göletine atılarak jandarmaya buldurulması ve cemaatle bağlantılı gösterilmesi planlanan silahlar ihbar üzerine polis tarafından bulundu. Bu komploda yer alan çok sayıda tanık itiraflarda bulundu. Soruşturma inanılmaz şekilde genişledi. 3´ncü Ordu Komutanı Org. Saldıray Berk´in 1 numaralı, Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner´in 2 numaralı sanık olduğu 17 sanıklı Erzincan Ergenekon Terör Örgütü davası açıldı.
Soruşturma sürecinde savcılara baskılar yapıldı. Görevli dört savcı, yetkileri HSYK tarafından kaldırılarak soruşturmadan alındı. Ancak yerlerine atanan yeni savcı soruşturmayı tamamlayıp iddianameyi mahkemeye sundu. İddianame kabul edilerek dava açıldı. Dava sürecinde de inanılmaz baskılar yapıldı. 1 numaralı sanık Berk komutasında askeri araçlar şehir merkezinde yürütüldü. Dava duruşmalarında savaş uçakları mahkeme salonu üzerinde alçak uçuş yaptı. CHP´li milletvekilleri ile Radikal gazetesi muhabirleri devreye sokularak bazı tanıkların para teklifleriyle ifadelerinden vazgeçmesine çalışıldı. Bazı tanıklara silahlı saldırılar gerçekleşti. Dava skandal şekilde Yargıtay´a alındı ve sanıklar serbest bırakıldı. Bunu ispatlayan Yargıtay üyelerinin ses kayıtları internette yayınlandı.
12 Eylül darbecileri hakkında ilk iddianameyi hazırlayan, bu nedenle de meslekten atılan eski Savcı Sacit Kayasu, davanın skandal şekilde Yargıtay´a alınarak sanıkların tahliye edilmelerine en sert tepkiyi gösteren kişi oldu. Kayasu açıkça, Ergenekon örgütlenmesinin Yargıtay´a da sıçramış olabileceğini ifade etti. Yargıtay´ın davayı görev suçuna sokularak kapatma çabaları diğer mahkemelerden de tepki gördü. Cihaner´in yaptıklarının görev değil terör suçu olduğuna karar veren Tunceli Ağır Ceza Mahkemesi, Cihaner´in yeniden yargılanmasına karar verdi. Yargıtay´da terör suçlarına bakmakla yükümlü olan Daire, 9. Ağır Ceza iken, önceki davaya bakan 11. Dairesi devreye tekrar girdi ve yargılamaya bir kez daha bakmaya başladı. Bu itibarla hukukçular arasında, davanın bir kez daha kapatılacağı, hatta İstanbul´da yürütülen Ergenekon dava dosyasının birleştirme amacıyla Yargıtay´a alınarak onun da aynı şekilde kapatılacağı ileri sürülüyor.
İşte başlangıcından bugüne adım adım takip ettiğimiz Erzincan´daki Islak Komplo ve boşa çıkarılma süreci:
12.06.2007: Ergenekon soruşturması başladı: İstanbul Ümraniye´de bir evde 27 el bombası bulunmasıyla Ergenekon soruşturması başladı.
02.07.2007: Cihaner, HSYK tarafından Erzincan Başsavcılığı´na atandı. (Listenin devamı için tıklayın)
Abdullah Harun / kontrgerilla.com
(14 Eylül 2012, 13:59)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Yeniden görülmeye başlanan Cihaner davasının duruşmaları
Savcı: Ergenekon Yargıtay´da mı?
İŞTE ADIM ADIM ERZİNCAN´DAKİ ISLAK KOMPLO: CEMAATLERİ SİLAHLANDIRMA OPERASYONU
HSYK: Cihaner yargılanmalı
Cihaner´e şok: Yeniden yargılanacak
Erzincan´da savcı Cihaner ve Jandarma işbirliğiyle ´ıslak imza´ operasyonları
Erzincan iddianamesinde ara
Islak İmza iddianamesinde ara
Ergenekon ve bağlantılı tüm iddianamelerde ara
ISLAK İMZALI ´İRTİCA İLE MÜCADELE EYLEM PLANI´ MANŞETLERİMİZ
Cihaner´in gizli sorgu odası
Gizli tanıktan şok ifadeler: Cihaner ´terör arttırılmalı´ diyordu
SAVCI OLDUĞU ÖĞRENİLEN GİZLİ TANIK EFE´NİN MAHKEMEYİ SARSAN İFADELERİ
´Er Cihaner´i kurtarmak´ oyununa devam
Cihaner´i Yargıtay´da kurtarma planı manşetlerimiz
Tiyatro: Er Cihaner´i kurtarmak
Yargıda Kontrgerilla örgütlenmesi
Ergenekon, Balyoz ve benzer davaları engelleme girişimleri