Ankara'da, himmet adı altında para toplayarak Paralel örgütü finanse etmekle suçlanan 5 sanığın yargılanmasına başlandı. Sanıkların 21 yıldan 46'şar yıla kadar hapsi istenen dava iddianamesinde, toplanan paraların ABD'ye gönderildiği, evli örgüt mensuplarının maaşlarından yüzde 10'un, bekarlardan ise 15-20'nin 'himmet' olarak alındığı ve 'Kutsal Hoca Payı' olarak doğrudan Pensilvanya'ya gönderildiği, paranın, kutsal-muhterem kabul edilen Gülen'in masrafları, ABD'de Türkiye aleyhine faaliyet gösteren lobiler, basın-yayın kuruluşları, seçimlerde desteklenen adayın kampanyası ve çalıştıkları örgütler için harcandığı' kaydediliyor.
11.03.2016 21:33 Kamuoyunda 'Kutsal Hoca Payı' davası olarak da bilinen Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) için 'himmet' adı altında müteahhitlerden para topladığı iddia edilen 5 kişinin 'silahlı terör örgütüne üye olmak', 'Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun'a muhalefet' ve 'zimmet' suçlarından yargılanmasına Ankara'da başlandı.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) için "himmet" adı altında müteahhitlerden para topladığı iddia edilen 5 kişinin "silahlı terör örgütüne üye olmak", "Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun'a muhalefet" ve "zimmet" suçlarından yargılanmasına başlandı.
Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Kenan Ünal, tutuksuz sanıklar Mesut Güneş, Mülazım Ünal, İlker Kılgöz ve Mustafa Erkul ile sanıkların avukatları katıldı.
SANIK SAVUNMALARI
Sanık Mesut Güneş, savunmasında, suçlamalarla ilgisinin bulunmadığını, davada tanık dahi olamayacağını ileri sürdü. "Sıradan, sade bir vatandaşım. Bir kuruş vergi borcu olmayan, vatanını, milletini seven biriyim" diyen Güneş, iddianamedeki, "FETÖ'ye yardım topladıkları, evlerde toplantı yaptıkları" yönündeki suçlamaların hatırlatılması üzerine şunları söyledi:
"Bu toplantılarda hiçbir zaman bulunmadım. Bu arkadaşlarla hiçbir zaman para alışverişim olmadı. Suçlamaları kabul etmiyorum. Terör örgütü üyeliğiyle ilgili dosyada delil yok. Böyle bir üyeliğim de yok. Evimdeki notlarda bulunan rakamlar, verdiğim zekatlarla alakalıdır. Kimseden para toplamadım. Hiçbir zaman yurt dışına havale yapmadım. "
Sanık Mülazım Ünal da suçlamaları reddederek, "Terör örgütüyle ne ilişkim var ne de böyle bir örgüt olduğuna inanıyorum" dedi.
Kimse Yok mu Derneğinin Ankara Şubesi yöneticilerinden olduğunu bildiren Ünal, şöyle konuştu:
"Dernek için makbuz karşılığında para toplamışımdır. Onun dışında terör örgütüne, şuraya buraya para vermem söz konusu değil. Parayı biz derneğe veririz. Zaten paralar şartlı bağış olarak gelir. Örneğin yurt dışında Afrika'da katarakt ameliyatı projeleri var, su kuyusu projeleri var. İnsanlar katarakt için verir, su kuyusu için verir. Kurban parası adı altında para toplamayız. Makbuz karşılığı olmayan para toplamadık. Bize şartlı olarak gelen paraları İstanbul'daki merkeze göndeririz, onlar da hangi ülkede proje varsa oralara gönderir."
Sanık Kılgöz ise 1993-2010 yıllarında müteahhitlikle uğraştığını, o dönemde zekat ve fitre dağıttığını, ancak 2011'den beri sigortalı çalıştığını anlattı. Suçlamaları reddeden Ünal, "Hiçbir terör örgütüne üye değilim. Böyle bir örgüt tanımıyorum. Evde bulunan Fetullah Gülen'in kitapları, bandrollü, piyasada satılan kitaplar. Zamanında almışız" diye konuştu.
"Cemaat" denilen grubun toplantılarına katılmadığını söyleyen Kılgöz'e soruşturma aşamasında verdiği ifadedeki, "Arkadaşlarla düzenli aralıklarla hangimizin evi müsaitse toplanırdık" cümlesi hatırlatıldı ve arkadaşlarının kim olduğu soruldu. Kılgöz, isimleri hatırlamadığını savundu.
Sanık Mustafa Erkul ise "Fetullah Gülen oluşumuyla irtibatı olmadığını" ifade etti. "Fetullah Gülen oluşumu denetiminde toplantı yapılmadığını ve para toplamadığını" ifade eden Erkul, yurt dışına para transfer etmediğini söyledi. Tutuklu sanık Kenan Ünal da "böyle bir örgütsel yapıyı kabul etmediğini" belirterek "Hiçbir yapıyla, şunla bunla alakam olmamıştır. Özellikle Fetullah Gülen cemaatiyle" dedi.
Yardım amaçlı para toplamadığını söyleyen Ünal, "örgüt ya da örgüte yakın kuruluşlara para gönderdiğinin" iddia edildiğinin hatırlatılması üzerine, "Yurt dışına gidip geliyoruz. Yurt dışında da kendimize göre bir şeyimiz olsun diye dilimizin bir kenarında vardı. Ciddi manada oralarda birtakım faaliyetler, lobicilik falan yapılabilir diye vermeyi düşündük. Aslında cami yapılır diye verdik, ama olmadı" diye konuştu.
TANIK İFADELERİ
Tanık Hasan Çatkaya sanıklardan Kenan Ünal'ı tanıdığını bildirerek, şunları kaydetti:
"4-5 yıl kadar önce birkaç arkadaşıyla geldi, yardım topladıklarını söylediler. Ben de 2-3 kez 3-5 bin lira para verdim. Bu paraları bazen üniversite öğrencilerine burs bazen de yurt inşaatı için verdim. Ama 4-5 yıldır gelip gitmiyor. Ayrıntısını bilmiyorum, ancak, 'Yurt yapıyoruz' ya da 'Öğrenci okutuyoruz' diye istedikleri paraların Samanyolu okullarında okuyan öğrenciler ve onların yurtları için olduğunu biliyorum. Onun dışında Fetullah cemaati ya da örgütü için para topladıklarına ilişkin talepleri olmadı."
Çatkaya, 4-5 yıl önce oğlunu İncek'te, cemaatin olduğunu bildiği bir okula yazdırmayı düşündüğünü ve o sırada öğrendikleri sonucunda, "yardımların yerine ulaştığından şüpheye düştüğünü" bildirdi.
Tanık Saki Kalender ise sanıklara değil, ama "Fetullah Gülen cemaatine" kurban ya da burs için 17-25 Aralık'tan önce para verdiklerini anlatarak, "Gelen hiçbir grubu boş çevirmemişiz" diye konuştu.
DİĞER TANIKLAR ZORLA GETİRİLECEK
Mahkeme, gelmeyen tanıkların zorla getirilmelerine ve bazı dijital verilere ilişkin bilirkişi raporu alınmasına karar verdi.
Sanık Kenan Ünal'ın, "teröre finans sağlama" ve "zimmet" suçlarından tahliyesine, "terör örgütü üyesi olmak" suçundan tutukluluğunun devamına karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.
İDDİANAME
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) finansal destek sağlamakla suçlanan 5 kişi hakkında, "silahlı terör örgütüne üye olma", "Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna muhalefet" ve "zimmet" suçlarından hazırladığı iddianamede sanıklar Kenan Ünal, Mesut Güneş, Mülazım Ünal, Mustafa Erkul ve İlker Kılgöz'ün 21 yıl 3'er aydan 46'şar yıla kadar hapsi isteniyor.
Sanık Kenan Ünal'ın, "FETÖ'nün Keçiören müteahhitler ağabeyi olduğu", Mülazım Ünal ve diğer şüphelilerle "mütevelli heyeti" oluşturduğu bildirilen iddianamede, sanıkların, esnaf ve iş adamlarından "öğrenci bursu, zekat, himmet, yardım" adı altında para toplayarak, örgütü finanse ettikleri anlatılıyor.
Sanıkların "terörizmin finansmanı" suçunu işledikleri vurgulanan iddianamede, sanıklardan Kenan Ünal'ın, "şüpheli havale" işlemleri yaptığı, kendine ait hesaba da "şüpheli havaleler" yapıldığı, Ünal'ın, yurtdışında The Respect Institute Inc. isimli kuruluşa 9 bin 995 dolar gönderme talimatı verdiği bildiriliyor.
2 MİLYON DOLARLIK TRANSFER
MASAK raporunda, ABD'de faaliyet gösteren bu kuruluşun, "Gülenist kuruluş" olarak geçtiği ve ABD'deki banka hesabına, 7 Şubat 2013 ile 6 Haziran 2014 arasında 147 farklı kişi tarafından 2 milyon 112 bin 332 dolar gönderildiği kaydediliyor.
KUTSAL HOCA PAYI: EVLİLERDEN YÜZDE 10, BEKARLARDAN 15-20
Evli örgüt mensuplarının maaşlarının yüzde 10, bekârların maaşının yüzde 15-20'sinin "himmet" olarak alındığına yer verilen iddianamede, toplanan paraların yüzde 10-15'inin "Kutsal Hoca Payı" olarak doğrudan Pensilvanya'ya gönderildiği de aktarılıyor. Paranın, kutsal-muhterem kabul edilen Gülen'in masrafları, ABD'de Türkiye aleyhine faaliyet gösteren lobiler, basın-yayın kuruluşları, seçimlerde desteklenen adayın kampanyası ve çalıştıkları örgütler için harcandığı" kaydediliyor.
Paralel yapı-15 Eylül (2015) 'Ankara Himmet/Kutsal Hoca Payı' soruşturması manşetlerimiz
Paralel yapı-Finansal uzantıları manşetlerimiz
Gülen: Parasız kaldık, himmetleri katlayın
(11 Mart 2016, 21:33)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: