Özal'a suikast davasının tek sanığı Levent Ersöz, delil yetersizliğinden beraat etti. Dava kapanırken, savcının mütalaasında yer alan bir cümle dikkatleri çekti: 'Sorumluların ihmalleri yüzünden kirli eller ortaya çıkarılamamıştır.'
29.11.2014 14:00 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın zehirlenerek öldürüldüğü ile ilgili açılan davanın karar duruşması önceki gün yapıldı. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tek sanık emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Ersöz'ün avukatı ve Özal ailesinin avukatı katıldı.
Özal ailesinin avukatı soruşturmanın genişletilmesini talep etti.
'SÜREÇ HATALAR ZİNCİRİYLE DOLU'
Avukatların taleplerinin ardından cumhuriyet savcısı, esas hakkında mütalaasını verdi. Savcı, mütalaasında Turgut Özal'ın kesin ölümünün tespit edilememiş olmasının, bir hastalık sonucu mu vefat ettiği yoksa menfur bir suikast sonucu mu öldürüldüğünün, hastalanmasına müteakip vefatına kadar yapılan idari ve adli hatalar zincirlemesi sonucu gerçeğin ortaya çıkmasının engellendiği ve kaybolduğunu belirtti.
'BİZİ AFFETMESİNİ DİLİYORUZ'
Mütalaada ayrıca şu ifadeler yer aldı: "Ülkemize büyük hizmetler vermiş Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın hastalık nedeni ile değil de menfur bir suikast sonucu öldürülüp öldürülmediği konusundaki belirsizlik nedeniyle zamanında yapılmayan klasik otopsi ve ölüm esnasında maktulden alınmayan verileri almayarak delillerin kaybolmasına neden olan sorumluların ihmalleri yüzünden kirli eller ortaya çıkarılamamıştır. Yargı adına bizi affetmesini dilemekten başka söylenecek söz kalmamıştır. Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın mekânı cennet ve ruhu şad olsun."
Savcı, sanığın atılı suçu işlediğine dair cezalandırılmasına yeterli, kesin delil bulunmadığından beraatına karar verilmesini talep etti.
Ersöz ve avukatı da beraat talepli savunma yaptı.
KARAR: BERAAT!
Mahkeme, atılı suçu işlediğine dair yeterli delilin olmaması ve suçun sabit olmaması gerekçeleriyle Ersöz'ün beraatine karar verdi.
AHMET ÖZAL: DAVA KAPANMADI, BABAM ZEHİRLENDİ
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal, "Levent Ersöz beraat etti, Özal suikast davası kapandı" şeklindeki haberlerin kamuoyuna doğru yansıtılmadığını söyledi. "Babam zehirlendi. Dava kapanmadı. Soruşturmanın genişlemesi için tüm hukuki yolları kullanıyoruz" dedi. Daha sonra sözü yanında bulunan avukatı Prof. Dr. Hasan İşgüzar'a verdi.
Prof. İşgüzar, davayla ilgili çok önemli detaylar verdi: "Levent Ersöz'e delil yetersizliğinden beraat kararı verildi. Dava kapanmadı. Mahkemede, Hrant Dink dosyasını istedik. Dava farklı biçimde sürerken, yeni gelişmeler olacak. Rahmetli Turgut Özal'a son yeme ve içme servisini yapan Garson Mustafa, Honduras'a kaçtı. Gazeteci Hrant Dink'i öldüren ruhsatlı silahın sahibi olan gemici de Honduras'ta yaşıyor. Bunların getirilmesini istiyoruz. Bunların hepsi mahkeme dosyasında var. Turgut Özal-Eşref Bitlis-Hrant Dink suikastının yapılış, gelişmeler, ilişkiler ağı birbiriyle örtüşüyor. 1993 yılında Suriye'de yaşayan Abdullah Öcalan'ın, 'Özal zehirlendi' açıklaması var. Bunu nasıl bilebilir?"
DAVANIN GEÇMİŞİ
Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz hakkında 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a suikast iddiasıyla dava açılmıştı. Zamanaşımına bir gün kala açılan davada, Ersöz için ağırlaştırılmış müebbet hapis isteniyordu.
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüne ilişkin, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz hakkında hazırlanan iddianame, Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilmişti.
Ergenekon davası sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Özal'ın ölümüyle ilgili soruşturmada, 3 Nisan'da "şüpheli" sıfatıyla ifade vermişti.
Levent Ersöz'e yöneltilen sorular, Ergenekon davası hatırlatılarak "İçerisinde faaliyet gösterdiğiniz yasadışı silahlı terör örgütü kapsamında Turgut Özal'ın zehirlenerek ölümüne iştirak ettiğiniz sonucuna varılmıştır" ifadesiyle başlamıştı.
Özal'ın yaşamını yitirdiği 1993 yılında Şırnak'ta görevli olduğunu belirten Levent Ersöz, suçlamaları reddetmişti.
Zirve Yayınevi cinayetleri davasının itirafçı sanığı İlker Çınar, Turgut Özal'ın zehirlenerek öldürüldüğünü iddia etmişti.
Levent Ersöz'ün tek şüpheli olduğu iddianamede en önemli delili, Zirve Yayınevi ve Ergenekon davalarının 2 gizli tanığının iddiaları oluşturuyor.
Gizli tanıklar Özal'ı, Levent Ersöz'ün de içinde bulunduğunu iddia ettikleri Özel Harp Dairesi' mensuplarından oluşan Ergenekon yapılanamsı "Türkiye Ulusal Stratejiler ve Harekat Dairesi"ne (TUSHAD) bağlı Beyaz Kuvvetler'in öldürdüğünü ileri sürmüşlerdi. Ancak iddialarını somut bir kanıta dayandıramamışlardı.
Levent Ersöz, Özal'ın hayatını kaybettiği dönem Şırnak'ta 23. Jandarma Sınır Tugayı'nda Kurmay Başkanı olarak görev yapıyordu.
ÖZAL'IN MEZARI AÇILDI
Ölümüne ilişkin tartışmalar üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Özal'ın İstanbul'daki Anıt Mezarı, 2 Ekim 2012'de açılmıştı. Özal'ın cenazesi İstanbul Adli Tıp Kurumu'na götürülerek incelenmişti.
Adli Tıp'ın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği raporda, ''ölüm olayının meydana gelişi ile ilgili anlatımlar öncelikle ani kardiyak bir ölümü düşündürmekteyse de ölüm sonrası otopsi işlemi uygulanmamış ve iç organlarda, vücut sıvılarında gerekli makroskobik, mikroskobik, mikrobiyolojik, serolojik, toksikolojik incelemeler yapılmamış olduğundan mevcut bilgi ve bulgular ile kesin ölüm sebebinin tespit edilemediğinin oybirliğiyle mütalaa edildiği'' belirtilmişti.
Raporda, ''Özal'ın, kadmiyum dahil, ağır metal maruziyeti ile öldüğünün tıbbi delillerinin bulunmadığı'' da ifade edilmişti.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTEMİ
Raporu ve elindeki delilleri değerlendiren Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, Özal'ın ölümüne ilişkin, Levent Ersöz hakkında dava açtı.
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede Ersöz, 765 sayılı TCK'nın "Cumhurbaşkanına suikasta" ilişkin 156. maddesi ile suçlandı. Maddede, "Reisicumhur hakkında suikastta bulunanlarla, buna teşebbüs edenler fiilleri teşebbüsü tam derecesinde ise ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezasıyla, nakıs ise müebbet ağır hapis ile cezalandırılır" deniliyordu.
Suç tarihinin "17 Nisan 1993" olarak yer aldığı iddianamede, Özal'ın eşi Semra Özal ile oğlu Ahmet Özal "müşteki" gösterilmişti.
LEVENT ERSÖZ KİMDİR?
Emekli tuğgeneral, eski JİTEM komutanı Levent Ersöz, Şırnak Jandarma Alay Komutanlığı, Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanlığı, Jandarma İstihbarat Dairesi Başkanlığı görevlerinde bulundu. Şener Eruygur'un yakın dava arkadaşı olan Ersöz'ün Sarıkız ve Ayışığı Darbe Teşebbüslerine aktif olarak katılarak istihbarat topladığı, yargı kararı olmadan Turkcell'e abone olan cep telefonlarını dinlettiği, emekli Oramiral Özden Örnek'in darbe günlüklerinde iddia edilmektedir.
Emekli Albay Erdal Sarızeybek, Şener Eruygur'un Jandarma Genel Komutanlığı döneminde(2002-2004) JİTEM başkanı olan Levent Ersöz'ü, yasadışı olarak, aralarında dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve eski Başbakan Tansu Çiller de olan bazı kişilerin telefon kayıtlarını toplamakla suçlamıştı.
Vatan Gazetesinde Rusya devletinin silah şirketlerinin komisyoncusu olduğu yönünde haberler çıktı. Bu haberlerde, Ersöz'ün Rusya'nın savunma sanayiinde ihracat yapmakla yetkili tek firması olduğu belirtilen Rosonboron Export bünyesinde danışmanlık yaptığı öğrenildi. Silahtan tanksavar füzelere, helikopterden uçağa kadar Rus malı savunma sanayii ürünlerini başka ülkelere ihraç eden şirketin pek çok üretici firmayla çalıştığı, Ersöz'ün de Rusya'nın askeri alandaki ihracatçısı olan bu çatı şirketle bağlantılı olduğu belirtildi.
Ergenekon soruşturması
Ergenekon davası ile ilgili soruşturma kapsamında 1 Temmuz 2008'de emekli Orgeneraller Şener Eruygur ve Hurşit Tolon gözaltına alınırken, Jandarma İstihbarat Dairesi eski Başkanı Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün evinde de arama yapıldı. Ancak Ersöz bulunamadı. Ertesi gün basın aracılığıyla Rusya'ya bir iş gezisi için gittiğini ve 10-15 gün içinde dönüp teslim olacağını iddia etti.
Bu olaydan 6 ay sonra, 15 Ocak 2009 tarihinde Ankara'da 100. Yıl Hastanesinde Mehmet Orhan Gülcü isimli şahsın gerçek kimliği ile yakalandı. Üç gündür Ersöz'ü takip eden polis, doktor kılığına girerek tedavi sırasında DNA testi yapıp ve parmak izini alıp kimlik tespitinde bulundu. Mehmet O. Gülcü kimlikli kişinin Ersöz olduğunun kesinleşmesi üzerine polis uzun süredir aranan Ergenekon sanığını hastanede prostat ameliyatı öncesi gözaltına aldı.
Ergenekon davasında sanık olan emekli generaller Şener Eruygur ve Hurşit Tolon'un GATA'ya sevk edildikten sonra serbest kalmalarından sonra, kendisi de sağlık sorunları nedeniyle Şubat 2009 tarihinde Koşuyolu Devlet Hastanesine sevk edildiği zaman Ambülans'tan inmeyerek zorla kendisinin de GATA'ya sevkedilmesini sağladığı iddia edildi.
Kendisinin bazı açıklamalar yapacağından şüphelenildiği için peşine Ergenekon çetesinin henüz yakalanmamış elemanlarının salındığı iddia edilmektedir.
5 Ağustos 2013'te İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından karara bağlanan Ergenekon davasında 22 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Özal Suikastı Davası
Emekli tuğgeneral Levent Ersöz hakkında 16 Nisan 2013 tarihinde sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a suikast iddiasıyla dava açıldı.
(29 Kasım 2014, 14:00)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
TURGUT ÖZAL DAVASI DURUŞMALARI
TURGUT ÖZAL SUİKASTİ VE ŞÜPHELİ ÖLÜMÜYLE İLGİLİ MANŞETLERİMİZ
Özallar, Özal suikasti şüphelisi
Özal davasına paralel gölge
Özal´da 2. iddianame hazırlığı
Özal´ın sırrını açıklayın artık
Yarbay Savaş´ın izi sürülüyor
Özal soruşturması genişliyor
Özal´ı Meclis de araştırmalı
Flaş!!! Özal iddianamesine kabul
Özal iddianamesinde arama yap
Tanık: Özal´ı Tushad zehirledi
TUSHAD ile ilgili manşetlerimiz
Zehirlenme örtbas mı edilecek?
Özal´ın zehirlendiği iddiası ve adli tıp incelemesi manşetlerimiz
Ergenekon 1993´e uzandı: Tushad
Özal ve komutan cinayetleri bağlantılı
Özal: Dertleri beni tasfiye etmek
DDK: Özal´ın mezarı açılmalı
DDK raporunun tam metni
DDK´nın Özal´ın vefatına dair raporun orjinalini Cumhurbaşkanlığı sitesinden indirmek için tıklayın
DDK´nın Özal´ın vefatına dair raporun orjinalini sitemizden indirmek için tıklayın
DDK Özal´ın ölümüne yoğunlaştı
Özal suikastinde çember daralıyor
Özal suikasti muhteşem bir Özel Harp işiydi, amacına da ulaştı
Korkut Özal: Kardeşimi Ergenekoncular öldürdü
Kaynak: Özal´ın o dönem ölmesi birilerince uygundu
Kanlı ve Kara Yıl: 1993.. PKK´nın tasfiyesi durduruldu
Ergenekon-PKK bağlantısıyla ilgili manşetlerimiz
Özel Harp Dairesi ile ilgili manşetlerimiz
Özel Harp Dairesi sayfamız
Ergenekon, Balyoz ve diğer iddianamelerde arama yap
JİTEM´in varlığını ispatlayan resmi belgeler
JİTEM´le ilgili tüm manşetlerimiz