MHP, Genel Başkan adayı Meral Akşener'i disiplin kurulunun kararı ile ihraç etti. Adı sık sık FETÖ bağlantısı iddialarıyla anılan Akşener, FETÖ'cülerin darbe girişimi başarılı olsaydı Başbakan olarak düşünülüyordu. Akşener de 15 Temmuz'dan önceki konuşmalarında bu konuya dikkat çekiyordu. 15 Temmuz darbe sürecinde darbe karşıtı tepki vermemesi de dikkat çekmişti. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında düzenlenen operasyonlarda Akşener bağlantısı bulunan bazı MHP'li isimler de FETÖ bağlantıları nedeniyle gözaltına alınıp tutuklanmıştı.
11.09.2016 16:29 MHP'nin Merkez Disiplin Kurulu, Meral Akşener'i ihraç etme kararı aldı. Meral Akşener'in parti üyeliğinden kesin çıkarma cezası ile cezalandırılmasına oy birliğiyle karar verildi.
FETÖ'NÜN BAŞBAKANI OLACAKTI
Meral Akşener FETÖ'cülerin darbe girişimi başarılı olsaydı Başbakan olarak düşünülüyordu. Akşener de 15 Temmuz'dan önceki konuşmalarında bu konuya dikkat çekiyordu.
Akşener'in 15 Temmuz darbe süreci gecesinde açıklama yapmaması ve darbe karşıtı tepki vermemesi de dikkatleri çekmişti.
AKŞENER'DEN TEPKİ
Akşener ise ihraç kararına yaptığı çeşitli açıklamalarla tepki gösterdi. Akşener, ihraç edilmesinin kendi nazarında yok hükmünde olduğunu söylerken "Meşruluğu tartışmalı bir yönetimin aldığı kararın Türk milletinin vicdanında bir karşılığı yoktur" dedi.
Yargı yoluna başvuracağını söyleyen Akşener açıklamasında, “Partimizin teşkilâtlarını kapatanları, ülkücü hareketin değerli mensuplarını partimize sızmakla suçlayan, imzasız ihbar mektupları ile gözaltına alınması karşısında el ovuşturanları, ülkücüler unutmayacaklardır. Dolayısıyla şahsımın ihraç edilmesi eylemi nazarımda yok hükmündedir. Meşruluğu tartışmalı bir yönetimin aldığı kararın Türk milletinin vicdanında bir karşılığı yoktur” ifadelerini kullandı. MHP Merkez Disiplin Kurulu Başkanı Halil Öztürk, Üsküdar İlçe Teşkilatı üyesi Meral Akşener'in yapılan gizli oylama ile parti üyeliğinden 'kesin çıkarma' cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğini açıklamıştı.
MHP'den ihraç kararı
MHP Disiplin Kurulu, ''Ekmeleddin İhsanoğlu bir paralel proje ise, onun seçen baş paralelci Devlet Bahçeli'dir'' sözlerini gerekçe göstererek Meral Akşener'in ihracına oy birliğiyle karar verdi.
MHP Genel Merkezi, genel başkan adaylarından Meral Akşener'in Devlet Bahçeli'yle ilgili 'baş paralelci' sözleri için 17 Nisan'da soruşturma başlattı. Genel Merkez'in Genel Başkan Adayı Meral Akşener ve MHP Çağrı Heyeti üyeleri Ayhan Erel, Ali Sağır ve Mehmet Bilgiç geçen günlerde kesin çıkarma talebiyle Disiplin Kurulu'na tedbirli olarak sevk edilmişti. Konuya ilişkin yazı, Akşener ve çağrı heyeti üyelerine gönderildi.
"Sözlü veya yazılı savunma olabilir"
Parti tüzüğünün disiplin ile ilgili 73. maddesinde "Disiplin Kuruluna sevk edilen partili kendisini sözlü veya yazılı savunabilir. Savunma için süre, savunmaya davet yazısının tebliğinden itibaren 15 gündür. Ancak, seçimlerde ve herkesin gözü önünde veya yayın yoluyla işlenen disiplin suçlarında bu süre 7 gündür" ifadesi yer aldı.
Tüzüğün partili üyelerin görev ve sorumluluklarını düzenleyen 11, disiplin cezalarını gerektiren halleri kapsayan 78 ve disiplin kuruluna tedbirli olarak sevki içeren 81. madde doğrultusunda haklarında işlem başlatılan isimler, 73. madde dolayısıyla savunmalarını tebliğden itibaren bir hafta içerisinde vermeleri gerektiği belirtilmişti.
Akşener cephesinden tepki
MHP'deki değişimden yana olan hukukçular, genel merkezin Akşener'i disiplin kuruluna sevk edemeyeceğini iddia ediyordu. MHP Disiplin Kurulu, Akşener'in ihracına oybirliği ile karar verdi. Yeniçağ gazetesine açıklamada bulunan Akşener, ''Gayri hukuki süreci yargıya taşıyacağım'' dedi.
İhracı istenen Çağrı Heyeti’nin 3 üyesi hakkında kesinleşmiş bir karar olmadığı ve ihraç sürecinin devam ettiği açıklandı.
AKŞENER TÜRKİYEM TV'DE KONUŞTU
Akşener bir açıklama da Türkiyem TV'de yaptı. İşte Akşener'in açıklamalarından satır başları:
Madem ki problem benim, guguk kuşluğunu bırakın, bu siyasi mücadelenin neticesinde benim kellem talep ediliyorsa, buyrun buradayım, dolayısıyla ben hazırım.
Gözaltılar trajikomik
Ergenekon, Balyoz davalarında insanların hakları yendi. Ondan sonra “özür dileriz, biz faka bastık, kandırıldık” dediler.
FETÖ ile mücadele doğru bir mücadeledir. Biz bu mücadelenin yanındayız. Dolayısıyla FETÖ’yle yapılan mücadeleyi sulandıracak, suçsuz insanları suçlayacak hareketler FETÖ mensuplarını mağdur ve mağrur duruma düşürür.
5 dakika Google’a baksalardı, Yavuz Selim Demirağ’ın İmamların Öcü diye kitap yazdığını, FETÖ’yü yerden yere vurduğunu görürlerdi. Gözaltılar trajikomik.
Muhbirlik mevzusunun çok iyi takip edilmesi gerekir
Ülkücü hareketin içinden hiç muhbirin, pişmanlık yasasından faydalanın olmadığını şerefle anlattım. Yılma Durak, Muhsin Yazıcıoğlu, Sami Bal, adını sayamayacağım diğer abilerimiz de dahil o kadar işkenceye rağmen birbirini suçlamadığı bir oluşumuz biz. Bu muhbirleri hassassiyetle takip edeceğiz.
"Ülkücülük ile demokrasi ikiz kardeştir”
Delegeler seçim istediğini söylüyor. 1 Kasım’dan sonra büyük bir mağlubiyet var. Dolayısıyla biz bunu konuşmak ve yönetimi değiştirmek istiyoruz” diyorlar. Yönetimi kantara çıkmaya çağrıyorlar. Mesele bu. Bu bizim iç meselemiz. Ülkücü harekatın şiarıdır bu; “ülkücülük ile demokrasi ikiz kardeştir”.
Öyle bir hale geldi ki, Bahçeli’nin imalarıyla paralelci oldum. Havuz medyası o günden sonra Bahçeli’nin yanında oldular. Bu konuyla ilgili kesinlikle hukuk mücadelesi vereceğim.
'Ülkücü, Ülkücünün kardeşidir' şiarını yok ettiler
Hukukta gizli muhbirliğin değil, imzalı muhbirliğin olması gerekiyor. Başta Cumhurbaşkanı ve Başbakan buna müdahale etmek zorundadır.
Bizim hareketimiz muhbiri, pişmanı olmayan bir harekettir. Ülkücü ülkücünün kardeşidir şiarını yok ettiler.
Bana iftira atmalarının sebebi 17-25 Aralık ile ilgili sözlerim
17-25 Aralık’a kadar her şey mubah, 17-25 Aralık’tan sonraki fasılda o gün hizmet hareketi dediğiniz harekete şimdi FETÖ diyerek işin içinden sıyrılıyorsunuz. Böyle bir aklanma olamaz.
Benimle ilgili iftiraya sebep olan şey 17-25 Aralık’la ilgili söylediğim sözler.
Büyükçekmece ve Amasya'da yaptığım bu iki konuşmaya baktığınız zaman, ben bu sözleri Bahçeli’nin Grup Toplantılarında söylediği sözleri tekrar ettim. Bahçeli'nin söylediği sözler için bana FETÖ'cü yastası yapıştırdılar.
Kendimden şüphem olsa mahkemeye vermezdim. Hiçbir şikayetçi bu konularla ilgili mahkemeye veremedi, ben verdim.
Bahçliye soruyorum şimdi; 17-25 Aralık operasyonlarıyla ilgili düşünceleri değişmiş midir? 17-25 Aralık’ta yapılan operasyonlar Başbakanına bir kumpas mıdır?
Ekmeleddin İhsanoğlu için de paralel dediler. Eğer biz paralelsek, bizi partiye kim aldı? O zaman baş paralel kim oluyor?
Şahsıma, Devlet Bahçeli tarafından ‘kahpelik’ de dahil tam 137 hakaret edildi.
MHP bünyesinde mücadeleye devam edeceğiz
5. parti kurmamız için çok çaba sarf ettiler. Biz bu yola çıktığımızda partimizin içinde böyle bir değişimi gerçekleştirebilir miyiz diye yola çıktık. Biz MHP bünyesinde hukuk ve demokrasi mücadelemize devam edeceğiz.
“Başbakan olacağım” dediğimde insanlar benimle dalga geçebilirdi ama milletimiz bana inandı. MHP içinde muhalif kanat olarak çok güçlü bir kanat oluşturduk. Ve ben bu hareketin sadece sözcüsüyüm.
Delegeler gitmemi istiyorsa gideceğim
Buradan meydan okuyorum. Sayın Devlet Bahçeli Çankaya’da bir salona delegelerimizi toplasın, "Meral Akşener kalsın mı, gitsin mi?" diye oylama yapılsın. Gitsin denirse hukuk mücadelesi başlatmayacağım ve bu işi bırakacağım. Gelin bu işi dürüstçe, mertçe yapalım.
Cumhurbaşkanı darbecilerin başbakanını açıklasın, hep beraber yüzüne tükürelim
Cumhuriyetin kurucu değerlerinin Türk milliyetçileri olduğunu düşünüyorum. Ben gittiğim her yerde Atatürk için birinci başbuğumuz, Alparslan Türkeş için ikinci başbuğumuz dedim. Ve başbuğlarımızın düşüncelerini şiar edindim. Bu yüzden havuz medyası tarafından darbenin başbakanı ilan edildim.
28 Şubat’a direnen bir kadından darbeci çıkar mı? Böyle bir şey teklif bile dahil edilemez.
Bugüne kadar bütün darbelerin bütün başbakanları, cumhurbaşkanları darbeyi yapanların arasından olmuştur. Buradan Cumhurbaşkanına sesleniyorum, darbenin sivil başbakanı kim olacaktı açıklasın. Hep beraber yüzüne tükürelim.
Ülkücüler bu ülkenin sinir uçlarıdır
Ülkücü hareket mensupları bu ülkenin asli unsurlarıdır. Rahmetli Başbuğ derdi ki, "Türk milliyetçileri Ülkücüler bu ülkenin sinir uçlarıdır". Nitekim bu FETÖ'ye karşı da ilk yazanlar çizenler Ülkücü hareketin mensupları, kalemleridir.
Şehitlerimizin ailelerine başsağlığı ve sabır, ülkemize ferahlık diliyorum.
Biz bu değişimi sağladıktan sonra Ülkücü hareketle bunu başaracağız, ben buna yürekten inanıyorum.
Paralel yapı-MHP bağlantısı manşetlerimiz
(11 Eylül 2016, 16:29)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: