Gezi Parkı eylemlerine destek veren ve kendilerine 'Sanat Meclisi' adını veren bir grup sanatçı, polisle çatışırken başına isabet eden gaz kapsülüyle hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın birinci ölüm yıldönümü sebebiyle 'Hayatı durdurun' çağrısı yaptı. Ancak bu çağrı, katılımın düşük olması yanında kamuoyundan da büyük tepki gördü. Gezi'de olduğu gibi bu kez de halkı ayaklanmaya çağıran bu sanatçıların çocuk ölümlerinden beslendiği ileri sürüldü. Bu sanatçıların sadece bazı çocukların ölümüne ağıt yaktığı, ancak diğer bazılarının ölümüne ise ısrarlı hatırlatmalara karşı sessiz kaldığına dikkat çekildi ve tepki gösterildi. Tepki gösterenlerden biri çarpıcı yazısıyla İnternethaber yazarı Süleyman Özışık oldu. 'Öldürülen bütün çocuklar için sokağa çıkacaksanız, gelin hep beraber çıkalım ve adaleti arayalım' diyen Özışık, 'Ama siz, 'Mesele adalet değil arkadaş, sen hala anlamadın mı?' derdindesiniz' diyor.
14.03.2015 19:16 Gezi Parkı eylemlerine destek veren ve kendilerine 'Sanat Meclisi' adını veren bir grup sanatçı, polisle çatışırken başına isabet eden gaz kapsülüyle hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın birinci ölüm yıldönümü sebebiyle 'Hayatı durdurun' çağrısı yaptı. Ancak bu çağrı, katılımın düşük olması yanında kamuoyundan da büyük tepki gördü. Gezi'de olduğu gibi bu kez de halkı ayaklanmaya çağıran bu sanatçıların çocuk ölümlerinden beslendiği ileri sürüldü. Bu sanatçıların sadece bazı çocukların ölümüne ağıt yaktığı, ancak diğer bazılarının ölümüne ise ısrarlı hatırlatmalara karşı sessiz kaldığına dikkat çekildi ve tepki gösterildi.
Tepki gösterenlerden biri İnternethaber yazarı Süleyman Özışık oldu. Özışık'ın yazısı şu şekilde:
Gezi Parkı eylemlerine destek veren ve kendilerine "Sanat Meclisi" adını veren bir grup sanatçı Berkin Elvan'ın birinci ölüm yıldönümü sebebiyle "Hayatı durdurun" çağrısı yapmış. Eylem için bir de video hazırlanmış.
Söz konusu videoda yer alan sözümona sanatçılar, "Ben Berkin Elvan'ım katilim nerede?" diye soruyor. Videonun bir yerinde Erdoğan'ın, "Polise kimin talimat verdiğini soruyorlar. Ben verdim, ben" sözüne yer verilerek katilin kim olduğunu da anlatmış oluyorlar.
Videoda yaşı Berkin Elvan'dan küçük bir kız başrolü oynuyor. Elinde bir ekmek, "Benim katilim nerede?" diye soruyor bu minik kız çocuğu. Her ayaklanma öncesi çocukları öldürtmek için öne süren kana susamışlardan başka bir şey beklenmezdi doğrusu...
Tarık Akan, Zuhal Olcay, Cahit Berkay, Şevval Sam ve Levent Üzümcü gibi çok sayıda sanatçı videoda adeta "Zombilerin Şafağı" filminden kesitler sunuyor!
Tüm umudu Berki'nin ölüsü, Atilla Taş'ın salak twitleri, Fethullah Gülen'in bedduaları olan Kılıçdaroğlu'nun "yalaka olmayan" sanatçıları, halkı adeta yeni bir ayaklanmaya davet ediyor.
11 Mart günü göreceksiniz. Bunlardan hiç biri meydanlara çıkmayacak. Bunları dinleyip sokağa çıkan 16 yaşında bir genç yağmacıların, çapulcuların, vandalların, şehir iblislerinin arasında kaza kurşunuyla ölecek ve bunlar bu kez o ölen çocuğun kemiklerini sıyıracak.
Daha önce yaptıkları gibi... Bir kez daha çocukları sokaklara döküp, tatil beldelerine giderek eğlencenin tadını çıkaracaklar!
Yaptıkları çağrı zerre kadar samimi değil. Erdal Eren'in katiline yıllarca "paşam da paşam" diye yalakalık eden bir güruhu nasıl samimi bulabilirsiniz ki?
Şu ülkenin Güneydoğu'sunda 40 bin insan can verirken, barış adına tek adım atmadılar.
Sorarlar adama... Bu tepkiniz ölüme, öldürmeye ve çocuk ölümüne ise, kurban eti dağıtırken işkence ile öldürülen Yasin Börü ve diğer 50 kişi için neden acınızı belirtmediniz? O insanlar bıçaklandı, üzerlerinden arabalar geçirildi, cansız bedenleri ateşe verildi. İnsanlığınızı o zaman hatırlayamadınız mı sokak soytarıları?
Burakcan bu ülkenin çocuğu değil miydi? Onun için gıkınız çıkmadı çünkü sizin sokaklara saldığınız katiller tarafından katledildi.
Daha geçen gün Ege Üniversitesi'nde filinta gibi bir genç katledildi. Ülkücü kökenli olduğu için mi kılınız kıpırdamadı en ölü seviciler?
Yayınlarıyla Allah'a ve Resulü'ne küfreden Çarli Hebdo olmayı iyi biliyorsunuz? Bu ülkede ölümüyle sizin o kokuşmuş ve kirli ideolojinize hizmet etmeyen biri katledilince niye üç maymunu oynuyorsunuz?
Akşama kadar çam üstünde fındık kır, rakı yanına beyaz peynir, sonra da "Ben Berkin Elvan."
Oh ne güzel prodüksiyon!
Berkin Elvan'ın katillerini arıyorsanız, hazırladığınız ayaklanma videosunu izleyin. Katil kimmiş, kimlermiş çok iyi göreceksiniz!
Artık size uyup da hayatı durduracak kimse yok. Siz o yıllar öncesinin darbe Türkiye'sine takılıp kalan minnak beyninizle otobüs bile durduramazsınız!
Millete çok büyük bir iyilik ettiniz. Katillerin ve hainlerin güncellemesini yaptı bu halk o hazırladığınız video sayesinde...
Derdiniz adalet falan değil. Yeni bir kalkışma fitnesini yaymaya çalıştığınız gözlerinizden ve sözlerinizden belli.
Türkiye'de yaşanan tüm adaletsizlikler ve öldürülen bütün çocuklar için sokağa çıkacaksanız, gelin hep beraber çıkalım ve adaleti arayalım. Ama siz, "Mesele adalet değil arkadaş, sen hala anlamadın mı?" derdindesiniz.
Milleti germeye gerek yok! Varsa siyasi bir mücadeleniz işte sandık geliyor. Gönderebiliyorsanız AK Parti'yi geldiği güzergahtan geri gönderin.
İlla sokaklara çıkılmasını istiyorsanız... Yüreğiniz varsa bizzat önce kendiniz inin sokaklara da görelim endamınızı... Namus ve şeref sahibiyseniz önce kendi çocuklarınızı çıkarın sokağa. Milletin çocuklarının üzerinden o kirli ellerinizi çekin.
Devlet sizin gibiler için çok güzel bir "kokteyl kanunu" hazırladı zaten... Gelin de tadına bakın! (Süleyman Özışık / İnternethaber)
HAŞMET BABAOĞLU: EVET DURDURUN!
Ayaklanma çağrısına bir başka tepki de Sabah yazarı Haşmet Babaoğlu'dan geldi. Babaoğlu'nun yazısı şu şekilde:
Evet! Durdurun!.. Bir grup Gezici sanatçı (!) toplanıp video çekmiş. Haydi çok sevdikleri kelimeyi kullanarak söyleyeyim; "ışık"tan yoksun yüzleriyle... Ve baştan aşağı rol, baştan aşağı eğreti ifadelerle... Geçmişler kameranın karşısına akılları sıra bize soruyorlar: "Rahat uyuyor musunuz? Huzurunuz yerinde mi?"
Görüntüyü tam orada durdurdum. Çünkü yüzlerine haykırmak istedim... Hayır! Masum halk çocuklarını öne sürüp arkalarına saklanarak halkçılık oynayan sizlerin varlığı yüzünden rahat uyuyamıyoruz. Evet! Gencecik insanları ayaklanmaya çağırıp sonra tatile giden, Maldivler'den Şişli'de gaz yiyormuş gibi tvit atan, Ankara'daki oğlunun Gezi Parkı yakınlarında polis tarafından götürüldüğünü canlı yayında anons eden kaşarların varlığı yüzünden huzursuzuz. Biri de kalkmış o videoda hiç utanmadan "nasıl gülebiliyorsunuz?" diye soruyor. Birlikte video çektiğiniz berbat komedi oyuncusu arkadaşlarına sor bunu... "Ben Berkin Elvanım" diye orada atıp tutuyorlar ya, iki senedir, tv'de, tiyatroda, filmlerde ucuz işlerle seyirciyi güldürüp ceplerini doldurmakla meşguller.
"Hayatı durdurun!" demişler. Evet! Durdurun! Yani, siz... Sizin "hayat" dediğiniz şey her neyse... İşte onu durdurun! Ne adalet var orada çünkü ne merhamet! Bütün ufku Cihangir ile Nişantaşı arasında sıkışıp kalmış bir dünyanın eziklikler, hırslar, hınçlarla tıka basa dolu "hayat"ından ne olacak!
"Sanat meclisi"ymiş adınız. Yahu ne sanatı, ne meclisi! Dönüp dönüp bina okudunuz. Bayat klişeleri kırpıp kırpıp yıldız yaparak ancak buraya kadar gelinebiliyor. Hep böyle gidecek, millet hiç uyanmayacak mı sandınız?
Uzun sözün kısası, diyorum ki... Hiç uğramadığınız mahallelerin acılarını kaşıyıp çocuklarını kışkırtmayın! Kışkırtacaksanız... İçinizde çürümeye direnmiş insani bir yan kalmıştır elbet, onu kışkırtın ki, filiz versin, gelişsin. (Haşmet Babaoğlu / Sabah)
HALKI AYAKLANMAYA ÇAĞIRDI, KENDİSİ HEYKEL AÇILIŞINA GİTTİ!
Videoda yer alan sanatçılar arasında bulunan Tarık Akan, halktan hayatı durdurmalarını isterken, kendisi İstanbul’da bir açılışa katıldı. Geçtiğimiz günlerde vefat eden Yazar Yaşar Kemal için dikilen anıtın açılışına katılan Tarık Akan, “bu heykelin yeri gerçekten çok güzel. Yaşar ağabeyin heykeli harap olmak üzereydi. pazar gecesi heykeli buraya taşıdılar, mutlu olduk. Ülkemdeki bütün heykellerin yanındayız” dedi. Heykel açılışında Akan’a bazı ünlü sanatçılar da eşlik etti.
GEZİ PARKI'NA 8 KİŞİ GELEBİLDİ
Öte yandan ayaklanma çağrısına çok az katılım olduğu gözlendi. Sadece Okmeydanı'nda bazı gösteriler ve polisle çatışma yaşanırken Taksim Gezi Parkı'nda ise sadece 8 kişi gösteri yaptı. Parkın merdivenlerine kırmızı boya döküp “Berkin burada” yazılı pankart açan liseli gençlerle polis arasında arbede yaşandı.
Geçtiğimiz günlerde yayınlanan bir video ile bazı sanatçılar, 11 Mart'ta yani Berkin Elvan'ın ölüm yıldönümünde "hayatı durdurun" çağrısı yapmıştı. Sanatçıların "hayatı durdurun" çağrısından sonra eylemlerin olması beklenirken, Gezi Parkı'nda yalnızca 8 liseli genç eylem yapmak istedi.
Gezi Parkı'nda toplanan ve kendilerine 'Lise Anarşist Faaliyet' adını veren 8 liseli genç, Berkin Elvan'ın ölüm yıl dönümünde eylem yapmak istedi. Yanlarında getirdikleri kırmızı boyayı Gezi Parkı'nın merdivenlerine döken grup, "Berkin burada" yazılı pankart açtı.
Grup daha sonra slogan atmaya başlarken, olay yerine sivil polis sevk edildi. Polis grubun elindeki pankartı almak isteyince arbede yaşandı. Eylemcilerin bazıları çıkan arbedede merdivenlerden yuvarlandı. Yuvarlanan eylemcilerin yüzü kırmızı boyaya bulanırken, olay yerine takviye ekip sevk edildi.
Polis uzun uğraşlar sonucu pankartı eylemcilerin elinden aldı. Polis eylem yapan 8 genci gözaltına alarak polis otosuna bindirdi.
TAKSİM GEZİ OLAYLARIYLA İLGİLİ MANŞETLERİMİZ
Belgeleriyle Gezi´nin Ardındakiler
(14 Mart 2015, 19:16)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: